BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  POLİTİKA

Nükleer için büyük tavır!

Seul ziyareti öncesi Atatürk Havalimanı'nda konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin nükleer güç programına ilişkin hedeflerine ve çalışmalarına açıklık getirdi.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Nükleer güç programının başlangıç aşamasında olan Türkiye, nükleer enerjiden barışçı amaçlarla, ayrıca en yüksek nükleer emniyet ve güvenlik standartlarını yerine getirecek şekilde yararlanma hususunda güçlü bir iradeye sahiptir" dedi.

Erdoğan, Güney Kore ziyareti öncesinde Atatürk Havalimanı'nda gazetecilere yaptığı açıklamada, Güney Kore Cumhurbaşkanı Lee Myung-bak'ın davetine icabetle Seul'de düzenlenecek 2. Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katılmak üzere bu ülkeye hareket edeceğini söyledi.

Bu ziyarette, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın da kendisine eşlik edeceğini kaydeden Erdoğan, ayrıca Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik ve Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan'ın da heyette bulunacağını aktardı.

Erdoğan, Nükleer Güvenlik Zirvesi'nin ilkinin 2010 yılında Washington'da gerçekleştiğini anımsatarak, şöyle devam etti:

"Benim de katıldığınım ilk Nükleer Güvenlik Zirvesinde, yasa dışı nükleer ticaretin ve nükleer terörizmin önlenmesi kararını almıştık. Ayrıca, nükleer maddelerin emniyet ve güvenliğinin sağlanması hedeflerine yönelik çabaların birleştirilmesini karara bağlamıştık. Şimdi Seul'de gerçekleştirilecek bu ikinci zirvede, ilk zirveden bu yana nükleer emniyet konularında ulusal ve uluslararası düzeylerde sağlanan gelişmeleri değerlendirme imkanı bulacağız. Aynı zamanda önümüzdeki döneme yönelik öncelikleri belirleyeceğiz.

Nükleer güç programının başlangıç aşamasında olan Türkiye, nükleer enerjiden barışçı amaçlarla, ayrıca en yüksek nükleer emniyet ve güvenlik standartlarını yerine getirecek şekilde yararlanma hususunda güçlü bir iradeye sahiptir. Bu alanda taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelerle üstlendiğimiz yükümlülüklerin bilincindeyiz. Bunların gereği ne ise, bunu da titizlikle yerine getiriyoruz."

Seul Zirvesi'nin, Türkiye bakımından bu alanda kaydedilen ilerlemelerin muhasebesini yapmak için bir fırsat oluşturacağını belirten Başbakan Erdoğan, "Zirveye bu çerçevede bir ulusal ilerleme raporu da sunacağız. Raporumuzda yer alan önemli gelişmelerden biri, Nükleer Terörizmin Önlenmesi Sözleşmesi'nin onaylanmasının TBMM tarafından uygun bulunmasıdır. Nükleer emniyet konularında çalışmalarını sürdürdüğümüz ulusal mevzuat altyapımız tamamlanma aşamasına geldi. Önümüzdeki dönemde Seul Zirvesi'nin somut sonuçları ışığında uygulama hedeflerimize odaklanmayı öngörüyoruz" diye konuştu.

"Şunu özellikle vurgulamak isterim; Nükleer maddelerin emniyeti, dünyamızı daha güvenli hale getirme yolunda tüm insanlığın paylaşması gereken bir hedeftir" ifadesini kullanan Erdoğan, "Bu konuda her ülkenin hem ulusal düzeyde hem de uluslararası planda sorumlulukları mevcuttur. Bu bakımdan bizler Türkiye olarak önümüzdeki dönemde de nükleer zirve sürecine desteğimizi sürdürmekte kararlıyız" dedi.

İran ziyareti

Nükleer Güvenlik Zirvesi vesilesiyle gerçekleştirilen Güney Kore ziyaretinin ardından İran'a da bir ziyaret gerçekleştireceğini kaydeden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"İran'da Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Sayın Muhammed Rıza Rahimi'nin yanı sıra dini rehber Sayın Ayetullah Ali Hamaney, Cumhurbaşkanı Sayın Mahmud Ahmedinejad ve İslami Danışma Meclisi Başkanı Sayın Ali Laricani ile görüşmelerde bulunmayı öngörüyorum. Ziyaret çerçevesinde Tahran'daki Yunus Emre Kültür Merkezi'nin de açılışını yapacağız. Bu ziyaret, İran'la ikili ilişkilerimizin yanı sıra ülkelerimizi yakından ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gündem konularında görüş alışverişinde bulunma imkanı sağlaması bakımından önem arz ediyor. İran ile ikili ilişkilerimizde sağlanan genel ilerlemeden memnuniyet duyuyoruz. İki ülke arasında son dönemde gerçekleşen karşılıklı ve çeşitli düzeylerdeki ziyaretlerin sıklığı, ilişkilerimizdeki memnuniyet verici gelişmenin bir yansımasıdır. Bunun yanında potansiyellerimiz de göz önüne alındığında ekonomik alanda İran ile birlikte kat edeceğimiz daha çok mesafe var. Tabii her şeyden önce özellikle petrol, doğalgaz noktasındaki vazgeçilemezlerimiz de konunun ayrı bir başlığıdır. Ziyaret sırasında yapacağımız temaslarda İranlı yetkililerle her iki ülkenin mevcut potansiyellerinin en etkin biçimde kullanılması için atılacak ilave adımları ele alacağız.

Ben hem Güney Kore hem de İran'a gerçekleştireceğimiz ziyaretlerin dünya barışı ve bölge barışı adına çok yararlı olacağına, çok verimli geçeceğine inanıyorum. Bu vesileyle sizleri bir kez daha selamlıyorum."