Barack Obama'nın ikinci dönem başkanlığa seçilmesi dünyanın farklı bölgeleri ve ikili ilişkiler açısından ne anlama geliyor? BBC uzmanlarına sorduk.
Abone olBarack Obama'nın ikinci dönem başkanlığa seçilmesi dünyanın farklı bölgeleri ve ikili ilişkiler açısından ne anlama geliyor?
BBC uzmanlarına sorduk.
ORTADOĞU
BBC Ortadoğu editörü Jeremy Bowen:
Başkan Obama zafer konuşmasında Amerikalılara 10 yıldır devam eden savaşın sona erdiğini söyledi ama Ortadoğu'daki çalkantılar askeri seçenekleri hatta yeni savaşları ABD gündemine taşıyabilir.
Suriye'de devam eden savaş komşulara sirayet ediyor. İkinci döneminde Obama'nın Suriye'ye doğrudan müdaheleden kaçınması ama isyancılara yardımı artırması beklenebilir.
İran konusunda başkanı çok daha kritik kararlar bekliyor. ABD ve müttefikleri 2013 yazında İran'ın bütün görüşmeler ve yaptırımlara rağmen hala nükleer silah geliştirdiği kanısında ise, Obama'nın İran'ın nükleer tesislerinin vurulup vurulmayacağı ya da İsrail'e bu konuda yeşil ışık yakılıp yakılmayacağı konusunda bir karar alması gerekecek.
ABD'nin İslamcı siyasi liderler seçen Arap ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmesi ve Arap ayaklanmaları Körfez'deki Amerikan müttefiki ülkelere sıçrarsa ne yapacağına karar vermesi gerekiyor.
İsrail ile Filistinliler arasındaki sorunlar, yeni bir kriz halinde, her an patlak verebilir. Obama'nın böyle bir durumda birinci döneminde başaramadığı barış girişimini yeniden canlandırması beklenebilir.
Ama alınacak kararlar, atılacak adımlar ne olursa olsun, büyük askeri gücüne rağmen ABD'nin Ortadoğu'daki siyasi ağırlığının gerilemekte olduğu da, hep akıllarda olacak.
AVRUPA BİRLİĞİ
BBC Brüksel muhabiri Chris Morris:
Avrupa, bu sabah rahatlayarak uyandı. Avrupa kıtasında birçok hükümet Washington'da devamlılığı nöbet değişimine tercih ediyor.
Amerikan Hazine Bakanı Tim Geithner ve bizzat Başkan Obama Euro bölgesi ile ilgili müzakereleri yakından izliyor. AB ülkeleri Euro bölgesi kriziyle ilgili iç sorunlarına o kadar gömülmüş durumda ki, hiçbir dış değişkenle uğraşmak istemiyor.
AB bunun ötesinde son dört yıldır İran başta olmak üzere birçok dış politika konusunda Obama yönetimi ile yakın ilişki içindeydi. Obama, ikinci döneminde kabinesinde önemli değişiklikler yapsa bile, bu zafer AB başkentleri bu konularda kayda değer bir çizgi farkı olmayacağını kestiriyor.
ÇİN
BBC Pekin muhabiri Martin Patience:
Başkan Obama'nın zaferi tam da Çin'de on yılda bir gerçekleşen büyük liderlik değişiminin öncesine rastladı. Onun için, Çin liderliğinin dikkatlerinin okyanus ötesinden çok, iç politikaya odaklı olduğunu söyleyebiliriz.
Fakat ABD başkanlık kampanyası sırasında her iki aday da Çin'i ticarette adil rekabeti zedeleyen uygulamalar yürütmekle suçluyorlardı. Bu suçlamaların, seçim sonrasına da bir ölçüde taşınması kaçınılmaz.
Pekin ayrıca Başkan Obama'nın stratejik eksenini yeniden Asya'ya taşıma fikrinden çok endişeli. Bazı yetkililer Washington'un, Çin'in yükselişini engellemeyi hedeflediğini düşünüyor. Bu konu ticari ilişkilerle birlikte dünyanın muhtemelen en önemli ikili ilişkisine damgasını vurmayı sürdürecek.
AFGANİSTAN
BBC Kabil muhabiri Quentin Sommerville:
Afganistan ile ilgili herşey, artık burada, Amerikan öncülüğündeki askeri operasyonların sona ermekte oluşu penceresinden görülüyor. Başkan kim seçilirse seçilsin, bu konuda önemli bir değişiklik beklenmiyordu.
Başkan Obama'nın gündeminde şimdi bu ülkedeki askerlerin hangi hızla geri çekileceği ve 2014 yılından sonra geride ne kadar bir askeri güç bırakılacağı soruları var. Askeri yetkililer çekilişin daha aşamalı bir şekilde gerçekleşmesinden ve geride 10 bin civarında asker bırakılmasından yana.
Fakat Beyaz Saray muhtemelen daha hızlı bir geri çekilme takviminde ve 2014 yılından sonra Afganistan silahlı kuvvetlerine yardımcı olacak ABD gücünün daha sınırlı olmasında ısrar edecek.
İRAN
BBC Tahran muhabiri Mohsin Asgari:
İran'da birçok kişi Cumhuriyetçilerin kazanmasının savaş demek olacağını, Barack Obama'nın yeniden seçilmesinin daha güvenli olduğunu düşünüyordu. Beklenti, Obama yönetiminin yeniden bir görüşme süreci başlatması yönünde.
Fakat bazı İranlı politikacılar Barack Obama'nın seçilmesinin İran üzerindeki baskıları artıracağını düşünüyor. Tahran Üniversitesi'nden siyaset profesörü Nasır Hadiyan, bunu Barack Obama'nın uluslararası düzeyde Mitt Romney'den çok daha popüler olması ve İran'a karşı koalisyonu yeniden güçlendirip baskıyı artırabilecek olmasıyla açıklıyor.
PAKİSTAN
BBC İslamabad muhabiri İlyas Han:
Pakistan'ın güvenlik politikasını yürüten ordu geleneksel olarak ABD'de Cumhuriyetçi yönetimleri tercih eder. ABD'nin Demokrat politikacıları da genel olarak Pakistan'la ilişkilerinde hak ve özgürlükler, demokrasi ve nükleer silahlar konularındaki çekinceleri nedeniyle daha soğukturlar.
Başkan Obama'nın birinci döneminde ABD-Pakistan ilişkileri en kötü günlerini yaşadı.
Obama'nın zaferi öncelikle Afganistan'daki ABD gücünün geri çekilişinin hızlanması açısından Pakistan'ı ilgilendireek. Pakistan Afganistan'daki ABD stratejisinin yeterince net olmadığından ve kendisinin rolünün önemsenmeyişinden şikayet ediyor.
LATİN AMERİKA
BBC Mexico City muhabiri Will Grant:
Meksika, Obama'nın zaferi ile derin bir nefes aldı.
Meksika ve Latin Amerika genelinde Cumhuriyetçilerin, Amerika'nın güneyini ve buradan ABD'ye göçmüş nüfusu temsil etmediği ve anlamadığı görüşü hala çok yaygın. Ama aslında 1950 yılından bu yana, en çok Güney Amerika kökenli kaçak göçmen, Obama döneminde sınır dışı edildi.
Yine de Latin Amerika'da birçok kişi, ikinci Obama yönetiminin, komşularıyla daha iyi ilişkiler geliştireceğini düşünüyor. Obama'nın Venezuela ile ilişkiler, Küba'ya uygulanan ambargo veya Meksika'daki uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele konularında beklentileri şimdiye kadar karşılamadığı kanısı yaygın.
AFRİKA
BBC Johannesburg muhabiri Andrew Harding:
Başkan Obama birinci döneminde Sahra Çölü'nün güneyinde kalan Afrika ülkelerine sadece bir kez gitti. Kampanyası sırasında bunun değişeceğine dair herhangi bir ipucu duyulmadı.
Afrika konusunda bir büyük "Obama doktrini" olmaması, kıtanın karmaşık yapısı dikkate alındığında, belki de iyi bir şey.
RUSYA
BBC Moskova muhabiri Steve Rosenberg:
Rusya, Barack Obama'nın yeniden seçilişini temkinli bir iyimserlikle karşıladı. Moskova, Obama'yı son dört yıl içinde tanıdığını düşünüyor. Tabii bir de Obama'nın ABD-Rusya ilişkilerini yeniden canlandıran başkan olduğu hatırlanırsa Rusya'nın iyimserliği anlaşılabilir.
Fakat bu ilişkinin "ahbap-çavuş" ilerleyeceğini düşünmek de hata olur. Başkan Obama, Dimitri Medvedev ile iyi geçinmişti ama Putin ile ilişkileri biraz daha pürüzlü.
Washington'da Rusya'daki insan hakları ihlalleri konusunda kaygılar var. Aynı zamanda Kremlin de, ABD'nin gizliden gizliye Putin'in muhaliflerine destek verdiğinden kuşkulanıyor.
Buna ek olarak ABD'nin Avrupa'daki füze kalkanı planları, NATO'nun doğuya doğru genişleme olasılığı ve Suriye konusundaki önemli yaklaşım farklılıkları, karşılıklı güvensizliği büyütüyor.