BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  EKONOMİ

Nihat Özdemir'den şok itiraf!

Biz hala Ankara'dayız. Suyun başındayız. İktidarlar gelir, gider, değişir ama Türkiye'yi bürokrasi idare eder.

Abone ol

Balıkesir'de, bir dönem Fenerbahçe'nin de 2'nci başkanlığını yapan Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, konuğu olduğu sanayi odası toplantısında yaptığı konuşmada Türkiye'nin enerji açığının, ancak nükleer enerjiyle giderebileceğini söyledi.

Özdemir, "Bizim en az üç nükleer santral yapmamız şart. Nükleerden korkmayacağız. Çünkü Türkiye'ye yapılacak tesisler üçüncü kuşak yani güvenilir. Ayrıca Akkuyu ve Sinop jeoloji bakımdan da en iyi bölgeler içinde. Korkulacak bir şey yok" dedi. 

Balıkesir'de çimento fabrikası satın alan, elektrik dağıtım işini üstlenen, barajlar ve yat limanları inşa eden işadamı Nihat Özdemir, Balıkesir Sanayi Odası'nın konuğu oldu. Turizm, çimento, enerji, altyapı, havalimanı yönetimi ve operasyonları, liman işletmeciliği, gıda ve havacılık sektörlerinde yatırım yapan Limak'ın patronu, şirketin gelişimi ve yatırımları hakkında Balıkesirli sanayicileri bilgilendirdi. 

ŞİRKETLER KALICI VE UZUN ÖMÜRLÜ OLMALI 

Türkiye'de uzun ömürlü şirket sayısının çok az olduğunu belirten Özdemir sözlerini şöyle konuştu: "Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri şirketler kalıcı ve uzun süreli olmuyor. Bakın Amerika'ya yeni bir ülke. Ama şirketlerin yaşına bakın hep uzun. Bizim de şirketlerin ömrünü uzatmamız lazım. İşte bakın Sabancı'ya, kaça bölündüler. Ama Koç ailesi bunu çok iyi becerdi. Aynı birliktelik beraberlik sürüyor. Balıkesir'de Yırcalı ailesi de uzun ömürlü şirket konusunda çok başarılı. Üçüncü nesil şu an işbaşında. Bu birikimlerin nesilden nesile aktarılması ve şirketlerin kalıcı ve uzun ömürlü gerektiğine inanıyorum. Bizim şirkette de çocuklarımız işbaşında. Onlarda bizim gibi mühendis oldu, şirkette görev aldı. Yaptıkları işi de seviyorlar. Bizden sonra bu işi başarıyla sürdüreceklerine inanıyorum. Ama önemli olan üçüncü nesil ne yapacak. Bu konuda belki bana az görev düşüyor, torunlarıma sektörü sevdirmeleri gerekiyor" dedi. 

ÜLKEYİ BÜROKRASİ YÖNETİYOR 

Bürokrasi ile ilgili bir soruya da yanıt veren Özdemir, "Bakın size bir sırrımı vereyim. Bir çok arkadaşım İstanbul'a taşındı, ama biz hala Ankara'dayız. Suyun başındayız. Bu çok önemli. Herşey Ankara. Bu işin temelinin Ankara olduğuna inanıyorum. Maliye Bakanlığı Ankara, enerji dağıtımı Ankara, EPKD Ankara, Enerji Bakanlığı Ankara, TEİAŞ Ankara, Türkiye'de en önemli şey bürokrasidir. Türkiye'de iktidarlar gelir, gider, değişir ama yeni iktidarlar gelir ama Türkiye'yi bürokrasi idare eder. Bürokrasi de, siyaset de Ankara'da kümelenmiş durumdadır" diye konuştu. 

NÜKLEER ENERJİ ŞART 

Sanayici Hasan Eğinlioğlu'nun Türkiye'nin enerji açığı ile ilgili sorusuna yanıt veren ve nükleer enerjiyi savunan Nihat Özdemir, şunları söyledi: "Şu anda Türkiyemizin fert başına tükettiği enerji 3 bin kilowatt saat (kWh). Bugün yanıbaşımızda bulunan AB ülkelerinin tükettiği enerji de fert başına 5 bin 500, ama biz 6 bin kWh diyelim. Avrupa Birliği ülkesinde fert başına tüketilen enerji miktarı bizimkinin iki katı. Tüketilen enerji miktarı bir ülkenin refah seviyesini de gösteriyor. 2023'te yani 10 yıl sonra bugünki AB rakamına ulaştığımızı düşünelim. Nüfusumuzun da 90 milyon olacağı tahmin ediliyor. 90 milyonla 6 bini çarparsak bu rakam 540 milyar kWh oluyor. Türkiye bugün 240 milyar kWh enerji tüketiyor. Demek ki 10 yılda iki mislinden fazla enerji tüketeceğiz. Peki bu enerji nasıl karşılanacak? Tüm hidrolik santralleri yaptık, tüm kömürleri, rüzgar enerjisini, jeotermalleri kullandık, güneş enerjisinden de yararlandık diyelim. Göreceksinizi yine açık var. Türkiye'ye dışarıdan doğalgaz alacak ki bu çok pahalıya gelir ve çok büyük bir intihar olur. Bizim nükleer yapmamız şart.

NÜKLEERDEN KORKMAYACAĞIZ

Nükleerden korkmayacağız. Bulgaristan'da sınırımızın hemen yanında zaten nükleer santral var. Hemen yakınımızda Ermenistan'da zaten var. İran yapıyor. Biz de nükleer santral yapmak mecburiyetindeyiz. Hem bir de değil. Bugünden 3 tanesinin yapılması konuşulmalı. Bakın Akkuyu'ya ne zaman başlamışız? 1975'de. Daha ortada bir metreküp beton yok, dökülmemiş. Ne zaman devreye alabiliriz? Belki 2023'de birinci üniteyi devreye alacağız. Şu anda Sinop'ta ikincisinin görüşmesi yapılıyor. Ama yetmez üçüncüyü de yapmamız gerekiyor. Bugünden konuşacaksınızki 2023'e yetişsin. Bu yıl 4 bin 500 megavat bir kurulu gücümüzün fazla olduğu konuşuluyor. Evet bu sene kış ılıman geçti. 2013'ün ilk üç ayı sanayide enerji kullanım oranı düştü. Bu geçicidir. Bunun olmayacağına inanıyorum. Eğer bu hızla giderse 2017-2018'den 2023'e kalmadan Türkiye'de enerji sıkıntısının olacağını tahmin ediyorum. Onun için enerji yatırımları önemli. Jeotermale, güneş ve rüzgar enerjisine daha çok önem vermeliyiz." 

KORKULACAK BİR ŞEY YOK 

Türkiye'de enerji fiyatlarını yüksekliği konusunda bir soruyu yanıtlayan Özdemir şunları söyledi: "Bir kez daha yinelemem gerekirse Türkiye nükleer enerjiden korkmayacak ve 3 tane tesis kurması gerekiyor. Korkacak bir şey yok. Çünkü Türkiye'ye yapılacak tesisler üçüncü kuşak yani güvenilir. Ayrıca Akkuyu ve Sinop jeoloji bakımdan da en iyi bölgeler içinde. Korkulacak bir şey yok. Çevremizdekilerden daha çok korkun. Bir Çernobil faciası oldu ne olduğunu biliyoruz. Biz yeni kuracağımız santrallerden korkmayın, çevremizde yıllar önce kurulmuş santrallerden korkun. Çünkü onların teknolojileri çok eski. Enerji fiyatlarının yüksekliğine gelince; bugün Türkiye'nin ürettiği elektriğin yüzde 48'i doğalgazdan üretiliyor. Türkiye'nin problemi burada."