BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Ninjaların sırları ve son ninjalar

Casusluk ve sessiz suikast uzmanı ninjalar becerilerini babadan oğula aktardı; ama bugünkü ninjalar sonuncu olacak.

Abone ol

Japonya'da şogun ve samuray devri çoktan geride kaldı, ama hâlâ bir-iki ninjası hayatta.

Casusluk ve sessiz suikast uzmanı ninjalar becerilerini babadan oğula aktardı, ama bugünkü ninjalar sonuncu olacak.

Soylu samuray savaşçıları, ninjaları casusluk, sabotaj ve suikast işleri için kiralardı. Ninjalar, gözleri dışında vücutlarını tümüyle kaplayan, böylece karanlıkta onları görünmez kılan koyu renkli giysiler giyerdi.

Shuriken adlı yıldız şeklinde bir silah ve fukiya adlı üflemeli ok kullanan ninjalar sessiz ama ölümcüldüler.

Ayrıca kılıç ustasıydılar. Silahlarını sadece öldürmek için değil, şatolara girmek ve düşmanlarını gözlemek amacıyla taş duvarlara tırmanmak için de kullanırlardı.

Görevleri gizli nitelik taşıdığı için ninjaların faaliyetlerini gösteren resmi belgeler pek yok.

Kullandıkları aletler ve yöntemler sözlü olarak kuşaktan kuşağa geçti.

Bu özellikleri nedeniyle film yapımcıları, romancılar ve çizgi roman çizerleri, ninjalar konusunda hayal güçlerini sınırsızca kullanabildiler.

Hollywood filmleri Enter the Ninja ve American Ninja onları su üstünde yürüyen, göz açıp kapayıncaya kadar ortadan kaybolan insanüstü varlıklar olarak gösteriyor.

Japonya'nın son ninja ustası Jinichi Kawakami buna gülerek yanıt veriyor: "İmkânsız bu; ne kadar eğitim görürse görsün ninjalar insandır nihayetinde."

Fakat ninjalar su üstünde ayakta durarak hareket etmelerini sağlayan küçük sallar kullanıyormuş.

Kawakami, Koka ninja kabilesini oluşturan 53 aileden biri olan Ban ailesinin 21. reisi. Altı yaşında iken ustası Masazo İshida'dan ninja tekniklerini içeren ninjutsu öğrenmiş.

"Oyun oynadığımızı sanıyordum ama ninjutsu öğreniyormuşum" diyor Kawakami ve devam ediyor:

"Nasıl sessiz yürünür, gizlice bir eve nasıl girilir gibi şeyler öğrettiği için, acaba hırsızlık yapmayı mı öğretiyor diye düşündüğüm anlar da oldu."

Öğrendiği diğer beceriler arasında patlayıcı ve ilaç yapımı da var.

"Bazı bitkileri karıştırarak zehir yapabilirim; bu zehir kişiyi öldürmez ama bulaşıcı bir hastalığı olduğunu düşündürür" diyor.

Kawakami 18 yaşında iken kabilesinin eski sembollerini miras edinmiş.

Ninja becerileri babadan oğula geçtiği gibi bazı gençlerin ninja kabilelerine dışarıdan katılması da mümkünmüş.

Kawakami'nin Koka kabilesi ile komşu İga kabilesi en ünlü iki kabile olarak tanınıyor. Zira yüzyıllar süren iç savaşların ardından 1600'de Japonya'yı birleştiren güçlü feodal bey İeyasu Tokugawa'nın hizmetindelermiş.

Edo olarak bilinen Tokugawa döneminde, ninjaların faaliyetinden kısaca bahseden resmi belgeler ilk kez gündeme geliyor.

Kawakami, ninjaların filmelerde anlatıldığı gibi sadece adam öldürmediğini, gündüz çalıştıkları bir işlerinin odluğunu söylüyor. "Ninja olarak hayatınızı idame ettiremezsiniz" diyerek devam ediyor Kawakami:

"Bazı ninjalar Edo döneminde samuray olmuş. Tokugawa döneminde kullanılan dört sınıf kategorisinden birine dahil olmanız gerekiyordu: Savaşçı, çiftçi, zanaatkâr ve tüccar sınıflarıydı bunlar."

21 yüzyıl ninjası olan Kawakami mühendislik eğitimi görmüş. Takım elbisesiyle diğer Japon işadamlarına benziyor.

Ancak "Japonya'nın son ninjası" sıfatı sadece ona ait olmayabilir. 80 yaşındaki Masaaki Hatsumi de ayakta kalan bir diğer ninja kabilesi olan Tokagure kabilesinin lideri olduğunu söylüyor.

Hatsumi, dünya çapında 300 bin üyesi olan Bujinkan adlı uluslararası dövüş sanatı organizasyonunun kurucusu.

Chiba bölgesine bağlı Noda kentinde dojo olarak tanınan eğitim merkezinde eğitim alanlar arasında "yurtdışından askeri ve polis personeli de bulunduğunu" vurguluyor.

48 kişilik bu küçük dojo, Hatsumi'nin her hareketini dikkatle izleyen öğrencilerle dolu. Bu hareketler genellikle çıplak elle yapılıyor, fazla silah kullanımı içermiyor.

İngiltere'den Paul Harper Hatsumi'nin sadık öğrencilerinden. Son 25 yıldır her yıl birkaç haftalık eğitim için geliyor Hatsumi'ye.

"1980'lerin başlarında çıkan çok sayıda dövüş sanatları dergisi vardı. O zamanlar karate çalışıyordum ve bu dergilerden birinde Bujinkan ile ilgili bir makale gördüm. Bu daha karmaşık ve bütünlüklü bir dövüş sanatı olarak geldi bana ve tecrübemi artırmak istedim" diyor Harper.

Başlangıçta ustasının ninja kökeninin ilginç geldiğini itiraf eden Harper, daha sonra Bujinkan tekniklerini öğrendikçe bu yanın önemini yitirdiğini belirtiyor.

İnsan İki Kere Yaşar adlı James Bond filminde dövüş sanatı danışmanlığı da yapmış olan Hatsumi, ninja tekniklerini uygulamaya devam ediyor.

Kawakami ve Hatsumi ortak bir noktada birleşiyor: İkisi de kendilerinden sonra ninja ustası atamayacak.

Kawakami, "İç savaş döneminde ninjaların casusluk, adam öldürme ve ilaç yapma becerileri faydalı olabiliyordu; ama bugün silahlar, internet ve çok daha iyi ilaçlar var. Modern dünyada ninjutsu sanatına yer yok." diyor.

Bu nedenle kendisine çırak atamamış; sadece Mie Üniversitesi'nde yarım gün ninja tarihi öğretiyor.

Çok sayıda öğrencisi olmasına rağmen Hatsumi de kendisine bir halef belirlemiyor.

"Öğrencilerim ninjaların kullandığı bazı teknikleri uygulamaya devam edecek; ama kabile liderliğinin kişinin kaderinde olması lazım, ki böyole biri yok bugün." diyor.

Ninjalar unutulmayacaktır. Ama bir zamanların korkulan gizli suiksatçileri, bugün hayali çizgi film ya da roman, film, bilgisayar oyunları karakterleri olarak ve turist çekme maksatlı hatırlanıyor.

İga kentindeki ninja müzesi, saat başı düzenlenen ninja gösterileriyle dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri eğlendiriyor.

Sessiz ninjutsu dövüş sanatının tersine, okul öğrencilerinin ve turistlerin izlediği bu gösteriler heyecan verici olduğu gibi gürültülü de. Yani ninjaların gizemi, daha son ninja ölmeden ölmüş oldu.