Nazlı Ilıcak CHP'den milletvekili adayı olacak mı?
Mesut Yılmaz ise aramak yerine buluşmayı tercih ediyormuş Mehmet Ali Ilıcak'ın anlattıklarına göre. Swiss Otel'de buluşmuşlar bir kere.
Nazlı Ilıcak'ı soruyorlar çok
sık; oğlu Mehmet Ali'nin cevabını veremediği bu
soruya biz ne diyebiliriz? Mehmet Ali
Ilıcak bulmuş
çaresini, annesinin körü körüne
savaşına karşı duruşunu! Yazılarını okumuyor,
televizyonda izlemiyor, twitter'da takip etmiyor.
Annesiyle evde siyaset konuşmaya da
yasak getirmiş Mehmet Ali Ilıcak:
- İkna edemiyorum çünkü.
Peki...
Akşam'da patronumdu Mehmet Ali
Ilıcak... Telefonlaştık, buluşma kararı
aldık... Hasret gidermeye karar verdik. İnternethaber'in
Balmumcu'daki ofisinde eski gazete patronlarından, siyasetçilerin
gazetecilere müdahalesine kadar her şeyi konuştuk.
Dedi ki:
- Bütün siyasetçiler, gazetecileri arar. Beni de
aradılar, konuştular. O zaman teknoloji bu kadar gelişmiş olsaydı,
benim de adım "Alo Mali" olurdu...
Arayanı, soranı çok olmuş eski gazete
patronu Ilıcak'ın:
- Demirel aradı bir gün.
Antalya'daydım; "Senin gazetende benim
aleyhime yayın yapılıyor" deyince, tatilde
olduğumu söyledim. Süleyman Bey lafını
sakınmadı, "Ulan Mali, yeni değil ki bu, sen
aylardır tatilde
misin yoksa?" dedi.
*
Bir tek Demirel mi?
Elbette hayır!
Çiller döneminde Mehmet Ali
Ilıcak'ın, Özer Çiller'le telefon trafiği hayli
fazla:
- Demirel bir kere aradı. Ama Özer Bey çok aradı. Özer
Çiller, Tansu Hanım'ın adına konuşuyordu.
*
Mesut Yılmaz ise aramak yerine
buluşmayı tercih ediyormuş Mehmet Ali Ilıcak'ın anlattıklarına
göre. Swiss Otel'de buluşmuşlar bir kere. Ilıcak'tan önce Yılmaz'ın
odasında, tam karşısında oturan Dinç Bilgin'i anlatıyor 26
yaşındaki gazete patronuna. Mesele Çiller olunca Ilıcak, şu
sözleri sarfediyor:
- Ben Çiller'in aleyhine yayın yapmam!
- ...?
- Bedeli ağır oldu tabii!
*
Mehmet Ali
Ilıcak siyasetçilerin gazetecileri
aramasını normal buluyor yani. "Alo
Fatih"lerin her dönemde olduğunu demeye
getiriyor bir başka deyişle. Gazeteci bir babanın oğlu olduğu için,
çocukluğundan beri gazeteci-siyasetçi ilişkilerine tanıklık yapmış
biri.
Diyor ki:
- Burada önemli olan gazete patronlarının duruşudur.
Babam çok ağır bedeller ödedi rahmetli, ama direndi. Haldun ve
Sedat Simavi kardeşler... Karacanlar ve asıl işi gazetecilik
olanlar geçmişte dimdik duruyordu. Ya şimdi?
Devletle işi olan gazete patronlarına
işaret ediyor:
- Her şeyi Asil Nadir başlattı.
*
Bugüne dönersek... Nazlı Ilıcak'ın yazdıklarına.. Ben
kendisine de söyledim, Nazlı Hanım'ın geçmişteki kahramanlıklarını
hatırlattım. Ama bu dönemdeki duruşunun dik olmadığını da... Bir
gazeteci gibi değil, militan gibi hareket ettiğini söylediğimde
itiraz etmedi.
"Okumuyorum" deyip kestirip
attı.
Peki...
Mehmet Ali Ilıcak 17-25 Aralık sürecinin adını ne
koyuyor?
"Darbe" girişimi
mi?
"Yolsuzluk ve
rüşvet" operasyonu mu?
*
Mehmet Ali Ilıcak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a toz
kondurmuyor:
- O bana Kur'an okumayı sevdirdi. O bana içkiyi
bıraktırdı. O namaz kılmama vesile oldu.
- ...?
- Rüşvet ve yolsuzluk iddialarına asla inanmam. Tayyip
Erdoğan'ın boğazından haram lokma geçmez. 17-25 Aralık süreci
Tayyip Bey'in de ifade ettiği gibi "üst akıl" işi...
- Anneniz öyle yazmıyor ama.
- Okumuyorum!
Mehmet Ali Ilıcak'a annesinin yazdıklarından, annesinin
konuşmalarından ötürü yapılmadık hakaret kalmadı bugüne kadar.
Twitter'da annesiyle ayrı görüşte olduğunu söylese de, kimi
soysuzlar bildiğini okuyor, jurnalleme vazifesini sürdürüyor.
Ilıcak'ı çökertmek maksat, oysa devletle iş yapmayalı çok oldu.
Gazete patronluğu gibi bir düşüncesi de yok. 45 yaşına gelmiş, daha
olgun, daha sakin geleceğine bakıyor. Oğlunun geleceğini inşaa
ediyor. Kulaklarını tıkamış yalana dolana çirkin
iftiralara...
Nazlı Ilıcak'la geçmişte çok kavgaları oldu.
Sakıncalı bulduğu hiçbir yazısını yayımlamadı
gazetelerinde.
Nazlı Hanım yayımlamayan yazılarını kitaba dönüştürdü
sonra.
Mehmet Ali Bey, baba olunca anne kıymetini daha iyi
anladığını söylüyor ve görüşüne katılmasa da sevgisinin ebediyete
kadar süreceğini belirtiyor:
- Yanlışı olsa da o benim annem!
Ilıcak'la çok şey konuştuk arkadaşlar
söyleşimizi yayına hazırlıyorlar. Ancak ben gündemin en sıcak
sorusunun cevabını da sizler de paylaşıp yazıyı noktalayacağım.
Mâlum gaetelerde Nazlı Ilıcak ismi CHP ile anıldı... Mehmet Ali
Ilıcak'a sordum, kesin ve net cevap verdi:
- Öyle bir şey asla olamaz... olsa Nazlı Ilıcak ayıp etmiş
olur, kendine ayıp etmiş olur...
Detaylar yakında..