Nedim Şener'in gözyaşları iktidardan edebilir!
Ahmet'i (Şık) de Nedim'i (Şener) de çok severim. Omuz omuza haber peşinde koştuk yıllarca. Her ikisinin de suçu sabit değil henüz. Buna rağmen aylarca (375 gün) cezaevinde yattılar.
Ahmet'i (Şık) de Nedim'i (Şener) de çok severim. Omuz omuza
haber peşinde koştuk yıllarca. Her ikisinin de suçu sabit değil
henüz. Buna rağmen aylarca (375 gün) cezaevinde yattılar.
Nedim'in hali harap!
Medya Mahallesi'ndeki gözyaşları bir beni değil Türkiye'yi
harap etmeye yetti sanıyorum! Müthiş bir samimiyet,
sahtecilikten uzak, sahici ve masum. Bir kendine değil, Silivri'de
yatan, acı çeken herkes için yaş akıttı Nedim.
O gözyaşları var ya...
Demirel'in meşhur sözünü hatırlattı bana:
- Sokak hareketleri iktidardan eder!
Ben de diyorum ki...
Nedim'in gözyaşları iktidardan edebilir!
***
Başbakan Erdoğan'ın her defasında sığındığı halk, samimiyeti
biliyor çünkü. O samimiyeti gördü mü yapışır ve bir daha da
bırakmaz.
Yıllardır Tayyip Erdoğan'ı bırakmadığı gibi!
Korkunç şeyler anlattı Nedim.
Doğan Yurdakul'un kızının yaşadıklarını...
Öz kızının eteğindeki düğmelerin kocaman bir sorun
edilmesini...
Hücrede yapayalnız yaşayan Müyesser'in üşüdüğünü...
Ve daha neler neler!
***
Kimi şarlatanlar bu yazıyı yazdı diye "Ergenkoncu"
zırvasını yeniliyecekler biliyorum. Ama umurumda değil.
İçim acıdı çünkü!
İnsan olan herkesin, zerre kadar imanı olan herkesin de Nedim'in
anlattıkları karşısında içinin acıması gerekiyor. Acımıyorsa bir
eksiklik var demektir. Acımıyorsa insanlıktan çıkmışız demek
ki.
Hiç kimse bana mavra anlatmasın!
"Oh olmuş" diyenin imanından şüphe ediyorum
ben!
İnsanlığından da...
***
Gelelim Ahmet Şık'a...
Ahmet'in cezaevi önünde yaptığı açıklamayı doğru bulmadım.
Kime celallendi Ahmet?
Neye?
Anlayan varsa beri gelsin!
Twitter'dan bir öğretmen arkadaş bu eleştirimi yanıtlarken,
"empati" yapmamı istedi.
Yaptım!
Ve Ahmet'in açıklamalarını yine de doğru bulmadım.
Nedim'i örnek alabilirdi Ahmet.
Almadı ve bildiği dili konuştu!
Tarzı olabilir!
Buna da saygı duymak gerek.