BIST 9.916
DOLAR 35,21
EURO 36,67
ALTIN 2.975,27
HABER /  GÜNCEL

Neşet Ertaş'ın müzik kaygısı

Türk Halk Müziği Sanatçısı Neşet Ertaş, ''Para için müzik yapılmaz. Müzik, sanatçının kendi yüreğinde hissettiğini aktarmak istediği sürece önemlidir'' dedi.

Abone ol

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Neşet Ertaş, ekonomik faktörlerin ve kaygıların sanatçıları yönlendirebildiğini söyledi. Ancak kendisinin para için müzik yapmadığını belirten Ertaş, ''Para için müzik yapılmaz. Para için yapılan müziğin değeri kalmaz. Müzik, sanatçının kendi yüreğinde hissettiğini, içinden geçeni aktarmak istediği sürece önemlidir. Ama bugün müzik ticari ilişkilere dayanıyor. Kaset firması 'bu böyle olursa daha fazla satarım' diyor. Sanatçıya bu şansı vermiyor'' diye konuştu. Türkülerin hatırı sayılan, yalansız müzik olduğunu ve şu anda hakettiği yerde bulunduğunu ifade eden Ertaş, şunları söyledi: ''Türkülerin dile getirildiği bazı saygın programlar var. Aklı başında, gerçekten saygıdeğer programları yapmak TRT'ye düşüyor. Ancak TRT'deki sanatçılar isteksiz ve hevessizler. Bu nedenle üretemiyor ve yozlaşıyorlar. Bu da maaşlı olmalarından kaynaklanıyor.'' -''TÜRKÜ KİM SEVERSE ONUN OLUR''- Bugüne kadar yaptığı türküleri sahiplenmek isteyenler olduğunu bildiren Ertaş, şöyle devam etti: ''Bu hoş değil, ancak önemsemiyorum. Sözlerimin kullanılmasına razı olmuyorum. Havalarımızın üzerine söz katıyorlar. Bunlar da hoş olmuyor. Noterden türkülerimizi üzerlerine kaydedenler de oldu. Yeni bir türkü yazdın mı o halka ait olur, hiç kimsenin değildir. Türkü, kim severse onun olur. Hiçbir eserime sahip çıkmadım. Halkımız havasından anlıyor. Bu yüzden şahide ihtiyaç duymuyorum.'' Telif hakları konusunun Türkiye yavaş yavaş etkinlik kazandığını ifade eden Ertaş, bir kaç kuşak sonra telif hakkı aramanın doğru olmadığını savundu. Önceden kimin ne isterse onu okuduğunu belirten Ertaş, ''Sanatçı olup da türkümü okumayan kalmadı. Bana danışıp sormadılar bile. Sözlerini değiştirir, müziğini eksik çalarlar. Bunlar bugüne kadar hep böyle oldu. Ama bazıları, kurnazlıkla bundan yararlanmak istiyor. Telif Hakları Kanunu çıktığı için bunlar, dedesinin dedesinin havası olmasına rağmen, eseri okuyanları mahkemeye veriyor. Ondan, hakkı olmayan bazı şeyleri alıyor'' dedi. Ertaş, televizyonlardaki türkü yarışmalarını da ''ticari'' ve ''tuzak'' olarak nitelendirdi.