BIST 9.725
DOLAR 35,19
EURO 36,71
ALTIN 2.967,32
HABER /  GÜNCEL

Nükleer müzakereleri: Zaman İran'ın aleyhine işliyor

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ve Almanya'dan oluşan '5+1' grubu ile İran arasında Kazakistan'ın Almati kentinde yapılan nükleer müzakereler, yeniden toplanma kararı bile alınmadan sona erdi.

Abone ol

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ve Almanya'dan oluşan '5+1' grubu ile İran arasında Kazakistan'ın Almatı kentinde yapılan nükleer müzakereler, yeniden toplanma kararı bile alınmadan sona erdi.

Avrupa Birliği Dış İlişkiler Temsilcisi Catherine Ashton, İran ile bir sonraki görüşme tarihini "Yakında irtibata geçerim" diyerek açık bıraktı.

İran'ın nükleer programı konusunda artan endişeler ve ülkenin elini kolunu bağlayan yaptırımlar yakında sona erebilir mi?

Almati'de görüşmeleri izleyen Uluslararası Kriz Grubu İran uzmanı Ali Vaez "Başarısızlıkla sonuçlanan her diplomatik girişim aradaki çekişmeyi uzatacak ve tarafların uzlaşma için ödeyeceği faturayı yükseltecektir" diyor.

İran ile altı ülke arasındaki tek ortak nokta, krizden çıkışı sağlayacak uzlaşma için daha ne kadar uzun bir yol alınması gerektiği konusundaki fikir birliği oldu.

Zaman onların yanında değil. Bölgeyi ziyaret etmekte olan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry müzakerelerin sonsuza kadar devam edemeyeceği uyarısında bulundu.

'Yoğun diyalog'

Almati'de görüşmelere katılan Amerikalı bir yetkili "Diyaloğu yeniden başlatmak üzere 5+1' ile İran yeniden biraraya gelecek" diye görüş belirtti; Haziran ayında İran'da yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce bir görüşme daha yapılması ihtimalini devre dışı bırakmadı.

Bir Amerikalı yetkili Almatı görüşmelerini şöyle ifade etti:

"Yıllardır görüşmeleri yürüten meslektaşlarım daha önce böyle bir şey görmediler. Resmi ve yapmacık konuşmalardan ziyade temel sorunlara ilişkin yoğun bir diyaloğa girildi."

Ancak '5+1'in Şubat ayında Almatı'de başlayan ilk tur görüşmelerde ortaya koyduğu ve "adil ve dengeli" diye ifade ettikleri öneri paketine İran'dan somut bir yanıt alamadılar.

İran'ın güven sağlaması için %20 uranyum zenginleştirme programına altı ay ara vermesi isteniyor. Bunun karşılığında yaptırımların kısmi olarak gevşetilmesi öneriliyor.

Fakat İran'ın baş müzakerecisi Said Celili "Güven inşası iki yönlüdür" diyerek karşı çıkıyor.

Güven sorunu

Kaynaklar, İran'ın uranyum zenginleştirme programını ancak yaptırımların tümüyle kaldırılması karşılığında durduracağını ifade ediyor. Bu ise uluslararası toplumun atacağı bir adım değil.

İran ayrıca sonuçta ne olacağı konusunda daha net fikir sahibi olmak istiyor. İran en hassas nükleer çalışmalarına son verirse nükleer programının genel durumu ve yaptırımların düzeyi ne olacak bilmek istiyor.

İran, Nükleer Silahsızlanma Anlaşması'na uygun olarak uranyum zenginleştirmenin kendisinin "vazgeçilmez hakkı" olarak tanınmasını istiyor.

Batılı diplomatlar ise İran'ın bu yorumunu doğru bulmuyor. Ayrıca Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın, İran'ın nükleer programının tümüyle barışçıl amaçlı olduğunu onaylamasını istiyor.

Her iki tarafta da aşırı güvensizlik ve esnek davranmama sözkonusu.

Almati görüşmelerini izleyen bir uzman "5+1'in önerileri anlaşmayı neredeyse imkansız kılıyor" diyerek İran'ın bu adımları atamayacağını ifade ediyor.

Görüşmeleri "siyasi tiyatro" olarak tanımlayan Batılı bir diplomat, İran delegasyonunun ülkesine dönerken "iyi bir anlaşmayla geldik" diyemeyeceğini ifade ediyor.

İran'ın baş müzakerecisi Dr Celili ise topun artık karşı tarafta olduğunu ve '5+1'in "İran'ın teklifi"ni değerlendirmesi gerektiğini söylüyor.

Bazı gözlemciler ise İran'ın seçimlerden sonra yeni önerilerle gelebileceğini belirtiyor.

Tahran 'çok dikkatli

İsrail Stratejik İlişkiler Bakanı Yuval Steinitz ise yaptığı açıklamada "İran'a karşı artık daha zorlayıcı bir tavır almanın ve müzakereler seçeneğinin sonuna gelindiğini belirtmenin zamanı gelmiştir" diyor.

Hem Batılı hem de İsrailli kaynaklar İsrail'in şu anda İran'a karşı kendisini tutuğunu ifade ediyor.

Batılı bir yetkili Tahran'ın da nükleer programında "çok dikkatli" olduğunu belirtiyor. İran son dönemde nükleer stokunu azaltmak amacıyla orta derecede zenginleştirilmiş uranyumu oksit yakıtına çevirmeye başladı.

Yaptırımlar konusunda ise daha fazlası bekleniyor.

Uluslararası Kriz Grubu'ndan Ali Vaez "Diplomasiden sonuç alınamazken ABD başkanı yaptırımları geri çekemez" diyor.

Ancak Suriye gibi önemli kriz konularında karşıt düşen batılı güçler İran konusunda hala ortak bir temelde buluşabiliyor.

Amerikalı bir yetkili "Herhangi bir gelişme olmadığı gibi herhangi bir çözülme de yok" sözleriyle özetliyor süreci.

Fakat anlaşma yönünde adım atılmazsa tüm cephelerde baskının artacağı kesin.