BIST 9.949
DOLAR 35,28
EURO 36,74
ALTIN 2.985,58
HABER /  GÜNCEL

O Ses Çocuk Yarışması çocuk istismarının dik alasıdır

Antalya Baro Başkanlığı, Acun Ilıcalı’nın hazırladığı O Ses Çocuk yarışmasının çocukların gelişimini bozduğu gerekçesiyle RTÜK’e rapor sundu...

Abone ol

Antalya Baro Başkanlığı, Acun Ilıcalı’nın hazırladığı O Ses Çocuk yarışmasının çocukların gelişimini bozduğu gerekçesiyle RTÜK’e rapor sundu.
Girişimler sonucu RTÜK, O Ses Çocuk yarışmasına 600 bin TL ceza verdi. Raporu sunulmasına destek veren Antalya Baro Başkanı Avukat Alper Tunga Bacanlı, “Çocuğa sempati duymayan insan yoktur. İşte o duyulan sempati üzerinden kazanç sağlamak çocuk istismarının dik alasıdır” dedi.
Antalya Baro Başkanlığı, Acun Ilıcalı’nın hazırlayıp sunduğu O Ses Çocuk isimli ses yarışmasında çocukların gelişmelerini olumsuz yönde etkilediği gerekçesiyle bir rapor hazırladı. Raporu Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK)’e sunmasının ardından yarışma programına hak ihlal edildiği gerekçesiyle 600 bin TL para cezası verildi.
Raporun ardından RTÜK Üst Kurul Başkanı Prof.Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu’nun kendisini aradığını belirten Antalya Barosu Başkanı Avukat Alper Tunga Bacanlı, şöyle konuştu: “Antalya Barosu’nun O Ses Çocuk yarışması ile ilgili hazırlamış olduğu bir rapor vardı. Biz de ilgili raporu gerekli yerlere ilettik ve kısa bir sonra RTÜK Üst Kurul Başkanı Prof.Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu beni arayarak oy birliği ile programa ihlal kararı verdiklerini söyledi ve hassasiyetimizden ötürü teşekkürlerini iletti. İhlal kararı verilince para cezası da veriliyor. Bu karar sadece o program için değil çocukların istismar edildiği birçok program var.”

“ÇOCUKLARA ACITASYON YAPMAYI ÖĞRETİYORUZ”
Devletin çocuk hakları sözleşmesine göre çocukları her türlü ruhsal ve fiziki kötülükten korumakla yükümlü olduğunu hatırlatan Avukat Bacanlı, çocukların programdan olumsuz yönde etkilendiğini vurguladı. Özellikle bazı maddi durumu iyi olmayan çocukların bunu kullanarak sempati toplamaya çalıştığını gördüğünü belirten Bacanlı, sözlerine şöyle devam etti: “Programa bakınca sahne ışıkları, giyim, tavırları ve sanal ortam o yaşta bir çocuğun kaldıramayacağı durumlar. Çocukların gelişimini olumsuz etkiliyordu. Bu yarışmada bir çocuk vardı yarışmacı. Maddi durumu iyi olmayan bir aileden geliyordu. Onu gözlemlediğimde çocuk ailesinin maddi durumunun iyi olmamasını kullanıp kendisini acındırıp sempati toplamaya çalıştığını gördüm. O yaşta bir çocuğa biz acıtasyon yapmayı öğretiyoruz.”
Bu türden durumlar Türkiye’de arabesk tavırların yansımasının olduğunu belirten Bacanlı, şunları söyledi: “Maalesef bu durumlar Türkiye’de arabesk tavırların genel yansımasıdır. ’Vatandaş bunu seviyor’ anlayışını kabul etmiyorum. Barış Manço da Türkiye’de çocuk programı yapmıştı. Ama çocuklar o programla emniyet kemeri bağlamaktan sebze meyve yemeklerini sevmeye kadar bir çok şey öğrenmişti.”
İnsanların çocuklara karşı sempatisinin olduğunu söyleyen Bacanlı, özellikle bu sempatiyi kullanarak bunun üzerinden reyting ve kazanç yapmanın çocuk istismarı olduğunu anlattı. Her zaman bu türden ihlallerin takipçileri olduğunu kaydeden Bacanlı, sözlerini şöyle tamamladı: “Çocuğa sempati duymayan insan yoktur. İşte o duyulan sempati üzerinden kazanç sağlamak çocuk istismarının dik alasıdır. Kamuoyunda hassasiyet gösterdiğimiz noktalardır. İlk ihlal olduğu için bir ceza verilmiştir. İhlal tekrarlanınca sanıyorum cezası artacaktır.”
(İHA)