BIST 9.673
DOLAR 35,25
EURO 36,77
ALTIN 2.960,98
HABER /  GÜNCEL

Öcalan yeni bir parti kurdu

Terör örgütü PKK/Kongra-Gel'de bir süredir devam ayrışmalar ikiye bölünmesiyle sonuçlandı. Osman Öcalan'ın yeni kurduğu parti silahlı mücadeleye karşı.

Abone ol

Terör örgütü PKK'nın devamı Kongra-Gel'den ayrılan Osman Öcalan, ekibiyle yeni bir örgüt kurdu. "Demokratik Barış İnisiyatifi" adıyla bir süre önce faaliyet gösteren grubun örgütünün adı "Yurtsever Demokratik Parti" (Partiya Welatparez'e Demokratik-PWD) oldu. PKK/Kongra-Gel'de bir süredir devam ayrışmalar örgütün ikiye bölünmesiyle sonuçlandı. Bu yılın başında örgütten kaçarak ABD askerlerinin kontrolündeki Musul'a yerleşen, ardından da Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) lideri Celal Talabani'ye sığınan 40 kişilik grup, bir süre önce yeni bir örgüt kurma girişiminde bulunacağının işaretini vermişti. Osman Öcalan ve arkadaşları, 2-5 Ağustos'ta bir değerlendirme toplantısı yaptı ve yeni bir örgüt kurduklarını resmen açıkladı. BİLDİRİYLE DUYURDULAR Yayınlaan bir bildiriyle ilan edilen örgüt, Kongra-Gel'i silahlı eylemlere başlamasından dolayı eleştirirken, Abdullah Öcalan'ın kendileri üzerinde etkin olmayacağıni ileri sürdü. Abdullah Öcalan'ın kendisini satmakla suçladığı ve sık sık "alçak kardeşim" dediği Osman Öcalan'ın PKK/Kongra-Gel'de yaşadığı iktidar kavgasının ardından kurduğu yeni örgüt, yayınlanladığı bildiride, Kongra-Gel'in yeni süreçte oluşan çözüm fırsatlarını doğru değerlendirmediği, "Kürt özgürlük hareketi"nin tıkanmayla yüz yüze geldiğini savundu. Bu çerçevede söz konusu örgütten kopulduğu, Demokratik Barış İnisiyatifi olarak 2-5 Ağustos 2004 tarihleri arasında 1. Konferans'ın gerçekleştiği ve "Yurtsever Demokratik Parti" olarak hareket edileceği bildirildi. KÜRT SORUNU AB SÜRECİNDE ÇÖZÜLÜR Yeni örgütün bildirisinde, Ortadoğu'daki gelişmelerle Türkiye'nin konumuna da değinilerek, Kürt sorununu çözme ve demokratikleşme sürecini geliştirmede, sistemden ve hakim politikalardan kaynaklı bazı sorunlar yaşandığı, ancak AB sürecinde bu sorunların çözüleceği savunuldu. Bu noktada, PKK'nın rolünü çözüm ve demokratikleşme surecine taşımayı başaramadığı savunulurken, "Bugün Kongra-gel biçiminde kendisini tanımlayan özgürlük hareketi, iç demokratik dönüşümü yapamadığı için Kürt demokratikleşmesini geliştirmemekte ve çözümleyici politikalar üretememektedir" denildi. Bildiride, örgütün eylül ayında kurucular kurulu toplantısını yapacağı, tüzük ve program belirleyerek bir siyasi kimliğe bürüneceği kaydedildi. "Türkiye'ye dönük bir çalışma, örgütlenme ve mücadele içinde olunacağı"nın da ileri sürüldüğü bildiride, "Örgütün temel amacı, Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Kürt sorununun demokratik özgür birlik temelinde, barışçıl ve siyasal diyalog temelinde çözümünü sağlamak, Kürt halkının temel hak ve özgürlüklerini güvenceye almaktır" görüşlerine yer verildi. KÜRT FEDERE DEVLETİ KAZANIM Kuzey Irak'ta oluşan "Kürt Federe Devleti"nin, Kürtler için tarihi bir kazanım olarak değerlendirildiği bildiride, bunu, sahiplenmek ve güçlendirmenin her Kürt yurtseverinin görevi olduğu savunuldu. Bildiride, "Güney'deki Kürt oluşumunu İlkel milliyetçi bir yapılanma olarak gören anlayış aşılmıştır. Ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel ve teknik temeldeki gelişme bu değerlendirmeyi geçersiz kılmaktadır. Küresel çaptaki gelişmelerle etkileşim içinde şekillenen Kürt Federe Devletinin dar milliyetçi bir büzülmeyi yaşayarak şoven bir karaktere bürünme zemini zayıftır. Demokratik içerik kazanma alanında yaşadığı sorunlar, güçlendirici eleştirisel destek ve katkılar sağlanarak aşılabilecektir" denildi. APO'NUN DÜŞÜNCELERİNE DEĞER VERİLİR ANCAK... Bildiride, "Örgütümüz, Abdullah Öcalan'ın ideolojik düşüncelerine değer verir, ancak politikalarını ve kararlarını bağımsız iradesiyle oluşturur ve uygular" denildi. Bazı Kürtçe internet sitelerinde yayımlanan bildiride, "Kongra-Gel tabanını oluşturan yurtsever kitlemizi, Kongra-Gel kadro ve çalışanlarını zaman kaybetmeden, özgür demokratik çıkışı temsil eden YDP saflarında yer almaya ve katılmaya çağırıyoruz" denilerek, teröristlere kendilerine katılmaları yönünde çağrı yapıldı. Bildiriyi, Osman Öcalan ile birlikte bir dönem PKK'da öne çıkan isimler arasında yer alan Nizamettin Taş, Hıdır Yalçın'ın da aralarında bulunduğu 40 kişi imzaladı. KANİ YILMAZ VE EKİBİ Öte yandan, PKK/Kongra-Gel'den ayrılmalar sürüyor. Abdullah Öcalan'ın kardeşi Osman Öcalan'ın eşi ve adamları ile birlikte ayrılıklarının ardından örgütün eski yöneticilerinden Kani Yılmaz da 10 adamı ile Kandil Dağı'ndan ayrıldı. Ayrıldıklarını bir bildiri ile duyuran Kani Yılmaz, terör örgütü yönetimini taraf tutmakla suçladı. Kendilerine örgütün basın yayın organlarında yer verilmeyerek sansür uygulandığını savunan Kani Yılmaz, bundan böyle Öcalan'ın sürekli eleştirdiği Talabani'nin yanısıra Barzani ile de "kardeşlik" içinde olacaklarını açıkladı. KANİ YILMAZ VE EKİBİ MUSUL'DA "Rizgari" isimli internet sitesinde yer alan bir habere göre, örgütten kaçan Kani Yılmaz ve adamları Musul'da kalıyor. Başta ABD olmak üzere Irak'taki koalisyon güçleriyle bir dizi görüşme yapmayı planlayan grup, Osman Öcalan'ın grubuyla birleşmeyi de gündemlerine aldı.