Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretini analiz etti.
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Washington ziyaretinin anlamı ne?
Bu sorunun yanıtını Hürriyet si yazarı Sedat Ergin, bugünkü köşesinden ilginç bir analizle verdi.
"Kılıçdaroğlu'nun Washington gezisinin anlamı" başlıklı yazısında Ergin, ziyaretteki önemli bir detayı yazdı.
AK PARTİ'NİN SAHASIYDI
"...Kılıçdaroğlu, Washington’da attığı adımlarla bir anlamda AK Parti hükümetinin buradaki ağırlığını kesmeyi amaçlıyor"
diyen Ergin, Kılıçdaroğlu'nun Beyaz Saray'daki temaslarının bu amaca hizmet etmeyeceğini yazdı. Nedeni ise Beyaz Saray'ın Kılıçdaroğlu ile görüştürdüğü isimlerde gizli.
İşte o ziyaretteki önemli detay:
OBAMA ERDOĞAN'DAN VAZGEÇMEDİ
İşte Kılıçdaroğlu böyle bir zamanlamada ayak bastı Washington’a. Öncesinde Ankara’daki ABD Büyükelçiliği ziyaretten haberdar edildi, ancak görüşülmek istenen kişilerle ilgili somut bir talep iletilmedi.
Bir anlamda yönetim ile gerçekleşecek temasın düzeyi Amerikan tarafına bırakıldı.
Amerikan tarafı, Kılıçdaroğlu için Beyaz Saray’da Başkan Barack Obama’nın Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice’ın altında görev yapan Avrupa’dan Sorumlu Direktör Karen Donfried’la bir randevu verdi. CHP liderinin Beyaz Saray’daki bu görüşmesi dün sabah gerçekleşti.
Buna karşılık ABD Dışişleri Bakanlığı cephesinde “Bakan Yardımcısı Vekili” düzeyinde bir yetkilinin adı önerildi. CHP tarafı da bu görüşmeye Kılıçdaroğlu’nun değil, beraberindeki heyet üyelerinin gidebileceğini bildirdi. Dışişleri’ndeki görüşmeye Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in gitmesi kararlaştırıldı.
MESUT YILMAZ'A AYNISI YAPILMAMIŞTI
ABD Yönetimi Kılıçdaroğlu için Dışişleri’nde daha üst düzey bir temas ayarlayamaz mıydı?
ANAP lideri Mesut Yılmaz’ın 1995 yılı mart ayında ana muhalefet partisi lideri konumuyla Washington’a yaptığı ziyareti izlemiş bir gazeteci olarak kendisinin gerek Dışişleri gerek Savunma bakanlıklarında hiyerarşide Bakan’dan bir sonraki yetkili olan “Bakan Vekili” (Deputy Secretary) konumundaki yetkililerle görüştüğünü çok iyi hatırlıyorum. (Dışişleri’nde Strobe Talbott, Savunma’da sonradan CIA’nın başına giden John Deutch.)
OBAMA NE YAPMAK İSTEDİ?
Obama yönetimi Kılıçdaroğlu’na daha üst düzeyde bir randevu ayarlasaydı, bu Türk iç politikasına müdahil olduğu, bazı işaretler verdiği gibi yorumlanabilecekti. Obama yönetiminin hükümete dönük çekincelerine rağmen ilişkiyi sarsmamak için böyle bir görüntü yaratmaktan kaçınmak istediği tahmin edilebilir.