Mutfak sanatı bir ilim gibidir
Türk Mutfağının mihenk taşı İsmail Karataş Kimdir?
Merhabalar
Bu hafta sizlerle Türk mutfağının soylu, yalın, bir o kadar şeffaf nur yüzlü kıymetli şefi, mutfak şeflerinin babası İsmail Karataş’ı buluşturmak istiyorum.
Türk Mutfağının Mihenk Taşı
İsmail Karataş Kimdir
1950 yılında Bolu İli Mengen Babahızır köyünde dünyaya
geldi.
İlkokul eğitimini takiben, Ankara’da çeşitli restaurantlarda
çalışarak mesleğinin inceliklerini öğrendi.
Bursa ordu evinde askerlik görevini tamamladıktan sonra, Emek
inşaat Marmara Otelinin Tüm bölümlerinde görev yaptı.
Devletin üst seviyeli bürokratlarına protokol hizmetlerinde
bulundu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın talimatı Odalar ve Borsalar
Birliği’nin katkıları ile Frankfurt –Almanya’da ve
Sofya-Bulgaristan’da düzenlenen Türk Haftalarına katılarak,
ekibiyle birlik içinde bulunduğu etkinlikler çerçevesinde,
sertifikalar ve madalyalarla taltif edildi.
1984- 1988 yılları arasında Gazi Orduevi-Ankara’da hizmet eden
Karataş, müteakip dört yıl boyunca Akdeniz Bölgesinde çeşitli
otellerde görev alarak mesleki zirve yolculuğunda gelişimini
sürdürdü.
1992 yılında, halen Excutive Chef sorumluluğunu ifa etmekte olduğu
Barut Otelleri zinciri
bünyesinde göreve başlayan. İsmail KARATAŞ Evli ve üç çocuk
babasıdır.
Türk Mutfağının Tapusu emin ellerde
İsmail Karataş, kişiliğiyle, mesleğiyle, Türk mutfak sanatına kazandırdıklarıyla, gençlere gösterdiği bilgi, tecrübe ve paylaşımlarıyla, duruşuyla 7 den 7 ‘e herkesin sevgi ve saygısını yaptıklarıyla, çalışkanlığıyla kazanmayı bilmiş bir isim.
Akdeniz Üniversitesi, Manavgat Meslek Yüksek Okulu öğrencilerine büyük önem gösteren, onlara Türk mutfağını öğreten, anlatan kıymetli şefin izinde yürüyen gencecik değerler var. Yine Türk mutfağının yetiştirdiği değerlerden olan Excutive Chef Mustafa Erol tüm projelerde, festivallerde etkin bir şekilde onunla birlikte yürüyenlerden.
TAFED Başkanı Zeki Açıköz başta olmak üzere, başkan vekili Rahmi Yılmaz, Necdet Polat, Hüseyin Yılmaz, Mutfağın akademik isimlerinden Emrah Köksal Sezgin, Mehmet Soykan, Süleyman Cici, Battal Yıldırım, Hamza Kalkan, Ümit Uçar, Reşat Erdemir, Metin Turçin ve ismini yazamadığım her biri Türk mutfağının gastronomik yolculuğunda değerli şeflerinin güvenini, saygı ve hürmetini takdirini kazanan, mesleğe başladığı ilk günkü heyecanıyla, motivasyonuyla yıllara yollara meydan okumuş eli öpülesi İsmail Karataş var gücüyle Türk mutfağının, yemek kültürünün dünden bugüne en iyi şekilde tanıtılması, anlatılması, gelişimi için hassasiyetle kepini takan bir isim. TAFED’e bağlı olan Manavgat Aşçılar Derneğinin Başkanı olarak Osmanlı Mutfak Kültürü ve Tadım Günlerinde de 600 yıllık dünyaya hükmetmiş Osmanlı İmparatorluğunu Saray Kültürü İle Özdeşleşmiş yemeklerini unutulmuş lezzetlerini görücüye çıkaran Karataş, uluslararası platformlarda da her gittiği yerde yemek kitaplarıyla ilgi görüyor. Alçak gönüllü kişiliği, mütevazı duruşu ve beyefendiliğiyle yürekten alkışları hak ediyor.
Mutfak Severlere İsmail Karataş’ın Mutfak Sözlüğünden Dip Notlar;
İsmail Karataş’tan Mutfak Rehberi
ANÇÜEZ: Hamsi ve tirhos gibi balıkların
tuzlaması.
ANTİPASTO: İtalyanların meze çeşitlerine verilen
isim.
ANTRE: Çorba ve başlangıç yemeğinden sonra sunulan
üçüncü yemek.
ARAKA: İri taneli bezelye.
ASPİK: jöle içerisinde dondurulmuş yemek.
BAKRAÇ: Bakırdan yapılmış, kuplu derin kap.
BALIK EZMESİ: Ayıklanmış balıketlerinin ezilmesi
ile hazırlanan bir çeşit sos.
BAZLAMA: Tatlı, kalın, gözleme, sacda pişirilen
kalın gözleme.
BEN MARİ: İki katlı kapta yarıya kadar su bulunan
tencere.
BEYAZ TOZ BİBER: Dış kabuğu alınmış karabiberlerin
öğütülmüşüdür.
BİR TUTAM:{Baharat ve tuz için}Baş ve işaret
parmağınızla tutabileceğiniz kadar.
BİR YUDUM: Sirke, şarap veya konyak şişesini bir
kere eğdikten sonra dökülen miktardır.
BOZA KIVAMI: Karıştırılarak kaynatılan soğanların
boza gibi akıcı ve yoğun olması anlamına gelir.
BRANDY: Konyak yâda kanyak olarak bilinen
içki.
BRİOŞ: Yumurtalı, yağlı ve mayalı hamur
kızartması.
BUKE GARNİ: Sebze, et, tavuk ve deniz mahsulleri
yemeklerinin suyuna pişirme esnasında konan baharat
çeşitleri{kekik, defne. Biberiye}
ÇAĞLA: Bademin taze olarak yenebilinen şekli.
ÇIRÇINGAN: Dikenli bir çalı türüdür. Meyveleri
sarı ve turuncu renklidir. Olgunlaşan meyveleri çiğ olarak yâda
reçel yapılarak tüketilir.
ÇÖĞEN SUYU: Tahin helvasının yapımında kullanılır.
Çöğen suyu helvanın yağlı kısmı ile sulu olan kısmının karışmasını
sağlar.
ÇÖRDÜK ÇÖP: Sarıçiçekli. Keskin kokulu bir
bitkidir. Turşularda lezzet ve koku vermek için kullanılır.
DAĞ REYHANI: Yaprakları keskin kokuludur.
Yemeklerde ve tarhana çorbasında kullanılır. Çay olarakta
içilir.{demlenerek}
DAĞLAMA: Sarıçiçekli bir bitkidir. Çiçek açmadan
önce toplanır, haşlanarak salatası yapılır.
DEMLEMEK: Pişen yiyeceklerin ocaktan aldıktan
sonra üzerine kapak kapatarak kendi buharında dinlenmeye bırakmak
anlamına gelir.
DENİZ BÖRÜLCESİ: Deniz kenarlarında ve tuzlu
topraklarda yetişen otsu bir bitki. Genellikle haşlandıktan sonra
salata olarak yenir.
DÖMİ GLAS: Yarı donmuş et suyu.
DÜRÜM: Rulo şeklinde sarılmış yufka ekmeği.
EKLER: İçi kremalı, üzeri çikolatalı fontlarla
kaplı pasta.
ESKOLOP: İnce dövülmüş tavuk göğsü yada dana eti
{yağsız ve sinirleri alınmış}
ET SUYU: Çeşitli et, kemik gibi yiyeceklerin su
ile kaynatılmasıyla elde edilen besleyici su.
FİLETO: Tavuk, balık, dana ve kuzu etlerinin
kemiklerinin çıkartılılar ak dilimlere ayrılması anlamına
gelir.
FLAMBE: Aleve tutularak pişirilmiş.
FONDAN: Şekerleme haline gelmiş, pastacılıkta
kullanılan beyaz krema.
FRAPE: Dondurulmuş yâda buzlu olarak hazırlanan
meşrubat veya içkidir.
FRENK FESLEĞENİ: Nane gillerden yeşil yaprakları
olan, hoş kokulu bir ottur. Domates ve sarımsakla birleştiğinde
müthiş bir lezzet oluşturur.
FÜME ET: Dumanda kurtulmuş ete verilen isimdir.
Yine aynı şekilde balık ve peynir de yapılır.
GARNİTÜR: Et, tavuk ve balık gibi ana yemeği
tamamlamak için yemeğin yanına konan sebze, makarna, patates, v.s.
denir.
GEVREK HAMUR: Kurabiye, poğaça gibi yiyeceklerin
ağızda dağılabilecek kıvamda pişirilmesi anlamına gelir.
GRETEN: Bir yemeğin üzerinin, fırında kahverengi
ince bir kabuk bağlayana kadar pişirilmesi.
GRETEN: Dünya mutfak literatüründe iki anlamı
vardır. Birincisi pişirilmiş yemeğin üzerine parmezan, kaşar, dil
peyniri gibi peynir çeşitlerinden birini rendeleyerek üzeri
kızarana kadar pişirmek, ikincisi ise yemeğin üzerine beşamel sos
dökerek yemek pişene ve sosun üzeri kızarana kadar fırında
bekletmektir.
HAFİF ISI: Isının 100–140 derece civarında olması
gerekir. Fırında kâğıt koyduğunuzda, kâğıdın 5 dakikada sarımtırak
renk almasıyla anlaşılır.
HARDALİYE: İçerisine hardal katılarak yapılan üzüm
şırası.
HAVYAR: Mersi balığının yumurtasından ezme ve
tuzlama yöntemi ile yapılan siyah renkli yiyecek.
HELMELENDİRMEK: Sebze ve kuru baklagillerin
sularını çekinceye kadar pişirilerek,su ile tanelerin bir birine
iyice geçmesi demektir.
HİNT ARMUDU: Meyveli şekerli ve serinletici olup,
çiğ veya pişirilerek tüketilir.
HOMOJEN: Maddelerin birbirleriyle iyice karıştığı,
her tarafın da aynı özelliği taşımasıdır.
KALEM: Halk arasında lahanaya verilen isimdir.
KAPARİ: Kapari ağacının açılmamış
tomurcuklarıdır.
KARAF: İçerisine içki konulan küçük sürahi.
KARAMEL: Pasta ve tatlılara lezzet vermek için
kullanılan yanmış şeker.
KARAMELA: Şekerin yakılması ile yapılan
şekerleme.
KARBONHİDRAT: Kaslarda ve karaciğerde glikojen
olarak biriken maddedir. Kanda ise kan glikozu olarak bulunur.
KARMAK: Birbirine karıştırmak. Daha çok toz
halindeki bir şeyi, sıvı ile karıştırarak hamur haline
getirmek.
KARVAKROL: Kekiğe tat ve veren maddedir.
KAYEN: Acı kırmızıbiber.
KAZAYAĞI: Beyaz çiçekli otsu bir bitkidir. Ispanak
gibi pişirilir. Turşusu da yapılır.
KAZEİN: Sütte bulunan en önemli proteindir.
KEÇİBOYNUZU ŞERBETİ: Kurukeçiboynuzun8un
kaynatılması ile elde edilen hararet kesici şerbet.
KEF: Et haşlanırken suyun üzerine biriken
tortu.,
KIZGIN: 230- 240 derece olması gerekir. Fırına
konan kâğıt 5 dakikada kavrulur.
KORNİŞON: Küçük hıyar turşusuna denir.
KREP: Yumurta süt un ile hazırlanan hamurdan
tavada kızartılarak yapılan tatlı veya tuzlu yiyecek.
KORAKET: Galeta ununa bulanarak yağda kızartılan
bir şekil köfte.
KRUTON: Değişik şekillerde kesilmiş, yağda veya
fırında kızartılmış ekmek.
KÜR: Tek çeşit besin ile beslenmeye verilen
isimdir.
LOĞUSA ŞEKERİ: Halk arasında’kızamıkşekeri’ olarak
bilinir. Eritilmiş şeker, limon suyu ve kırmızı gıda boyası ile
hazırlanır.
MADIMAK: Pembe çiçekleri olan bir bitkidir.
Pilavlara katılır. Haşlanarak salatası yapılır. Pirinç yâda
pastırma ile de pişirilir.
MALT: Bira yapımında kullanılmak üzere
çimlendirilmiş ve daha sonra filizleri ile kökleri ayıklanmış
arpa.
MELAS: Şeker kamışı ve pancar ezmesinden şeker
alındıktan sonra kalan şekerli sıvı.
MEYANE: Un ve su ile elde edilen karışıma verilen
isimdir. Süt ile yapıldığında ise beşamel adını alır.
MIKSER: Elektrikli çırpıcı, karıştırıcı.
NAR EKŞİSİ: Narın kaynatılması ile elde edilen bir
çeşit pekmez. Yemeklere, çorbalara ve salatalara mayhoş bir tat
vermesi için katılır.
ORTA ISI: 150–180 derece civarında olması gerekir.
Fırına konan kâğıt 5 dakikada koyu sarı renk alır.
PANDİSPANYA: Yumurta, şeker ve un ile yapılan,
yumuşak bir pasta.
PANE: Yiyecekleri önce una ve yumurtaya ve galete
ununa bulayıp kızartmaya denir.
PAPRİKA: Kırmızıbiber. Ayrıca bazı yemeklerin
lezzetini artırmak için de kullanılır.
PEŞ MELBA: Ahududu soslu şeftalili, krem şantili
dondurma.
PİMPİNEL: Bir çeşit anason türüdür. Çorba, sebze
ve balık yemeklerinde kullanılır.
POŞE: Yumurtayı kabuksuz olarak kaynar suyun
içerisinde pişirmek.
PROFİTEROL: Şu hamuru ilen yapılan, içi kremalı,
üzeri çikolatalı sos ile kaplı bir tatlı çeşidi,
PROVANÇALE: Zeytinyağında kızarmış sarımsak ve
rendelenmiş domates yapılan garnitür.
SALAMANDIRA: Isıyı üstten veren bir alettir.
Genellikle profesyonel mutfaklarda kullanılır.
SICAK: 190–220 derece civarında olması gerekir.
Fırına konan kağıt 5 dakikada kararır.
SİLME: Yiyecekle dolu bir kabın üzerinin bıçakla
düzeltilmesidir.
SOS BERNEZ: Yumurta sarısı, tereyağı, sirke soğan
yâda sarımsak, biber ve maydanoz kullanarak yapılan sos.
SOS MARİNARA: Bol baharatlı domates sosu.
SOS MORNEY: İçerisine gravyer peyniri, yumurta
satısı katılarak yapılan beyaz sos.
SOS REMULAT: İçerisine kapari. Kornişon katılmış
mayonezli sos.
SOS VİNEGRET: Sirke, zeytinyağı, hardal, kornişon,
kapari ve maydanoz ile hazırlanan sirke sosu.
SOTE: Küçük parçalar halinde doğranmış et ve
sebzelerin kızgın yağda karıştırılarak kısa sürede
pişirilmesidir.
ŞU HAMURU: Yağ, su ve un karışımına yumurta ilave
ettikten sonra fırında pişirilmesiyle içi kabaran hamurdur.
TABASKO: Kırmızı acı biberli sos.
TAHİN: Susamın ezilmesi ile yapılan yüksek enerji
besin.
TART: Kalıpta pişirilen meyveli pasta.
TEİN: Çayda bulunan uyarıcı maddeye verilen
isim.
TEPELEME: Bir kabın yiyecekle ağzına kadar dolu
olmasına denir.
TULUM PEYNİRİ: Tuluma basılarak yapılan peynir
çeşidi.
UĞRA: Hamur açılırken tezgâha yapışmaması için
serpilen un.
UNKUD: Meyve salkımlarına verilen diğer
isimdir.
VELUTE: Yağ, un et suyu katılarak hazırlanan özel
sos.
VENÜSSAÇI: Çiçeksiz bir bitkidir. Öksürük kesici
olarak kullanılır.
VESM: Eski dilde döverek toz haline getirme
işlemine denir.
VOLOVAN: Yaprak hamuru {milföy}ile hazırlanan bir
çeşit soslu börek.
Mutfak sanatı bir ilim gibidir, yenilikler ve yaratıcılıklar ister sınır yoktur.
Bol lezzetler olsun …