Nazlı Ilıcak yanlıştan döndü
Patron nihayette. Halimizden en iyi o anlıyor. Yaşadığımız sıkıntıları geçmişte yaşadığı için, bizler leb dediğimizde o leblebi dediğimizi biliyor
Nazlı Ilıcak aradı. Üzgündü. Dürüst konuştu, günün temposuyla beni aramayı unutmuş! "Nazlı Ilıcak'ın büyük yanlışı" yazımla ilgili tek kelime etmek istemedi önce.
"İnternet Medyası ile ilgili seni dinlemek istiyorum."
Kendisi aramayınca, yazmak zorunda kaldığımı hatırlattım.
"Okudum" dedi ve ekledi:
-Kusura bakma arayamadım.
Hoşgörü bu işte.
Nazlı Ilıcak'ın her yerde, her kesimde itibar görmesinin nedeni bu işte.
Ne yazdığım yazıya, ne de yazının altına iliştirilen yorumlara ilişkin tek kelime etmedi. Sevgili patronum (eski olsa da o hala benim patronum) Mehmet Ali Ilıcak'la da konuşmuş. Her şeyi öğrenmiş bir bir. Twitter'ı öğrendiği gibi, İnternet'i öğrendiği gibi.
Yazımı özetledim kendisine.
İnternet Medyası'nın geldiği noktayı anlattım.
Yavuz Semerci'nin Gazeteport'undan sözettim.
İnternethaber'den, Ensonhaber'den, Haber3'ten, Turktime'dan ve bu arkadaşların sağladığı istihdamdan söz ettim Nazlı Hanım'a.
Şaşırdı!
Ben anlattıkça o not aldı.
Yasamızdan, nasıl üvey evlat muamelesi gördüğümüzü, her şeyi ama her şeyi anlattığımda, Nazlı Ilıcak samimi bir itirafta bulundu:
-Ben bu kadarını bilmiyordum.
İnternet Medyası Yasası konusunda da destek olacağına ilişkin söz verdi. Başkaları gibi, "Ne halleri varsa görsünler" havasına girmedi, bizlerin daha iyi olmasını istediğini belirtti.
Buradan Nazlı Ilıcak'a kocaman bir teşekkür.
Patronum Mehmet Ali Ilıcak'a da...
Patron nihayette. Halimizden en iyi o anlıyor. Yaşadığımız sıkıntıları geçmişte yaşadığı için, bizler leb dediğimizde o leblebi dediğimizi biliyor. O yüzden de Nazlı Ilıcak'a iyi markaj yapmış, benden önce detaylı bir rapor sunmuş!
Bu arada, Nazlı Hanım'ı İnternethaber Yayın Grubu'nun yeni merkezine davet ettim. "Buyurun gelin görün" dedim.. Görsün ki, merdiven altında iş yapmadığımızı görsün. Bir tek Nazlı Hanım mı? Çağrım herkese, buyurun gelin, gezin görün. Bizimle ilgili önyargınızı böylece yıkmış olursunuz.
Bir çağrım da, Medya Mahallesi'nin Sultanı Ayşenur Aslan'a... Seni de bekliyoruz, gel bizim mahalleyi de gör, izlenimlerini gördüklerini anlatırsın belki.