Son dönemlerde gündemde bulunan Türkiye'ye nükleer santral kurulması konusu koca bir balon mu?
Abone olHürriyet gazetesi yazarı Erdal Sağlam, Başbakan Erdoğan'ın "Sinopa nükleer santral kuracağız" sözleri için, 'Bu bir oyun' iddiasında bulundu. İşte Erdal Sağlam'ın yazısı:
Koskaca Başbakan çıkıp, "Sinopa nükleer santral kuracağız" diyor, Atom Enerjisi Kurumu Başkanı çıkıp, "Biz 8 yer gösterdik Başbakan Sinopu seçti" diyor, Enerji Bakanı ekonomiden sorumlu Devlet Bakanıyla beraber, 10 büyük özel sektör firmasıyla nükleer toplantısı yapıyor.
Size bir şey söyleyelim mi; koskoca bir oyunun içinde bulunuyoruz.
Başbakanın nükleer santral açıklamasından beri, bu işin nasıl olacağını, "bir kişi açıkladı diye santral yapılıp yapılamayacağını", kuralını merak edip durduk. Sonuçta öğrendiğimiz şu:
Bir nükleer santral yapılması için önce bir firmanın gelip Türkiye Atom Enerjisi Kurumuna (TAEK) başvurması gerekiyor. Ya bu firmanın bir yerin incelemesini yapıp, "biz burada nükleer santral yapmak istiyoruz, uygun mu?" diye başvurması, ya da TAEKin inceleme yapıp uygun bulduğu yer için firmalara "gelin yapın" diye çağrı yapması gerekiyor.
Peki bu uygunluk için ne yapılması gerekiyor derseniz; özetle çok şey... Uluslar arası Atom Enerjisi Kurumunun bu konuda belirlediği çok detaylı direktifler var. Yani TAEK bu direktiflere uymak zorunda ve Uluslar arası Atom Enerjisi Kurumuyla çok detaylı yazışmalar, görüşmeler yapıp, Türkiye için şartları kesinleştirmesi, onların onayını alması gerekiyor. Bunun içinde yer seçimi ve çok detaylı incelemeler, araştırmalar, koşullar var.
TAEKden uygunluk belgesi alınmasından sonra iş Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (EPDK) geliyor. Nükleer santral yapacak olan şirketin EPDKya başvurup, üreteceği elektrik enerjisi için bir sürü şartı yerine getirip, üretim lisansı alması gerekecek.
Bu aşamalarda o kadar çok şartın yerine gelmesi gerekiyor ki... Üretimi nerede yapacak,nasıl ne miktarda yapacak. Ürettiği elektriği kime satacak, hangi kanalla satacak, tüketiciye nasıl, hangi fiyata ulaştıracak. Bunun için finansman durumu nedir, fiziki şartları nedir, bütün bunlar için çok detaylı araştırmalar yapılıp, onaylar, izinler, lisanslar alınması gerekiyor.
Peki, Başbakan, "Sinopta nükleer santral yapacağız" derken, bu bir sürü şartın ne kadarı yerine getirilmiş, hangi aşamaya gelinmiş dersiniz? Sıkı durun: Hiç.. Yani sıfır....
TAEK Başkanı son 10 gün içinde o kadar çok açıklama yaptı ki... Önce "Sinopu Başbakan seçti" dedi, sonradan "8 yer gösterdik Başbakan Sinopu seçti" dedi, "Belki Akkuyu önce başlar, isteyen varsa oraya yapsın" dedi, en son olarak da Sinop için henüz hiçbir inceleme yapılmadığını, bir yer seçimi için çalışmaların 12 aydan önce tamamlanmayacağını söyledi.
BİR OYUN VAR AMA...
Haksız mıyız? TAEK Başkanı demek istiyor ki; Başbakan Sinopa yapılacak diye açıkladı ama Sinopun uygun olup olmadığını bile bilmiyoruz, daha inceleyeceğiz, demek istiyor...
Buna karşılık sanki yarın Sinopa nükleer santral yapımı başlıyormuş gibi bir hava veriliyor.
Buna karşılık Sinop halkından tepki geliyor. Akkuyu halkı da "bizim arsaları kamulaştırdınız, başka iş yapılmaz oldu. Sinop olursa mahkemeye veririz" diyor. Özetle nükleerde tablo bu...
Peki, neden daha ortada hiçbir şey yokken sanki hemen nükleer santral yapılacakmış gibi hava verilip, yapılan yerin de, yapılmayan yerin halkı da rahatsız ediliyor? Neden hidroelektrik santrali için lisans almış özel sektör firmalarını bu hikaye ile rahatsız edip, yatırımdan caydırıyorsunuz? Bizce ya çok büyük bir beceriksizlik ya da büyük bir oyun var.
Bütün bunlara neden gerek duyuluyor derseniz, aklımıza birkaç şey geliyor. Herşeyden önce şunu söyleyelim ki; Enerji Bakanlığı yürüyen bir sürü şeyi bozdu, "yanlış" dedi ama şimdi bozduğu her işte geri dönüyor. Aynen doğalgaz alım anlaşmalarındaki gibi...
Bunun yanısıra çeşitli defalar söz verilmesine rağmen ne doğalgazın alımını, ne dağıtımını özelleştiremedi. "Üretim için kamunun gücü yok özel sektöre yetki vereceğiz"dedi, lisans dağıtıldı ama güven veremediği için, korkuttuğu için yatırımı başlamadı. Dağıtımı özelleştireceğim dedi, şimdi onu erteliyor. Bütün bunları yapıp, öte yandan da "enerji sıkıntısı geliyor aman alarm, nükleer yapmak zorundayız" diye bağırdı. Bir şeyleri örtmek için nükleer santral hikayesi çıkarıldı, gibi geliyor bize. Özel sektörün üretiminin engellenmesi ilginç... Amaç "kaymak iş" olan doğalgaz santralleri ve alım garantisine geri dönmek mi acaba?
Kaynak: