BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

O polisin eşi konuştu: Başımız dik!

Sahur operasyonunda gözaltına alınan ve eli kelepçeli iken "Haram Lokma Yemedim" diye bağırarak sembol olan Hayati Başdağ'ın eşi Hacer Başdağ konuştu.

Abone ol

Eski Emniyet İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Hayati Başdağ, 22 Temmuz sahur operasyonu sonrası elleri kelepçeliyken söylediği ‘Haram lokma yemedim’ sözüyle, gözaltına alınan polislerin sembol isimlerinden biri haline geldi.

Sağlık kontrolüne götürüldüğü sırada elleri kelepçeli verdiği poz, Twitter’da birçok kullanıcının profil resmi oldu. Ayrıca birçok vatandaş da kelepçeli pozun olduğu tişörtleri giyerek, operasyonu tepki gösterdi.

RABBİM BOYNUMUZU EĞDİRMESİN

Metris Cezaevi’nde tutuklu bulunan Başdağ’ın ailesi, yaşanan olayların kendilerini üzdüğünü ancak hiç unutamayacakları bir gurur kaynağı haline geldiğini söylüyor. Eşinin 20 yıl vatan için çalıştığını söyleyen Hacer Başdağ, “İnsanlara paralel diye etiket yapıştırıyorlar, somut bir delil yok. Polisler millet yataklarında rahat rahat uyusun diye gece gündüz demeden çalıştı. Biz de kapılarda camlarda eşlerimizin gelmesini bekledik. Sürekli iyiler mi kötüler mi diye meraklandık. Şimdi de başımız dik, Rabb’im boynumuzu kimseye eğdirtmesin.” diyor.

'BU EVDE Mİ KALIYORSUN BABA!'

Eşinin yoğun çalışma temposu sebebiyle evin idaresini yalnız hallettiğini belirten Başdağ, “15 yıllık evliyiz ama işleri kendim yapmayı öğrendim. Büyük kızım bir kez babasına ‘Bu evde mi kalıyorsun baba?’ diye sormuştu. Eşim eve hep geç geldiği için kızım babasının nerede kaldığına karar veremiyordu.” şeklinde konuşuyor.

ÇOK SAYIDA TAKDİR BELGESİ VAR AMA!

Eşinin çok sayıda başarı belgesi olmasına rağmen iki ay önce açığa alındığını hatırlatan Hacer Başdağ, asılsız iddialarla son dönemde uygulanan cadı avını ‘Müslüman’ın Müslüman’a zulmetmesi’ olarak değerlendiriyor. Hiçbir disiplin cezası olmamasına rağmen siyasi sebeplerle bu operasyonların yapıldığını ifade eden Başdağ, usulsüz uygulamaların aklıselimle değerlendirilmesini istiyor. Eşinin görev yaptığı dönemde çoğu zaman yoğunluğu sebebiyle telefonlarına dahi bakamadığını ifade ederek, “Telefon açarız, telefonlarımıza dönmez. Öldük mü, kaldık mı, hastanelik mi olduk, ne zaman işi biter bize o zaman dönerdi. Rabb’im demek ki bizi de ona göre donatıyor. Kaldırabiliyoruz.” diye konuşuyor.

BABAMI ALACAK MIYIZ?

Hacer Başdağ, “Eşim çocuklara bile en ufak bir şey anlattığı zaman yalan söylemez, başından savmazdı. Oturur ince ince anlatırdı. Çocuklar da onun bilincinde.” ifadelerini kullanıyor. Çocuklarını sahur operasyonu sırasında komşularına bırakan Başdağ, ancak onların her şeyin farkında olduğunu aktarıyor. Başdağ, “Metris’e gittiğimiz zaman oğlum ‘Babamı alacak mıyız?’ diye sordu. Ona babasının bir süre daha kalıp öyle çıkacağını söyledim. İnşallah en yakın zamanda çıkar.” temennisinde bulunuyor.

VİLLAMIZ OLSA BURADA OTURMAYIZ!

Operasyon sonrası kendilerine tanıdık tanımadık çok sayıda destek telefonu ve ziyareti geldiğini belirten Başdağ, destek olan herkese çok teşekkür ediyor ve dua istiyor. Eşiyle ilgili bazı yayın organlarında çıkan haberlerin yalan olduğunu ifade eden Hacer Başdağ şunları söylüyor: “Villamız olsa burada oturmayız herhalde. Bu kadar mesnetsiz yalan olmaz, onlara acıyorum. Teşekkür ediyorum onlara, hem dünyamızı hem de ahiretimizi kurtardıkları için. Kendileri ziyandalar.”