Öcalan'ın cezası indirilecek mi?

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin Öcalan'ın cezalarıyla ilgili konuştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "Terörist başı Abdullah Öcalan'ın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla ilgili bizim herhangi bir tasarruf düşüncemiz, bunu başka bir cezaya dönüştürme gibi bir düşüncemiz falan asla yoktur" dedi.

Şahin, Xanadu Otel'de düzenlenen AK Parti Genel Merkez Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı 5. Bölge Toplantısı'nda bir katılımcının, ''Abdullah Öcalan'ın ev hapsiyle cezalandırılacağı söyleniyor. Ayriyeten sınır dışı edilecek olan PKK'lıların belli bir zaman sonra Türkiye'ye döneceği söyleniyor. Acaba bu ne kadar doğru, biz gençlerimize bunu nasıl anlatabiliriz'' sorusunu yanıtladı.

Türkiye'de terör sorununu çözmek için başlatılmış olan sürecin bir kaç aşamadan oluştuğunu belirten Şahin, şunları kaydetti:

"İlk aşama silahların bırakılmasıdır, silahların susmasıdır. Silahlar sustu. Hemen arkasından terör unsurlarının silahlarını bırakarak, sınır dışına çıkmasıdır. Sınır dışına çıkan bu terör örgütü mensupları orada ne yaparlar, ne ederler bu bizi pek ilgilendiren bir husus değil. Tekrar girerler deniyor. Devlet bunun tedbirini alacak, almalıdır ve kaldı ki terörist başı Abdullah Öcalan'ın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla ilgili bizim herhangi bir tasarruf düşüncemiz, bunu başka bir cezaya dönüştürme gibi bir düşüncemiz falan asla yoktur. Bu süreç bir şekilde bilindiği gibi BDP milletvekillerinin bir takım ziyaretler yaparak, oradan almış olduğu terör örgütüne ve onların unsurlarına yönelik mesajları şeklinde devam etmektedir."

Süreci basın yayın organlarının kamuoyuyla paylaştığını belirten Şahin, "MİT müsteşarlığı da bu çalışmalarda tabii ki hem istihbarat örgütü olarak terörün sonlandırılması bakımından sorumluluk üstlenmiş bulunmaktadır. Abdullah Öcalan'dan veya onun adına konuşan herhangi birinden de böyle bir talep gelmiş değildir. Kaldı ki bizim gündemimizde de böyle bir şey yoktur. Bu kavganın devam etmesinden, şehit cenazelerinin gelmesinden medet uman, bundan rant sağlayan çevreler, çözüm sürecinin başarıya ulaşmaması için elinden gelen tüm çabayı gösteriyor" diye konuştu.

"Gidin bu mitingleri bir de orada yapın"

Şahin, şöyle devam etti:
"Maalesef bunu bazı siyasi partiler adeta bir proje haline getirmişler. 'Türkiye bölünür, eğer bu proje hedefine ulaşırsa.' Aslında bunu söyleyenler kafalarında ve gönüllerinde Türkiye'yi bölmüşler. Bunu söyleyenlerin Şırnak'a gittiğini, Diyarbakır'a gittiğini, Ağrı'ya, Van'a, Hatay'a gittiğini gördünüz mü? Mitingi gidin bir de orada yapın, madem ki Türkiye'nin bölünmesini istemiyorsunuz. Türkiye'nin bölünmesini istemiyorsanız, 780 bin kilometrekare alanın bir ve beraber olmasını istiyorsunuz demektir. Gidin bu mitingleri bir de orada yapın. 'Vur de vuralım, öl de ölelim.' Kimi vuracaksın, kimi öldüreceksin? Kimdir öldürmeniz gereken, vurmanız gereken kişi? Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yaşayan ana dili Kürtçe olan Kürt vatandaşlarımızı mı? Onları mı hedefliyorsunuz? Hedefiniz terör örgütü mensupları mı? Terör örgütü mensupları da olsa onlarla mücadele edecek devletin resmi güvenlik güçleri yok mu? Siz kim oluyorsunuz da devletin güvenlik güçlerinin yapması gereken bir işi, 'biz yaparız anlamına gelen', 'vur de vuralım, öldürelim, onun da sırası gelecek' diye onlara destek veriyorsunuz. Böyle bir devlet anlayışı olur mu ?"
Şehit cenazelerinin gelmesiyle, bu cenazelerden siyasi rant peşinde koşanların da olduğunu belirten Şahin, "Bundan sonra Türkiye'nin huzur ve barış ortamına kavuşacak olması bu tür siyasi partilerin ciddi bir handikapı olacaktır" diye konuştu.