Öcalan'ın yağdırdığı emirler Türkiye'yi kilitledi
Nasıl oluyor da, APO'nun bir lafı Türkiye'nin kaderini belirliyor da, Türk siyasetinin en etkili aktörleri Meclis'te sabahlıyor olmasına rağmen arkadaşları tarafından arkadan hançerleniyor?
Parti kapatma...
Var mı, bizden başka parti kapatan başka ülke?
Ben duymadım!
Anayasa değişikliği yapılıyor...
Dediler ki...
"Çağdışı olan bu uygulamayı ortadan kaldıralım!"
Ve eklediler:
"İlla ki parti kapatılacaksa, halkın yetki verdiği milletvekillerinin oyuyla kapatılsın!"
Peki...
Milletvekilleri ne dedi?
"Olmaz!"
Niyesini bilmiyoruz...
Tayyip Bey mecliste sabahladı ama olmadı...
AK Parti'deki fireler, Erdoğan'ın karizmasını ikinci kez çizdi.
Hatırlayın...
Tezkere oylamasında da aynısı olmuştu...
APO'nun İmralı'dan yağdırdığı emirleri okumayanlar şaşırdı:
-İyi de BDP niye bu maddeye destek vermedi.
Öyle ya...
Kapatma kılıcı en çok da BDP'nin üstünde.
Tamam da...
Emir büyük yerden geldi.
Aksi düşünülebilir mi?
Aslında, 8. maddenin düşmesi, APO'nun da ne kadar güçlü olduğunu ortaya koydu.
Bebek katili, cezaevinden bir işaret çakıyor, her istediği oluyor.
Nasıl oluyor da, APO'nun bir lafı Türkiye'nin kaderini belirliyor da, Türk siyasetinin en etkili aktörleri Meclis'te sabahlıyor olmasına rağmen arkadaşları tarafından arkadan hançerleniyor?
Bu nasıl oluyor?
Nasıl oluyorsa oluyor...
Olan oldu işte...
Partiler eskisi gibi bakkal dükkanı gibi kapatılacak.
Ve tabi kapatma kılıcı, BDP'nin tepesinden bundan böyle hiç eksik olmayacak.