BIST 9.673
DOLAR 35,17
EURO 36,61
ALTIN 2.960,19
HABER /  GÜNCEL

Necip Fazıl Akra FM'de anılacak

Türk şiirinin zirvelerinden biri olan Necip Fazıl Kısakürek, dünyaya gelişinin 101., vefatının ise 22. yıl dönümünde AKRA FM'de çok zengin bir programla anılacak.

Abone ol

Şairlerin Sultanı üstad Necip Fazıl Kısakürek, dünyaya gelişinin 101., vuslata erişinin 22. senei devriyesinde AKRA FM mikrafonlarında anılıyor. Büyük şair ve fikir adamı Necip Fazıl Kısakürek'in hayatını, şiirini, nesrini, fikirlerini ve eserlerini anlatan çeşitli içerikteki programlar, 25-26-27 Mayıs tarihlerinde AKRA FM’de yayınlanacak. 26 Mayıs 2004 tarihinde dünyaya gelen Necip Fazıl Kısakürek, 25 Mayıs 1983 tarihinde vuslata ererek Eyüp Sultan'a defnedilmişti. NFK'YI ANMA PROGRAMLARI Radyo Söyleşisi: Necip Fazıl Kısakürek’in hayatının, şiirinin, nesrinin, fikirlerinin ve eserlerinin anlatılacağı radyo söyleşisine, üstadın oğlu Mehmet Kısakürek ile şair ve yazar Mustafa Miyasoğlu katılacaklar. Ömer Faruk Tuna’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek söyleşiyi, bugün saat 19.00’da, tekrarını yarın saat 12.00’de AKRA FM’de dinleyebilirsiniz. NFK Konferansları: Büyük alim ve mutasavvıf merhum Prof. Dr. Mahmud Es'ad Coşan Hocaefendi'nin Necip Fazıl Kısakürek'i anlatan 2 adet konferansı, 26 Mayıs Çarşamba günü 21.05'te, 27 Mayıs Perşembe günü yine 21.05'te yayınlanacak. Hayat Mektebi NFK Özel: Araştırmacı Yazar Mehmet Niyazi Özdemir, Necip Fazıl Kısakürek'i çeşitli yönlerleriyle anlatacak. Program, Cuma günü 22.00'de yayınlanacak. Günışığı NFK Özel: NFK’in fikirleri ve eserleri, Merhum Prof. Dr. Mahmud Es'ad Coşan Hocaefendi ile diğer ilim adamlarının Necip Fazıl Kısakürek ile ilgili görüşleri aktarılacak. Ve diğer programlar: Tarihten İzler : 25-26 Masıy’ta NFK hayatı Erenler Kervanı : 25-27 Mayıs'ta bir fikir adamı olarak NFK Gönüllerde Yaşayanlar : NFK ve bıraktığı izler Radyo Ansiklopedisi : NFK ve farkına varamadıklarımız Sesler Soluklar : NFK şiir ve nesirlerinin seslendirilmesi SON ANLAR Şairlerin Sultanı Necip Fazıl Kısakürek, 25 Mayıs 1983 Çarşamba gecesi yatağında doğrulup, elâ gözlerini pencereden dışarıya, derin karanlığa dikti. Dudakları hafifçe kıpırdadı: "Demek böyle ölünürmüş!.." "Hayatım, başından beri muazzam birşeyi bulmanın cereyanı içinde akıyordu. Şu veya bu miskin vesilenin hassasiyeti içinde birini arıyordum. BİRİNİ... O, kim mi? Allahın Sevgilisi... Sonsuzluk ikliminin batmayan güneşi ve ebedîlik sarayının paslanmaz tâcı... Tek dâva O'nu bulmakta, bulduracak olanı bulmaktaydı. Binbir istikamette seke seke, sağa sola büküle büküle, renkten renge bulana bulana, hiçbir şeyden habersiz ve insandaki bedava emniyet ve bedahat saadeti karşısında şaşkın, hep o BİR etrafında helezonlar çizen bir hayat... Benim hayatım budur!