O yazıyı iyi okuyun

Herkes ziyaret defterindeki o yazıyı konuşuyor. Peki yazının içeriğini dikkatlice okuyan oldu mu?

Atatürk'ün evindeki ziyaret defterine Fethi Dördüncü'nün yazısını Başbakan Erdoğan'ın yırtıp yırtmadığı belli kesinleşmiş değil. Ancak kesin olan bir şey var ki o da Erdoğan'ın bu yazıya tepki gösterdiği. Yazının mimarı Fethi Dördüncü'nün Erdoğan'ı eleştirmesi gayet doğal. Ancak demokratik bir tepkisini dile getirirken ölçü de kaçırılmamalı.

Medye ve bazı kesimler koro halinde Erdoğan'ın demokrasiye ve hoşgörüye tahammülü olmadığı yönünde suçlamalar yöneltti. Peki hiç yazının içeriğini kim biliyor? Erdoğan'ı topun ağzına koyanlar bir de o yazının içeriğini bir baksa.

Erdoğan mizacı gereği çabuk sinirlenen bir kişi. Duygularını hemen dışa vuruyor. Sevgisini de kızgınlığını da hemen gösterebilen siyasetçilerden. 82 yaşındaki Fethi Dördüncü'nün o yazıyı ne kadar yazma hakkı varsa Erdoğan'ın da o yazıyı eleştirme hakkı var. Başbakanı eleştirenlerin bu hususu dikkate alması gerekir. Ancak sayfanın oradan kopartılması ayrı bir tartışıma konusu.

Burada da bir husus gözlerden kaçırılıyor. Fethi Dördüncü o yazıyı deftere yazmamış. A4 kagıdına bilgisayardan çıkış alınarak oraya yapıştırılmış. Yani ziyaret defteri geleneklerine ve adabına uyulmamış. Bu bir anlamda diğer okurlara da saygısızlık anlamına geliyor.


Gelelim yazının içeriğine. Yazının hepsi yayınlanamıyor. Çünkü sansürlenecek o kadar ağır ifadeler var ki... Ziyaret defterinin kurallarına ve saygınlığına yakışmayan kelimeler birbiri ardına sıralanmış. Ayrıca Atatürk'ün Tanrı tarafından gönderildiğine dair cümleler var. Yazıda Atatürk'ün doğumu da olağanüstü bir tabiat olayı gibi sunulması dikkat çekiyor. Atatürk adeta Mesih seviyesine çıkartılmış.

İşte bazı cümlelerden alıntılar....

19 Mayıs 1881 Pazar günü Selanik’te o zamanki ismiyle Koca Kasımpaşa Islahhane Caddesi üzerinde evde Tanrı’nın bir hediyesi olarak mübarek vücudun dünyaya bir güneş gibi arz-ı endam ettiğinde, yeryüzü nurlara gark oldu (boğuldu), yeniden hayat buldu, insanlar ısınıp kendilerine geldiler. Ben de bugün 5. defa buraya huzurunuza gelme mutluluğunu tattım.

Aynı güneş 38 yıl sonra yine bir 19 Mayıs 1919 Pazartesi günü Samsun’da doğup ışınlarını bütün Türkiye’ye yaydı. Atam, o mübarek varlık, Tanrı tarafından gönderilmiş olan sendin.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa ve Amerika’nın (emrinde çalışıyor anlamına bir sözcük sansür) ...’lığını yapıyor.

Ruhlarında (iki sözcük sansür) taşıyan bu güruh (topluluk) emellerinde muvaffak olamayacakları gibi, aslında hükümet üyeleri (bu bölüm tümüyle sansür) olduğundan, (yine sansür) gidecekleri yakındır.

Şahadetini (tanıklığını) her zaman olduğu gibi Türk milletinin ’zekidir, çalışkandır’ buyurduğunuz insanlarından esirgeme Atam.

Tam metin için tıklayın

İnternethaber/Oktay Sağlam