BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46

Neden Maltepe Cezaevi?

Fetö terör örgütüne üye bütün tutuklular Silivri Cezaevi'nde yatıyor. Maltepe Cezaevi'ne ilk defa Fetö suçundan bir tutuklu gönderildi. Neden?

Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gün "Enis Berberoğlu tutuklanmadan önce, kendisi için Maltepe Cezaevi'nde 3 ayrı yer hazırlatıldı" iddiasında bulundu.

CHP liderini dinlerken, içimde tiksintiyle karışık bir öfkenin kabardığını hissettim. Çünkü bir insan, halkı galeyana getirecek böylesi korkunç yalanları bu kadar rahat söyleyemez, söylememeli...

Bu adamın niyetinin, Türkiye'yi bir iç savaşa sürüklemek olduğundan artık eminim!
Neden emin olduğumu, meseleyi başından itibaren anlatarak açıklayayım.

Belki bazı yerlerde tekrara düşeceğim ama ziyanı yok. En azından meselenin başını kaçıranlar büyük resmin parçalarını daha iyi birleştirmiş olur.

Enis Berberoğlu'nun yargılandığı davada ceza alacağını tüm Türkiye gibi, son duruşmaya katılan CHP'li milletvekilleri de biliyordu. Ancak hiç kimse, karar açıklanır açıklanmaz tutuklama kararı çıkacağını beklemiyordu.

Mahkeme, Yargıtay aşamasını beklemeye gerek görmeden Berberoğlu hakkında tutuklama kararı verdi ve kendisini Maltepe Cezaevi'ne gönderdi.

Herkes bu şok edici kararı tartışırken, hiç kimsenin aklına, "Neden Maltepe Cezaevi?" sorusunu sormak gelmedi.

Öyle ya!..

Fetö'ye bağlı bütün tutuklular Silivri Cezaevi'nde yatıyor. Maltepe Cezaevi'ne ilk defa Fetö suçundan bir tutuklu gönderildi.

Neden, neden, neden?  

O günden beri bu soruyu sorup durdum. Ve nihayet, günlerce zihnimde dönüp duran düşünce karmaşasını sonlandıracak cevaba dün ulaştım.

Sizinle de paylaşayım.

Enis Berberoğlu'nun Maltepe Cezaevi'ne gönderilmesini, karar duruşmasını izleyen CHP'li milletvekilleri bizzat istedi. Mahkeme de tuhaf bir karar alarak bu isteği yerine getirdi ve Berberoğlu Maltepe Cezaevi'ne gönderildi. 

Bu bilgi kesin ve net!

Şimdi ortada cevabı aranan iki soru var. CHP milletvekilleri neden özellikle Maltepe Cezaevi'ni istedi ve Kemal Kılıçdaroğlu bunu bile bile neden yalan söyledi?

Madde madde anlatayım.

1- CHP lideri Berberoğlu hakkında çıkacak kararı, karardan önce haber aldığı için İstanbul'a yürümeyi çok önceden planlamıştı. 

2- Kılıçdaroğlu ile kendisiyle birlikte yürüyen kalabalığın, Şehitler Köprüsü'nden yaya olarak geçip Silivri'ye ulaşmalarına devlet hiç bir şartta izin vermeyecek, yürüyüş yarıda kalacaktı. Bu nedenle, yürüyüşün amacına ulaşması için Berberoğlu'nun İstanbul içinde bir hapishanede kalması gerekiyordu.

3- Yarıda kalmasa bile, Silivri konum olarak İstanbul'un merkezi sınırlarının dışında kaldığı için, katılım az olacak ve yapılacak eylem güdük kalacaktı.

4- Eylemin başarıya ulaşması ve beklenen kargaşanın yaşanabilmesi için, CHP'li belediyelerin hakim olduğu bir bölge seçilmesi gerekiyordu.

5- Bunun için en uygun yer Maltepe'ydi. Adalet Yürüyüşü yapanlar Pendik sınırına ulaştığında, CHP'li Kartal, Maltepe ve Kadıköy Belediyeleri ile teşkilatları korteje katılacak. 

6- Sadece CHP'li belediyeler ve teşkilatlar değil. Gülsuyu, Gülensu, Okmeydanı, Gazi ve Kadıköy bölgelerindeki DHKP-C ve PKK'lı teröristler de korteje katılacak. Böylece hem sayının bir milyon sınırına ulaşması sağlanacak, hem de teröristlerin provokasyonları sayesinde ikinci Gezi ayaklanması resmen hayata geçirilecek.

7- Kılıçdaroğlu'nun İstanbul'a ulaşmayı hedeflediği tarih 9 veya 10 Temmuz. Ayın 11'inde ise 15 Temmuz haftası başlayacak, halk sokaklarda ve meydanlarda olacak. Kısacası iç savaşı aratmayacak bir çatışma için en uygun tarih!..

Bakın arkadaşlar!

Ta en başından itibaren söylüyorum. Bu yürüyüş adalet için yapılmıyor. Adı adalet olan bu yürüyüşün amacı teröre, teröriste darbeciye, haine, destek vermektir. Bu yürüyüşün amacı, Erdoğan'ı devirmek adına ortalığı cehenneme çevirmektir.  

Bunu ben değil, "Her Firavun'un bir Musa'sı vardır" diyerek yürüyüşe başlayan Kemal Kılıçdaroğlu'nun bizzat kendisi söylüyor! Bu sözler, "Ben, seni devirebilmek umudu ve amacıyla yola çıkıyorum" anlamı taşıyor. 

Bunu başarabileceğine inandığımı sanmayın!

Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugüne kadar pek çok planına tanıklık ettik. Gerçi henüz harika bir plana imza attığına da şahit olmadık. Ancak yaptığı planlar bugüne dek pek çok kişinin canını yaktı. Bu son ahmakça plan yüzünden masum canlar yanmadan harekete geçmek gerekiyor.  

İstanbul polisi, bir taşkınlık yaşanması durumunda bir iki saat içinde kalabalığı dağıtabilecek güç ve kudrete sahip. Mesele müdahale etmek veya dağıtmak değil. Müdahaleden sonra, dağılan grubun içindeki terörist zihniyetli provokatörlerin, yağma gibi, yıkım gibi işlere kalkışıp halkı galeyana getirecek olmasından ve yaşanacak karşılıklı çatışmalardan endişe ediliyor.

Böyle bir olay yaşanması durumunda masum siviller beklenmedik zararlar görebilir ve hatta kan akabilir. 

Konuşma şansı bulduğum bazı bölge emniyet müdürleri, benzer istihbaratlar aldıklarını söylüyor. 

Bu durumun önüne geçmenin tek yolu, Enis Berberoğlu'nun İstanbul dışındaki bir cezaevine nakledilmesi... Sakarya L Tipi Cezaevi şu anda bu durum için en uygun adres olarak görünüyor. 

Ya da Bolu F Tipi Ceza İnfaz Kurumu...

Nice zamandır yargıda yaşanan rezaletleri sadece izlemekle yetinen Adalet Bakanlığı, umarım bu kez harekete geçer ve bir an önce gereğini yapar!

SOSYAL MEDYADA TAKİP İÇİN: