Öcalan İmralı'da unutuldu

Kurtuluş Tayiz, seçim sonuçları ve HDP'nin başarısıyla birlikte geri planda kalan Abdullah Öcalan'ı yazdı.

Sahi, Öcalan'ı hatırlayan var mı? Seçim sonuçları PKK lideri Abdullah Öcalan'ın varlığını gereksiz hale mi getirdi? Yoksa Öcalan'ın varlığı her zamankinden daha fazla mı önemli hale geldi?

İşte bu soruları soran Akşam gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz, yazısında PKK ve HDP'nin 7 Haziran seçimlerinde siyasi olarak güçlenmesinin, İmralı'ya duyulan ihtiyacı büyük oranda azalttığı görüşünü paylaştı.

Çözüm sürecini yakından takip eden isimlerden biri olan yazar, "Öcalan İmralı'da unutuldu" başlıklı yazısında 8 Haziran tablosu ışığında Öcalan'ın konumunu değerlendirdi.

"Kabul edilmeli ki, şu sıralar ne devlet ne de PKK ve HDP, Apo'yu arayıp soruyor" ifadelerini kullanan Tayiz, HDP'nin 80 milletvekiliyle Meclis'te temsil edildiğini partinin lideri Demirtaş'ın Türkiye'nin en popüler siyasi figürlerinden biri olduğunu yazdı.

PKK'nın ABD ve İsrail ile iş tutarak Suriye'nin kuzeyinde kendine küçük bir devletçik kurmayı başardığına dikkat çeken yazar, Ortadoğu'daki son gelişmelerin Apo'nun aradan çıkmasıyla sonuçlandığını iddia etti. Abdullah Öcalan'ın bundan sonra ne yapacağına ilişkin soruya ise Tayiz'in görüşleri şöyle: 

BELKİ DE DEVLET APO'NUN DEMİRTAŞ KADAR BİLE GÜÇLÜ OLMADIĞINI GÖRDÜ

"PKK ve HDP tarafından "etkisiz eleman" muamelesini kabul etmesi beklenemez. Ancak eski günlerde olduğu gibi örgütü peşinden sürüklemesi de imkânsız. Öcalan'ın hep "bu toprakların çözümünü" istediğini düşünüyorum. Ancak PKK ve HDP'yi buna ikna edemedi. Uluslararası güçlerin PKK'yı boş bırakmayacağını seziyordu. ABD ve İsrail'in örgüt üzerindeki etkisi Apo'dan daha güçlü. Devletten beklediği desteği de alamadı. Belki de devlet, Apo'nun Demirtaş kadar bile güçlü olmadığını gördü. Her şeye rağmen Apo'nun hapishanede unutulmaya terk edilecek bir isim olduğunu düşünmüyorum. Tarihin nasıl gelişeceği bilinmez; PKK ve HDP içindeki en "milli" aktör yine de Öcalan. Bu nedenle devrede olmasında yarar var."