BIST 9.916
DOLAR 35,19
EURO 36,64
ALTIN 2.961,48
HABER /  GÜNCEL

Ne yapacaklarını bilemiyorlar

CHP lideri Deniz Baykal, "Hükümet, ne yapacağını bilemez halde, IMF'nin önünde diz çökmüştür" tespitinde bulundu..

Abone ol

Baykal yaptığı konuşmada, temel ekonomik zafiyetlerin aynen sürdüğünü, borçlanmanın azalmak bir yana yükseldiğini, işsizliğin, yoksulluğun, gelir adaletsizliğinin arttığını ifade etti. Baykal, CHP İstanbul İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, 9 ayda kriz sonrası dönemin karmaşasını yaşamaya devam ettiğini, temel ekonomik zafiyetlerin aynen sürdüğünü, borçlanmanın azalmak bir yana yükseldiğini, işsizliğin, yoksulluğun, gelir adaletsizliğinin arttığını ifade etti. Baykal, "9 aylık dönemde çok iyi anlaşıldı ki, AKP iktidara sürüklenmiştir... Proje, kadro, birim olarak iktidara hazır değildir. Türkiye, çok büyük sorun ve sıkıntılarla karşı karşıya kalmaya başlamıştır" diye konuştu. Ekonominin iç ve dış dengesinin bozulduğunu; halkın sırtına çok ağır yükler, ek vergiler yüklendiği halde, kamu finansman dengesi çarpıklığının giderilemediğini kaydeden Baykal, ithalatın ihracattan daha hızlı arttığını, reel faizler ve borçların da hızla yükseldiğini bildirdi. Baykal, şöyle devam etti: "Hükümet, ne yapacağını bilemez haldedir. Bir taraftan seçim öncesi vaatleri, öte yandan IMF'nin kuşatması altında çaresiz kalmış, IMF'nin önünde diz çökmüş, teslim olmuştur. (İşsize iş, yoksula aş vereceğiz) dediler. İlk 9 ayda, işçinin işini, yoksulunun aşını elinden aldılar. Kendi çocuklarına iş sağlama konusundaki çabalarının binde birini bile milyonlarca işsize göstermediler. Türkiye'nin, AKP zihniyeti ve kadroları ile sorunları çözemeyeceği anlaşılmıştır." Mecliste etkili bir muhalefet yürüttüklerini savunan Baykal, ancak bunu halka anlatmakta güçlük çektiklerini belirtti. Önlerinde YÖK konusunun durduğunu ifade eden Baykal, şunları kaydetti: "Geçenlerde sayın Başbakan, 'Üniversitelerin sırtındaki ideolojik deli gömleğini çıkaracağız' dedi... YÖK Yasa Tasarısı'nın hangi amaçla hazırlandığı konusunda Başbakan'ın zihninin geri planındaki anlayışı ele veren bir cümledir bu... Bilerek mi söyledi, bilmeyerek mi söyledi bilmiyorum... Ama gerçek niyetini ortaya koymuştur... Türkiye üniversitelerine giydirilmiş olan ideolojik deli gömleği, hangi ideolojinin gömleğidir? Üniversiteler hangi ideolojinin etkisi altındadır? Değiştirilmek istenen ideoloji nedir? Bu gömlek konusunu Başbakan çok sık kullanıyor. Geçenlerde 'Biz milli görüşün gömleğini çıkardık' dedi. Başbakan milli görüşün gömleğini çıkarmış, zaten o milli görüşün gömleği kirliydi... O gömleği sırtında ne kadar taşıdın, şimdi niye çıkardın? Gömlek giyip çıkarmak, ideolojiyi değiştirmek bu kadar kolay mı? Bakın biz Atatürkçüyüz. Hiç değiştirmiyoruz... Hep Atatürkçüydük, Atatürkçü olmaya da devam ediyoruz... Yani değiştirdik, diyorsun da niye değiştirdin? Bunu bir anlat, bir hesap ver, özeleştiri yap... Yanlış olan neydi milli görüşte, bunu bir söyle. Yanlış neydi ki sen o yanlıştan çıktın? Bu yanlıştan hala çıkmayanlar yok mu? Varsa hala çıkmayanları çıkarmak için gayret gösteriyor musun? Yoksa (ben çıkardım) diye inananları peşine takıp ucuzdan siyaset yapacak mısın? Bu gömlek meselesi önemli... Üniversitelerimizde Atatürkçü düşünce etkili gözüküyor... (İdeolojinin deli gömleğini üniversitelerimizden çıkaracağım) derken, sen Atatürkçülüğü mü çıkaracaksın? Yani milli görüşü çıkardığın gibi, üniversitelerin de Atatürkçülüğü çıkaracağını mı zannediyorsun? Yoksa sen üniversitelerdeki Atatürkçü gömleği çıkarıp, bir süre önce sırtından çıkarıp vestiyere astığını söylediğin gömleği mi üniversitelere giydirmeyi düşünüyorsun?"