BIST 9.009
DOLAR 34,20
EURO 37,24
ALTIN 3.066,19
HABER /  GÜNCEL

Nakşibendi ne demek Nakşibendilik nedir kurucusu kimdir? Nakşibendi tarikatı

Nakşibendi tarikatının lideri Mahmut Efendi'nin yoğun bakımda bir süredir tedavi görüyordu, gece saatlerinde ölüm haberi geldi. Mahmut Ustasomanoğlu'nun ölümünün ardından nakşibendi tarikatı ve İsmailağa Cemaati yeniden merak konusu oldu. birçok vatandaş nakşibendi ne demek, Nakşibendilik nedir kurucusu kimdir sorularına yanıt aradı. Nakşibenliğinin özü Allah’ın rızası, Kur’an ve Peygamber sevgisini kalbe nakşedip, nefsi terbiye etmek olarak açıklanmıştır.

Abone ol

İsmailağa Cemaati'nin 93 yaşındaki lideri Mahmut Efendi tedavi gördüğü yoğun bakımda hayatını kaybetti. Mahmut Ustasomanoğlu'nun ölümünün ardından nakşibendi tarikatı nedir, nakşibendilik nasıl olur araştırmaları başladı. Nakşibendi büyüklerin” Bizim İşimiz Çözmek Ve Bağlamaktır. Bize Gelenlerin Kalbini İplik İplik Dünyadan Çözer, İplik İplik Ahirete Bağlarız” diyerek Nakşibendi yolunun amaç ve gayesini Allah’ın rızası, Kur’an ve Peygamber sevgisini kalbe nakşedip, nefsi terbiye etmektir. Peki nedir nakşibendilik, amacı nedir?

Nakşibendi tarikatı, 1318-1389 yılları arasında Türkistan'da yaşayan Bahaeddin Nakşibend tarafından kurulmuştur ve İslam dünyasında çok yaygındır. Farsça bir kelimedir. Ve “kalbe Allah (cc) adını nakış yapan” demektir, bu tarikat, gerçek kimliğine Hoca Yusuf el-Hamadani'den sonra kavuştu. Yusuf Hamadân 1140 yılında vefat ettiğinde, arkasında iki mürid bıraktı: Hoca Ahmed Yesevi, diğeri ise Abdülhalik Gücdivani. Tarikat, ehli sünnet akidelerine sıkı sıkıya bağlı olduğu için Nakşibendiler kalben, gizli zikrederler. Nakşibendiye Tarikatı'nda topluca yapılan zikre hatm-ı hacegan denir. Müridlerin adedi on kişiden az ise, küçük hatme; çok ise, büyük hatme sesli, sessiz olarak icrâ edilir. 

Mahmut Ustasomanoğlu kimdir: Mahmut Ustasomanoğlu, 1929 yılında Trabzon'un Of ilçesinde dünyaya geldi. Trabzon'un Tavşanlı köyünden olan Ustaosmanoğlu, küçük yaşta dinî dersler aldı. 1951 yılı Ramazan ayında, Sivas ili Divriği ilçesine vaiz olarak atandı. 16 yaşında teyzesinin kızı Zehra Hanım’la evlendi.

Askerlik sonrası İsmailağa Cami’ne imam tayin edilmek üzere davet edildi. 1954'te İsmailağa'da imamlığa başladı. 1996'da 65 yaşını doldurması sebebiyle aynı camiden emekli oldu. 2010 yılında İstanbul’da düzenlenen Uluslararası İnsanlığa Hizmet Sempozyumu'ndan sonra kendisine “İslam’a Üstün Hizmet Ödülü'' aldı.