İsrail polisi, ibadet eden Müslümanlara ses bombası ve plastik mermiyle müdahale etti. Polisin saldırısında yaralanan Müslümanlar kanlar içinde kaldı.
Abone olİsrail'in, Mescid-i Aksa'nın Aslanlı Kapısı yakınında yatsı namazını kılan cemaate, namazdan sonra yaptığı müdahalede sırasında yaralanan Kudüs Yüksek İslam Heyeti Başkanı ve Mescid-i Aksa Hatibi Şeyh İkrime Sabri hastaneden taburcu edildi.
İsrail güçleri, Mescid-i Aksa'nın kapılarına kurulan elektronik metal arama dedektörü uygulamasını protesto etmek amacıyla yatsı namazını Aslanlı Kapı'nın yakınında kılan Filistinlilere dün müdahale etmişti.
İsrail güçlerinin aşırı güç kullanarak dağıtmaya çalıştığı cemaatte bulunan Kudüs Yüksek İslam Heyeti Başkanı ve Mescid-i Aksa Hatibi Şeyh Sabri de plastik mermiyle yaralanmıştı. Filistin Kızılayı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Şeyh Sabri'nin yanı sıra en az 14 Filistinlinin yaralandığı ve hastaneye kaldırıldığı, hafif yaralanan 20 Filistinliye de olay yerinde müdahale edilerek tedavi edildiği belirtilmişti.
Hastaneden çıkan Şeyh Sabri, namazdan önce yaşananlara dair, El-Esbat kapısında çok sayıda kişiyle yatsı namazını kılmak üzere toplandıklarını, namaz öncesi güzel konuşmalar yapıldığını söyledi.
PLASTİK MERMİ İLE CEMAAT HEDEF ALINDI
Şeyh Sabri, İsrail polisinin namazdan sonra cemaati hedef aldığını belirterek, şunları söyledi: "Yatsı namazını eda ettikten sonra bir anda ses bombaları atılmaya başladı. Plastik mermi ile cemaat hedef alındı. Bir anda izdiham yaşandı ve yaralananlar oldu. İsrail polisinin plastik mermiyle müdahalesinde ben de yaralandım. Daha sonra hastaneye kaldırıldım ve hamdolsun şu anda iyiyim. Çok şükür vücudumda herhangi bir kırılma yok, ciddi bir yaralanma yok."
Filistinlilerin İsrail'in Mescid-i Aksa'nın statüsünü "metal arama dedektörlerle" hedef almasını kabul etmeyeceğini belirten Şeyh Sabri, "Kudüslüler Mescid-i Aksa'yı korumak için ısrarcı olmaya devam edecekler. İsrail işgal gücünün Harem-i Şerif'in kapılarına koyduğu dedektörlerini reddetme yönündeki tepkilerini sürdürecekler. Bu cihazlar kaldırılana kadar Mescid-i Aksa'ya çıkan yollarda vakit namazlarını eda edecekler." diye konuştu.
Şeyh Sabri İsrail'in cuma gününe kadar bu cihazları kaldırmadığı takdirde Filistinlilerin mücadelesine devam edeceğini belirterek şunları söyledi: "Çünkü bu cihazlar, Mescid-i Aksa'ya ciddi bir saldırı anlamı taşıyor. Müslümanların kendi iç işlerine müdahale anlamına geliyor. Biz de buradan Mescid-i Aksa'nın Müslümanlara ait olduğunu bir kez daha yineliyor ve idaresinin de Müslümanlara ait olması gerektiğini vurguluyoruz. İsrail işgal gücünün her türlü egemenlik çabalarını reddediyoruz. Cuma namazlarını, bu cihazlar kaldırılmazsa yollarda kılacağız. Eğer kaldırılırsa biz de Harem-i Şerif'te namazımızı eda edeceğiz. Bu metal arama dedektörleri çok açık bir şekilde Mescid-i Aksa'ya bir müdahaledir. İşgal gücünün her türlü egemenlik kurma çabalarını reddediyoruz."
ARAP VE İSLAM DÜNYASINA ÇAĞRI
Şeyh Sabri Arap ve İslam dünyasının Mescid-i Aksa'ya karşı sorumluklarını yerine getirmediğine vurgu yaparak, "Biz Arap dünyasının Mescid-i Aksa'ya yönelik suskunluğundan dolayı büyük üzüntü içerisindeyiz. Çünkü çok açık bir meydan okuma ile karşı karşıyayız. Bütün Arap ve İslam dünyasına sorumluluğunu üstlenme çağrısı yapıyoruz." dedi.
Mescid-i Aksa'nın Mekke ve Medine kadar kutsal olduğuna dikkati çeken Şeyh Sabri, sözlerine şöyle devam etti: "Çünkü Aksa sadece Filistinlilerin değil bizatihi tüm Müslümanlarındır. En az Mekke ve Medine kadar kutsaldır. Sorumluluğu çok ağırdır. Arap ve Müslümanların burayı görmezden gelmesi caiz değildir. Mescid-i Aksa'ya önem veren Müslümanların İsrail işgal gücüne baskı yapması ve uygulamalarından vazgeçirmesi gerekir."