BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,81
ALTIN 2.973,33
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Numan Kurtulmuş'tan İmralı açıklaması

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Abdullah Öcalan'ın BDP'li vekillerle görüşmesini değerlendirdi.

Abone ol

Elazığ'da bulunan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 32 yıldan beri Türkiye'de devam eden terörün sadece PKK'dan ibaret olmadığını savundu.

PKK'nın arkasında devletlerin ve bir sürü istihbarat örgütlerinin olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, MİT ve BDP'lilerin Öcalan ile görüşmesini de "Dünyanın her yerinde sorun böyle çözülmüş" sözleriyle değerlendirdi.

Gezi ve incelemelerde bulunmak üzere Elazığ'a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, havaalanında Ak Partili milletvekilleri ve il teşkilatı üyelerinden oluşan kalabalık bir grup tarafından karşılandı. Ak Parti il teşkilatını ziyaret eden Kurtulmuş, burada MİT ve BDP'lilerin İmralı Adası'nda tutuklu bulunan Abdullah Öcalan ile görüşmesini, 32 yıl süren terörü ve yeni anayasayı değerlendirdi.

HALKIN İRADESİNİN ÖNÜNE FİLTRE KONULDU
Siyasal sistemin halktan kopuk bir sistemi ortaya koyduğunu belirten Kurtulmuş, "Türkiye'de 12 Eylül'ün getirmiş olduğu yeni anayasayla birlikte kurulan bu siyasal sistem, maalesef halktan kopuk bir sistemi ortaya koydu ve halkın reylerine karşı bir takım emniyet sübapları oluşturmaya çalıştı. İşte HSYK'sıyla, Anayasa Mahkemesi'yle bir takım bürokratik, oligarşik dediğimiz kurumlarla Türkiye'de milletin sandıktan çıkan iradesinin önüne hep bir takım filtreler konuldu. Bu filtrelerin sonunda en kuvvetlisi ise Cumhurbaşkanlığı seçimiydi. Ta 1961'de Ali Fuat Başgil'in Cumhurbaşkanlığı'na adaylığının, ensesine silah dayanılarak vazgeçirilmeye çalışılmasından itibaren, her Cumhurbaşkanlığı seçiminde 'iyi saatte olsunlar' gündeme girdi ve milletin iradesine rağmen bir takım işler ortaya konulmaya gayret edildi. Şimdi çok şükür 12 Eylül 2010'da yapmış olduğumuz anayasa değişikliğiyle bu millet ilk sefer şu kararı veriyor. Artık bundan sonra bu milleti, bu millet kendi helal oylarıyla seçecektir. Bu Türkiye için devrim niteliğinde bir adımdır" dedi.

TÜRKİYE'DEKİ TERÖR SADECE PKK'DAN İBARET DEĞİL
Kurtulmuş, Türkiye'de 32 yıldan beri devam eden terörün sadece PKK'dan ibaret olmadığını söyleyerek, "32 senedir devam eden terör meselesini çözecek miyiz çözmeyecek miyiz Ya da çözüyormuş gibi yapıp, böyle bu işle vakit mi kaybedeceğiz 32 yılda terör sadece PKK'dan ibaret değil. Biz buna uluslararası terör siyaseti diyoruz. Arkasında 50 bin tane devletin bir sürü desteği var. Bir sürü istihbarat örgütlerinin desteği var. Lojistik destekleri var, siyasi destekleri var, ekonomik destekleri var, silah destekleri var. Ama zaman zaman bu destekler artıyor, zaman zaman bu destekler azalıyor, ama 32 yıldır böyle bir destek var" dedi.

BİZ BU MESELEYİ ÇÖZECEĞİZ
Kurtulmuş, 32 yıllık süreçte Türk ve Kürt halklarının mağdur olduğunu, yine bu süreçte onbinlerce kişinin öldüğünü, büyük acıların yaşandığını söyledi. Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Dolayısıyla biz şu iradeye sahibiz. Biz bu meseleyi çözeceğiz. Çözmemizin temeli Kürtler'in hakkını, hukukunu geliştirecek, Türkler'in onurunu koruyacak çözümleri ortaya koyacağız. Bununla ilgili geçmiş dönemde gerçekten AK Parti hükümetleri, ciddi şekilde niyetlerini ortaya koydu. 2009'daki süreci hatırlıyorsunuz. İyi niyetle o sürece başlanmış olmasına rağmen, maalesef o süreç 3 kere terör bitmesin isteyen çevreler tarafından baltalandı. Demin de ifade ettim. Habur görüntüleri birinci baltalamadır. İkinci baltalama Oslo görüşmelerinin deşifre edilmesidir. Üçüncü baltalama da en son karayolunda terör guruplarıyla kucaklaşma manzarasıdır. Böylece şu isteniyor. Bu sorun çözülmesin. Bu sorun halklar arasında bir gerilim unsuru olarak varlığını korusun. Hayır. Biz bu iradeyi mutlaka ortaya koymak zorundayız. Bu sadece AK Parti'nin tek başına yapacağı bir iş değil, bütün Türkiye'nin bu terör meselesini sona erdirecek adımları atması gerekiyor."

TERÖR AYRI, KÜRT MESELESİ AYRI
Terör ve Kürt meselesini birbirinden ayırdıklarını, terörün bir güvenlik meselesi olduğunu, Kürt meselesinin ise tek başına bir güvenlik meselesi olarak görülmemesi gerektiğine işaret eden Kurtulmuş, "Bunun için de biz terörle Kürt meselesini birbirinden ayırt ediyoruz. Terörle mücadele bir güvenlik meselesidir ama Kürt sorununun çözülmesi tek başına bir güvenlik işi değildir. Kürt meselesinin çözümü eşit yurttaşlık, özgür yurttaşlık temelinden geçer. Bunun altın formülü de şudur Hakkari Yüksekova'daki çoban kardeşimizle, Ankara Çankaya'daki Cumhurbaşkanımız'ın sadece lafla değil, gerçekten eşit olduğu bir Türkiye'nin kurulması. Bu da ancak siyasetten geçer. Yine baştan beri söylediğimiz sorunun çözümü ne dağlardadır, ne meydanlardadır, ne de Genel Kurmay karargahındadır. Sorunun çözüm yeri Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Herkes kendi sorununa ilişkin görüşlerini meclise getirecek ve mecliste bu sorun görüşülecek. Siyasi kararlar alınacak, adımlar atılacak" şeklinde konuştu.

DÜNYANIN HER YERİNDE SORUN BÖYLE ÇÖZÜLMÜŞ
Daha sonra MİT ve BDP'lilerin Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeler konusunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, şöyle dedi:

"Gelelim İstihbarat birimlerinin terör örgütüyle görüşmesine. Dünyanın neresinde bu tür ayrılıkçı terör guruplarının faaliyetleri sona erdirildiyse, bakıyoruz ki orada devletin istihbarat birimleri, doğrudan yada dolaylı olarak bu guruplarla görüşmeler yaparlar. Mesela İngiltere modeli var, IRA modeli var. Yani bir taraftan parlamento içerisinde siyasi görüşmeler yapılırken, diğer taraftan da istihbarat birimleri bu konuyla ilgili görüşmelerini yapmışlar. Geçtiğimiz sene 2012 yılında bildirilen Filipinler'deki Moro Müslümanlarıyla Filipin Hükümeti anlaşması. Burada da aynı yöntemler uygulanmıştır. İspanya'da aynı yöntemler uygulanmıştır. Dolayısıyla zaten çok kitlesel olarak büyük miktarda, varlığından söz ettiğimiz bir terör örgütü yok. Şimdiye kadar 4 bin küsür tane elemanı olmuş en fazla. Ama toplumsal bir takım destekleri olmuş. Şimdi bunu ortadan kaldırmak tabi ki bir takım istihbarat birimlerinin vazifesidir. Demokratik ülkelerde de bu görüşmelerin yapılması son derece doğaldır normaldir."