Kiminin evlatlık olduğu ortaya çıktı. Kiminin doğumgününde öldüğü, kiminin ise dedesinin mezarına gömüldüğü... Geriye acı kaldı.
Abone olİNTERNETHABER
Nur Akman
7 aile yeni yılın ilk gününde dünyanın en büyük acısını yaşadılar. Evlatlarını yitirdiler. 7 üniversite öğrencisinin 4'ü dün toprağa verildi.
ELİF KOYUNCUOĞLU 5 YAŞINDA EVLATLIK ALINMIŞTI
Elif 5 yaşındayken teyzesi onu evlatlık aldı. O günden sonra teyzesinin kızı oldu, teyzesi ise onun annesi...
Koyuncuoğlu ailesinin yaşam kaynağıydı artık Elif. Anne Münteha ve baba Osman onun mutluluğu için nefes aldılar geçen 16 senede...
Elif yılbaşı için teyzesine ya da öz annesine gitmek istedi. Annesi "olmaz" dedi. "Hava karlı... İstanbul yolu tehlikeli..."
Trafik kazasından korkuyordu annesi ama ölüm onu evde uyurken yakaladı.
21 yaşındaki Elif arkadaşlarıyla eğlendikten sonra bir daha uyanamadı.
Cenazede iki anne de büyük acı yaşadı. Elif'i doğuran Yasemin Topaloğlu ile onu bakıp büyüten, canından çok seven Münteha Koyuncuoğlu birbirine sarılıp ağladılar. 'Yaşananlar şaka olsun' diye dua ettiler. Ama şaka değildi...
Baba Osman Koyuncuoğlu ise fenalık geçirerek yere yığıldı. “Kendimiz için mezar yeri aldık, kızımızı toprağa veriyoruz. Bundan büyük acı olmaz. Kızıma doyamadım, buna sebep olanlar Allah'ından bulsun” diye feryat etti.
Elif'in cenazesi Adana'da toprağa verildi.
CEREN OKKALI DOĞUM GÜNÜNDE ÖLDÜ
1 Ocak 1991'de doğmuştu Ceren, 1 Ocak 2009'da öldü. Bir yılbaşı ailesine mutluluk getirmişti, bir yılbaşı acıya boğdu...
Uluslararası İlişkiler Bölümü hazırlık sınıfı öğrencisiydi. Yılbaşını ve doğumgününü ailesiyle geçirmek istiyordu. Babası izin vermedi önce. "Gitme kızım" dedi. "Onlar bize gelsin, burada kutlayın hepbirlikte"
Ceren isyan etti. "Büyüdüm ben baba" dedi. "Bak 18 yaşındayım artık."
Babasından izin alamayan Ceren "o zaman ablam da gelsin" dedi zorla izini kopardı. Ama yolda ablasını kandırıp tek başına gitti.
Çünkü tek başına eğlenmek istiyordu.
Ya da ölüm sadece onu çağırıyordu.
Bir daha uyanamadı...
Acı haberi alan ablası Cansu Okkalı çizmelerine sarılıp ağladı. "Gece saat 23.00 sıralarında beni aradı. ‘Abla seni çok seviyorum’ dedi. Kardeşim, doğum günü pastanı kesecektik, doğum gününü birlikte kutlayacaktık. Doğum gününü böyle mi kutlayacaktık" diye feryat etti.
Annesi ise olanlara hiç inanamıyordu. "Şaka yaptım de kızım" diye inliyordu sadece...
Ceren'in tabutu babasının ona çeyiz olarak alınan halıya sarıldı. Tabutun başına hiç giyemeyeceği o beyaz duvağı konarak sonsuzluğa uğurlandı.
BÜŞRA BEK DEDESİ İÇİN ALINAN MEZARA GÖMÜLDÜ
Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü öğrencisi 18 yaşındaki Büşra Bek ve aynı üniversitenin Ticaret Yönetimi Bölümü öğrencisi 21 yaşındaki Tarık Şükrü Yılmaz Karşıyaka mezarlığında toprağa verildi.
Büşra anneannesinin yanına gömüldü. O mezar aslında dedesi için alınmıştı...
Kadere bakın ki o dedesinin değil, dedesi onun cenazesine katılıyordu.
Büşra ve Tarık okul arkadaşıydı. Birbirlerini çok seviyorlardı. Ölüme de birlikte gittiler...