1.1 milyar nüfuslu Hindistan zenginliği ve yoksulluğuyla şaşırtıyor...
Abone ol"Hindistan artık dünyanın merkezi oluyor...”
Referans/ Jale Özgentürk
Oscar ödüllü Slumdog Milyoner filminin bir sahnesinde çeteye giren müslüman genç Salim, filmin başrol oyuncusu Jamal’a inşaa halindeki bir gökdelenin tepesinde bu sözleri söylüyor.
1.1 milyar nüfuslu Hindistan gerçekten dünyanın yeni merkezlerinden biri. Tüm dünyanın gözünün Asya’ya döndüğü bugünlerde Hindistan’da da büyük bir dönüşüm, değişim yaşanıyor.
Bir yatırım vesilesi ile yolumuz Hindistan’a düşünce bu dev ülkede neler oluyor, biraz paylaşmak istedim.
Dün Hindistan’a yatırım imkânlarından bahsettim. Bugün de ekonomik ve sosyal hayattan söz etmek istiyorum.
Çünkü bu değişim rüzgârının etkilediği ülkelerden biri de Türkiye. Nasıl mı?
Sadece istihdam açısından bakalım. Bugün 1.1 milyar nüfusa sahip Hindistan’da çalışan nüfus 500 milyon. Bu sayının 2050 yılında 900 milyona çıkması bekleniyor. Yüzde 9.5 civarındaki işsizlik oranının ise birkaç yıl içinde yüzde 7,5’lara düşeceği tahmin ediliyor.
Hindistan’da çalışma hayatında kayıtdışı çok yaygın. Uluslararası bir şirkette kayıtlı çalışan bir işçi her şey dahil brüt 200 dolar kazanıyor. Türkiye’de en kötü rakamın 600 dolar olduğunu düşünürsek rekabet etmenin imkânsızlığı ortaya çıkıyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “iş dünyasını emek sömürüsü yapmakla” suçladığı ve kayıtdışı istihdamın üzerine gidileceğini açıkladığı bugünlerde ne demek istediğim anlaşılır sanıyorum.
Hindistan, zenginlikle tarif edilemeyecek bir yoksulluğun yan yana yaşadığı bir ülke. 1.1 milyar nüfusun 300 milyonu 1 doların, 300 milyonu ise 2 doların altında gelire sahip. Henüz güçlü bir orta sınıf yok, zenginlerin sayısı ise 300 milyon. Zaten bütün dünya ABD’nin nüfusu kadar olan bu 300 milyonun peşinde.
Forbes’un son zenginler listesine göre Hindistan’ın 52 dolar milyarderi var. Sadece Mumbai’de 29 dolar milyarderi yaşıyor. Enerji devi Mukesh Ambani ile çelik devi Lakshimi Mittal dünyanın en zengin 5 işadamı arasında yer alıyor.
Yabancı yatırımlar hızla artıyor. 2010 yılında sadece yol ve altyapı yatırımlarına ayrılan para 514 milyar dolar. Dünyanın en büyük nükleer güçlerinden biri ama ülkenin yüzde 44’ünde elektrik yok.
Nüfusun yüzde 60’ı köylerde yaşıyor ancak kentleşme çok hızlanmış. Bugün kentli nüfusun oranı yüzde 29. Ancak 2025’te bu oranın yüzde 36’ya çıkması bekleniyor. Dünyanın 10 mega şehrinin ikisi Hindistan’da.
Hindistan Havayolları’nın reklamının sloganı “Incredibl India.”
Hiç mübalağa yok. Hindistan gerçekten inanılmaz bir ülke.
Mumbai’de çöpler sokakta yeni meslek ‘vahşi toplayıcılık’
Bir zamanların Bombay’ı şimdinin Mumbai’si 21 milyon nüfuslu en kalabalık kentlerden biri. Finans merkezi olan Mumbai sanayi üretiminde de önemli bir role sahip.
Bollywood da bu kentin en önemli ekonomik değerlerinden biri. Kentte 7 milyon kişi gecekondularda yaşıyor. Gecekondu dediğim Türkiye’dekilere benzemiyor. Birbirine yaslanmış tek odalı teneke odacıklar. Tarihi binalarda kiralar aylık 5-10 dolar civarında. Ancak nüfusun büyük çoğunluğu sokaklarda yatıyor. Kentsel dönüşüm Mumbai’nin de gündeminde. Gecekonduların gökdelenlere dönüşmesi için Hindistan’ın TOKİ’si devrede. Kentte çöpler sokakta.
Ancak geri dönüşüm orada da gündeme gelmiş. Bu sayede bizdeki “vahşi toplayıcılık” onlarda da meslek haline gelmeye başlamış. Planlama Komisyonu Başkan Yardımcısı Montek Singh Ahluwalia’nın kentleşme konusunda yardım ve yatırım istemesinin gerisinde de işte bu tablo var.
Açık hava çamaşırhanesinde 5 bin kişi çamaşır yıkıyor
Hindistan’ın yoksulluğu turizmin de bir teması olmuş. Ülkeye 5 milyon turist geliyor. Taj Mahal gibi tarihi zenginliklerin yanı sıra gezi turunun duraklarından biri çamaşırhane. En büyük gecekondu mahallelerinden biri olan Dharavi de bulunan çamaşırhanenin adı Dhobi Ghats. Dhobi çamaşırcı, Ghat ise kirli çamaşır anlamına geliyor. Yaklaşık 5 bin kişinin çalıştığı çamaşırhanede kentteki otellerin, evlerin çamaşırları döve döve yıkanıyor. Yıkandıktan sonra ütülenerek evlere dağıtılıyor.
Çamaşırhanede sadece erkekler çalışıyor. Birkaç metrekarelik bölümlerden oluşan çamaşırhaneler ailelere ait. Meslek babadan oğula geçiyor. Ancak havaalanı ve tren istasyonuna yakın bu bölge, gökdelenlerin yeni adresleri arasında. Önümüzdeki yıllarda çamaşırhanenin de kaldırılması söz konusu. Ancak turizm için küçük bir bölümün tutulması öngörülüyor.
5 bin kurye 200 bin kişiye sefertası taşıyor
Mumbai’ye gelen turistlerin uğrak noktalarından başka biri ise ilginç bir yemek organizasyonu. Dabbawalla adı verilen bir organizasyon. Dabbawalla sefertası taşıyan adam demek. Hindistan’da 100 yıllık bir gelenek bu. Hint yemeklerine alışamayan İngilizler için 1890’larda başlatılan bir sefertası hareketi. Organizasyon şöyle işliyor: Yemekler kentin çeşitli bölgelerinde evlerde pişirilerek sefertaslarına konuyor.
Farklı ambalajlarla adresler yazılan sefertasları belli bölgelerde toplanıyor. 5 bin kişi bisikletlerle bu yemekleri yaklaşık üç saat içinde kentin çeşitli bölgelerindeki ofislere bırakıyor. Sonra da boş kapları alarak tekrar evlere götürüyor. Sefertasları yaklaşık 200 bin kişiye birbirine karıştırılmadan 60-70 km’lik bir alanda ulaştırılıyor. Hata sıfıra yakın. Yani ilkel bir “yemeksepeti.com” olayı. İşte bu özelliği nedeniyle Harvard’da bu organizasyon incelenmiş.
ÖNCEKİ HABERLER
