PKK kurucu lideri Öcalan'ın silahlı militanlara "sınır ötesini" işaret etmesinin ardından, çekilmenin nasıl gerçekleşeceği sorusu akıllara geliyor. Önümüzdeki günlerde, Meclis'in ve Mesud Barzani'nin rolü belirginleşebilir.
Abone olPKK lideri Abdullah Öcalan'ın Diyarbakır'daki Newroz Meydanı'nda okunan mesajı, Kürt sorunuyla ilgili olası gelişmeler konusunda ipuçları içeriyor.
Silahlı PKK militanlarının Öcalan'ın çağrısı doğrultusunda Türkiye sınırlarının dışına çıkması için, Kandil'deki örgüt liderleriyle Türk hükümeti ve ordusu arasında bir koordinasyon gerekiyor.
Ayrıca, çekilme hazırlıklarıyla birlikte, Irak'taki Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin rolünün iyice ortaya çıkması bekleniyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin devreye girip girmeyeceği ve militanların çekilme hattının İran ve Suriye'yi içerip içermeyeceği belirsiz konulardan.
Çekilmenin ayrıntıları mektupta yok
PKK kurucu lideri, İmralı Adası'ndaki cezaevinden gönderdiği mektubunda, beklendiği gibi silahlı örgüt üyelerine "artık sınır ötesine çekilme aşamasına gelindiği" mesajını iletti.
Abdullah Öcalan, tarihi adıyla Amed kentinde toplanan kalabalığa atıf yaparak, "milyonların şahitliğinde", "silahın değil siyasetin öne çıkacağı yeni bir dönemin başladığını" ilan etti.
Ancak mektupta, silahlı PKK militanlarının hangi şartlar altında, zaman aralığında ve nasıl çekileceği gibi ayrıntılar yer almıyor.
Kandil'deki örgüt liderleriyle görüşmeler yapmış olan kıdemli gazeteci Avni Özgürel'e göre, "Bunlar Abdullah Öcalan'ın bilebileceği şeyler değil; bu, PKK'yı yönetenlerin şekillendireceği bir süreç."
Özgürel, BBC Türkçe'ye açıklamasında, silah bırakmanın ve silahlı kişilerin sınır dışına çıkmasının "teknik bir mesele" olduğunu belirterek, bunun ancak Türk hükümeti ve silahlı kuvvetleriyle görüşülerek yapılabileceğini vurguladı.
Referans ve Radikal gazetelerinde yıllarca Kürt sorunuyla ilgili bir 'günce' kaleme alan Cevdet Aşkın ise, Öcalan'ın somut bir takvim veya işleyişe ilişkin ayrıntı sunmamasının siyasi bir tercih olduğu görüşünü taşıyor.
"Başbakan Erdoğan'ın 'Çekilme konusunu Meclis gündemine getirmek gündemimizde değil' açıklamasının bunda etkili olduğunu düşünüyorum" diyen Aşkın, Öcalan'ın tarihi açıklamasında Erdoğan'ı rahatlatmaya özen gösterdiğine dikkat çekiyor.
Adaya gidip gelen BDP'li ve bağımsız milletvekilleri, Öcalan'ın çağrısının ardından çekilmenin, parlamento denetiminde gerçekleşeceğini vurgulamıştı.
Aşkın'a göre, Öcalan'ın mesajları arasında bunun yer almaması "Kürtlerin, özellikle militan kesimin fazla hoşuna gitmeyecek."
Görünmez aktör Barzani
TBMM denetimi olsun veya olmasın, çekilme gerçekleşirse, silahlı PKK militanlarının ilk toplanacakları bölgenin Irak'ın kuzeyi olacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Zira örgütün ana karargâhının kurulu olduğu Kandil Dağları ve diğer kamplarının bulunduğu vadiler bu bölgede.
Avni Özgürel, bu nedenle gözlerin güneye doğru kayacağını dile getiriyor: "Sürecin aktörleri olarak Tayyip Erdoğan, Abdullah Öcalan, BDP Eş Başkanları gözüküyor. Görünmez bir aktör ise Mesud Barzani."
Irak'taki Kürdistan Bölgesel Yönetimi liderinin desteği olmasa, Türkiye'nin barış sürecinde zorlanacağının altını çizen Özgürel, "Bir ülkeden yüzlerce silahlı kişinin başka bir ülkeye gönderilmesi sıradan bir şey değil" diyor.
Cevdet Aşkın, Öcalan'ın, çekilen militanların bir kısmının Suriye ve İran'a gitmesine ilişkin sözlerini hatırlatıyor.
Bunları konuşmak için çok erken olduğunu ifade eden Aşkın, bugünlerde Türkiye'de pek kimsenin duymak istemediği kadar 'gerçekçi' konuşuyor. "Bu sürecin karşılıklı adımlar olmadan ilerlemesi çok zor" diyen Aşkın, Ankara'nın esas planının Kürt sorununu çözmeyi değil, PKK'yı etkisiz hale getirmeyi içerdiği yorumunu aktarıyor.