FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra cezaevinde intihar eden Cumhuriyet Savcısı Seyfettin Yiğit'in intiharından önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mektup yazdığı ortaya çıktı.
Abone olBURSA 'da, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra cezaevinde intihar eden Cumhuriyet Savcısı 50 yaşındaki Seyfettin Yiğit, ölmeden önce eşi, 4 çocuğundan ikisi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a olmak üzere 4 mektup yazdığı ortaya çıktı.
Savcı Yiğit'in soruşturma dosyasına giren yazdığı mektuplarda eşinden çocuklarına iyi bakmasını, çocuklarından derslerine iyi çalışıp annelerine yardımcı olmasını istediğini belirtildi. Savcı Yiğit, çok sevdiğini yazdığı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İstanbul Kâğıthane’de ortak tanıdıkları olduğunu, kendisinin onlardan sorulmasını istedi.
MEKTUPTAKİ İFADELER İNTİHAR EDECEK BİRİNİN SÖZLERİ DEĞİL
Savcı Yiğit'in eşi Ayşe İlknur Yiğit, "Mektubun birine yüzeysel baktım. Eşim 15 Eylül'de intihar etti, mektubun üzerinde ise, 19 Eylül tarihi vardı. Belli ki o gün gönderecekti. Mektuptaki kelimeleri, intihar edecek bir kişinin kaleme aldığı şekilde değildi. Süreç içerisinde bana ve çocuklarıma önerileri bulunuyordu. İncelenen bu mektupların önümüzdeki günlerde bize verilmesini bekliyoruz" dedi.
KALDIĞI CEZAEVİNDE İNTİHAR ETTİ
Bursa'da 15 Temmuz'daki başarısız darbe girişimi ardından FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan Bursa Cumhuriyet Savcısı Seyfettin Yiğit, 20 Temmuz'da kendisi gibi gözaltında tutulan bazı meslektaşları ve hakimlerle birlikte çıkartıldığı Sulh Ceza Hakimliğince 'Terör örgütü üyesi olmak' suçundan tutuklanarak H Tipi Cezaevi'ne konuldu. Savcı Seyfettin Yiğit, Kurban Bayramı nedeniyle ailesiyle açık görüş yaptıktan sonra, bayramının 4'ncü günü olan 15 Eylül gecesi, kaldığı koğuşun tuvaletinde kendini çamaşır ipi ile asarak yaşamına son verdi. 4 çocuk babası Yiğit'in cenazesi sabah koğuş arkadaşları tarafından bulundu.
ÖMRÜ BOYUNCA FETÖ'NÜN KARŞISINDA OLDU
Bursa Adli Tıp Kurumu'nda otopsisi yapılan Seyfettin Yiğit, geçtiğimiz hafta cumartesi günü Bursa'da toprağa verildi. Emir Sultan Camii'ndeki cenaze törenine katılan Yiğit'in çocuklarından 16 yaşındaki Ayça Yiğit, "Babam hayatı boyunca FETÖ'nin karşısında oldu. O Süleyman Efendi Cemaati'ndendi. Onun şehitlik mertebesine ulaştığına inanıyorum. Bu intihar değil, cinayettir. Kendisi bunu yapacak bir insan değil" dedi.
Babası ile intihar etmeden önce Kurban Bayramı nedeniyle açık görüşme yaptıklarını ifade eden Ayça, "Durumu bayağı iyiydi. Kötü değil. Konuşmalarımızda bize mektuplar yazdığını ve bunları yavaş yavaş göndereceğini söyledi. Babam bu mektupları son anda yazmadı. Bunlar bir gecede yazılacak mektuplar değil. 3-4 tane var. Cumhurbaşkanına da yazmış mektup. Bakalım bekliyoruz. Almadık mektupları. Ama onlar intihar mektubu değil kesinlikle" diye konuştu.
1'i CUMHURBAŞKANINA 4 MEKTUP
Bursa Cumhuriyet Savcılığı yetkilileri, Seyfettin Yiğit'in ölmeden önce ailesine 3, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ise bir mektup yazdığını belirtti. Yiğit'in ailesine yazdığı mektupta, eşinin çocuklarına çok iyi bakmasını, onlara sahip çıkmasını isterken, çocuklarından ise derslerinde başarılı olmalarını beklediğini yazdığını kaydetti. Yetkililer, Yiğit'in ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hitaben mektup yazdığını bildirdi. Yiğit'in bu mektupta, Erdoğan'ı çok sevdiğini, FETÖ'cü olmadığını hatta İstanbul Kâğıthane’de ortak isimleri tanıdıkları olduğunu yazdığı belirtildi.
MEKTUPLARDAN BİRİNİ GÖRDÜM
Bu arada, Seyfettin Yiğit'in eşi Ayşe İlknur Yiğit, kendisini arayan DHA muhabirine, eşinin ölmeden önce 4 mektup yazdığını belirtirken, şöyle devam etti:
"Bu mektuplar henüz bize verilmedi. Savcılıkta birine yüzeysel olarak baktım. Mektupta, eşimin, intihar edecekmiş gibi bir ifadesi de yoktu. Yaşananlara, geçici bir süreç gibi bakıyordu. Bu zaman içersinde çocuklara iyi bakmamı istiyordu. Çocuklardan ise derslerini çalışmalarını, bana yardımcı olmalarını beklediğini belirtiyordu. Mektupların üzerinde 19 Eylül tarihi yazıyordu. Beli ki 15 Eylül günü yaşamını yitiren eşim, benim gördüğüm mektup, 19 Eylül pazartesi günü gönderilecekti. Savcılık incelemenin ardından Seyfettin'in bize yazdığı mektupların tarafımıza verileceğini düşünüyorum."