Birinci Ergenekon davasının 215. duruşmasına 'Gizli Tanık Kıskaç'ın ifadeleri damgasını vurdu.
Abone olBirinci Ergenekon davasının 215. duruşmasında dinlenilen gizli tanık, Hablemitoğlu ve Sabancı suikastlerinde Veli Küçük'ün rolü olduğunu öne sürdü.
Gizli Tanık Kıskaç, ikinci Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Osman Gürbüz'ün kendisine, "Sıkmasaydım bu kadar para olur muydu? Necip Hablemitoğlu'nu öldürdüm, parayı aldım. Patron benim, jandarmada komutanım var, adı da Levent Ersöz" dediğini öne sürdü.
Gizli tanık ayrıca mahkemeye Sabancı suikastiyle ilgili bilgilerin bulunduğunu söylediği bir flaş belleği de sundu.
29'u tutuklu 108 sanıklı Birinci Ergenekon Davası'nın 215. duruşması 'Gizli Tanık Kıskaç'ın ifadesinin alınmasıyla devam ediyor. Duruşmanın öğleden önceki oturumunda gizli tanığın sesinin salonda tam olarak anlaşılmaması üzerine sorunun giderilmesi için duruşmaya ara verilmişti. Duruşma başladığında ise gizli tanığın sesinin salona normal olarak ancak görüntüsünün yine bozuk olarak verildiği görüldü.
SABANCI SUİKASTİ
Sabancı suikastinin basit bir olay olmadığını kırılma noktası olduğunu savunan 'Gizli Tanık Kıskaç', "Veli Küçük'ü herkes tanır, Veli'yi herkes bilir. Hatta Özdemir Sabancı suikastinin olduğu dönemde Sabancı Center Güvenlik Müdürlüğü'nü emekli Tümgeneral Ömer Pehlivanoğlu yapıyordu. Ömer Pehlivanoğlu, Veli Küçük'ün arkadaşıdır. Bu generale karşı kimse bir şey yapmadı" dedi. Gizli tanık ayrıca mahkemeye Sabancı suikastiyle ilgili bilgilerin bulunduğunu söylediği bir flaş belleği de sundu.
"KAÇAN TERÖRİSTLER VELİ KÜÇÜK'ÜN BÖLGESİNE GİTTİ"
Veli Küçük'ün bir dönem Giresun Jandarma Komutanı olarak görev yaptığına dikkat çeken Gizli Tanık Kıskaç, Sivas kırsalında çatışmadan kaçan teröristlerin, Veli Küçük'ün görev yaptığı bölgelere gittiğini öne sürdü. Küçük'ün Giresun Jandarma Bölge Komutanı olarak göreve başladığında nüfuzunu kullanarak Sivas İmranlı İlçe Jandarma Bölük Komutanı olan Menderes Güçlü'yü Giresun Şebinkarahisar Bölük Komutanlığı'na getirdiğini iddia eden 'Gizli Tanık Kıskaç', "Orada da zamanla teröristler çıktı" dedi. Gizli tanık, PKK'ya en büyük desteği Alman Gizli Servis Teşkilatı'nın (BND) verdiğini öne sürerek, "Hatta birçok komutanı Almanya'ya kendim yolcu ettim" diye konuştu.
"HABLEMİTOĞLU CİNAYETİNİ İTİRAF ETTİ"
İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Osman Gürbüz'ün kendisini tehdit ettiğini, Gürbüz ile mahkemelik olduklarını söyleyen 'Gizli Tanık Kıskaç', "Gürbüz'ün Antalya Kuvay-i Milliye Derneği üyesi olduğunu öğrendim. Ben cezaevindeyken Gürbüz'ün yeğeni Şerife Gürbüz bana amcasının Hablemitoğlu cinayetini işlediğini söyledi" şeklinde konuştu. Daha sonra Osman Gürbüz ile Merter'de Mc Donalds'ta görüştüğünü dile getiren gizli tanık, "Kendisine, Şerife Gürbüz'ün, 'Osman Gürbüz Necip'e sıktı' dediğini hatırlattım. Osman Gürbüz, "Sıkmasaydım bu kadar para olur muydu? Necip'i öldürdüm, parayı aldım. Patron benim, Jandarmada komutanım var, adı da Levent Ersöz. Bunun dışında 2 bin adamım var" dedi.
Osman Gürbüz'ün itiraflarını Merter'de Mc Donalds'ın kameraları tarafından çekildiğini belirten Kıskaç, kayıtları İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderdiğini ancak hiçbir işlem yapılmadığını kaydetti.
"DEMİREL'İN KORUMASI BENİ ARADI"
Tehdit nedeniyle Osman Gürbüz ile davalık olduklarını hatırlatan 'Gizli Tanık Kıskaç', davayı geri çekmesi için Kuvay-i Milliye Derneği'nin Antalya Şubesi sorumlusu olan Ali Pur'un kendisini aradığını kaydetti. Pur'un eski İstanbul Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar'ın okul arkadaşı olmasının yanı sıra Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de eski koruması olduğuna dikkat çeken Kıskaç, Pur'un sıklıkla kendisini arayarak davayı geri çekmesini istediğini öne sürdü.
"GÜRBÜZ VELİ KÜÇÜK'ÜN ADAMI" İDDİASI
Emekli asker Aziz Ergen'den Veli Küçük'le görüşmek için talepte bulunduğunu söyleyen Kıskaç, 22 Nisan 2006 günü Çamlıca Kız Lisesi'nde Veli Küçük'le görüştüğünü iddia etti. Söz konusu toplantıya davanın tutuklu sanığı Oktay Yıldırım'ın da katıldığını öne süren 'Gizli Tanık Kıskaç', "Ben o zaman Çamlıca gişelerinden kaçak geçiş yaptım. Kayıtlarda da vardır. Toplantının ardından Veli Küçük'e Osman Gürbüz'ü anlattım. Küçük de bana, 'Osman Gürbüz bizim adamımız' dedi. Veli Küçük ve Osman Gürbüz, Necip Hablemitoğlu cinayetinin ardından yollarını ayırmış" ifadelerini kullandı.
"KARADAĞ, 13 BİN KİŞİLİK 'HAİN' LİSTESİNİ ÇALDIRDI"
Davanın tutuklu sanığı emekli Albay Fikri Karadağ ile Osman Gürbüz olayı vesilesi ile tanıştığını dile getiren Gizli Tanık Kıskaç, Karadağ'a, Gürbüz'ü kastederek 'Bu itirafçı teröristin aranızda işi ne?' dediğini aktardı. Kıskaç, ilerleyen günlerde Karadağ'ın kendisini telefonla arayarak uçakla İstanbul'a geleceğini söylediğini dile getirdi. Karadağ ile evinin yakınındaki bir pastanede oturduklarını anlatan Kıskaç, "Karadağ bana arabada çantasındaki 13 bin kişilik hain listesini gösterdi. Daha sonra eve gitmek için arabasının yanına gittiğimizde listenin çanta ile birlikte çalındığını gördük. Daha sonra karakola giderek şikayette bulunduk. Çanta bulundu ancak içi boştu" şeklinde konuştu.
'PSİKOLOJİK HAREKAT PERİNÇEK'İN SANATIDIR'
Gizli tanık, ''Psikolojik harekat Doğu Perinçek'in sanatıdır. Perinçek, Kıbrıs Harekatı sırasında Türk Ordusu'na 'işgalci', Rauf Denktaş'a da 'faşist' dedi. Şimdi kendisi neden sıçrıyor?'' diye konuştu.
Duruşmaya, tutuklu sanıklar Hayrettin Ertekin, Ergün Poyraz, Sedat Peker ile duruşmalardan men cezası verilen İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Bedirhan Şinal, İsmail Sağır, Erhan Timuroğlu, Özkan Kurt, Osman Yıldırım ve Özkan Kurt ise gelmedi.
Tutuksuz sanıklar Güler Kömürcü Öztürk ve Nusret Senem'in de hazır bulunduğu duruşmaya, tutuklu sanık Alparslan Aslan'ın terlikle geldiği gözlendi.
Duruşmada söz alan sanık Doğu Perinçek'in avukatı Mehmet Cengiz, müvekkiline 16, Perinçek'in diğer avukatı Hasan Basri Özbey'e de esas hakkındaki savunma aşamasına kadar duruşmalardan men edilmesi kararının usule ve yasaya aykırı olduğunu savundu. Cengiz, mahkemenin bu kararlardan geri dönmesini talep etti.
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese ise taleplerin yazılı olarak verilmesini istedi. Avukat Cengiz de, ''Gerekçemi şifahi olarak söylememe izin vermiyorsunuz, savunma hakkımın elimden alındığı gerekçesiyle reddi hakim talebinde bulunuyorum'' dedi.
Bunun üzerine mahkeme heyeti, talepleri karara bağlamak üzere duruşmaya ara verdi.
Verilen aranın ardından taleplere ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Doğu Perinçek ile avukatı Hasan Basri Özbey'e verilen duruşmalardan men cezasının yasaya ve usule uygun olduğu gerekçesiyle talepleri reddetti. Mahkeme heyeti, sanık avukatının reddi hakim talebinin de usule aykırı olduğu gerekçesiyle reddini kararlaştırdı.
Karar üzerine avukat Mehmet Cengiz ile bazı sanıkların avukatları duruşma salonunu terk etti. İzleyicilerin bu tutumu alkışlaması üzerine de, Mahkeme Başkanı Özese, alkışlayan izleyicileri salondan çıkarttırdı.
Bu sırada, tutuklu sanık Alparslan Aslan'ın babası Mahkeme Başkanı Özese'ye hitaben, ''Oğluma çoraplarımı vermek istiyorum. Çıplak ayak ve terlikle getirmişler salona'' dedi. Mahkeme Başkanı Özese de, ''Sizin duruşmaya müdahale hakkınız yok. Talebinizi yazılı olarak iletiniz'' dedi.