Mutasyona uğramış virüs Türkiye'de yayılıyor! 17 ilde görüldü Tokat'ta varsa her yerde olabilir
Koronavirüs salgınında vaka sayılarında son günlerde yeniden artış yaşanmaya başlandı. İngiltere'de hortlayan mutasyona uğramış koronavirüs Türkiye'de 17 farklı ilde görüldü. Uzmanlar, "Rehavete kapılmayın' uyarısı yaparken, artık çok daha dikkatli olunması gerektiğini vurguladı...
Abone olSağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Aralık 2020’de 33 bin 198’e yükselen günlük Covid-19 vaka sayısı, tedbirlerin etkisiyle 1 Ocak’ta 12 bin 203’e düştü. 10 Ocak’ta 9 bin 138, 20 Ocak’ta 6 bin 435 olarak kayıtlara geçen vaka sayısı, 24 Ocak’ta 5 bin 277, 25 Ocak’ta 5 bin 642’ye indi. Daha sonra tekrar 7 binlere yükselen sayı, 26 Ocak’ta 7 bin 103, 27 Ocak’ta 7 bin 489, 28 Ocak’ta 7 bin 279 ve dün 6 bin 912 olarak kaydedildi.
Mutasyonlu vatandaş sayısı 128'e yükseldi
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dün Türkiye’de mutasyonlu virüs tespit edilen vatandaş sayısının 128’e yükseldiğini, 17 şehirde İngiltere varyantının görüldüğünü açıkladı. Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan dün uyarılarda bulunarak “Bu durum mutasyonlu virüsün Türkiye’de yayılımda olduğunu gösteriyor. Zira hepimiz düşünmeliyiz ki, mutant virüs eğer Tokat’ta görülüyorsa, İstanbul veya Ankara’da da görülme ihtimali söz konusu olabilir” dedi.
‘Öldürücülüğü artabilir’
Mutasyonlu virüsün bulaşıcılığının yüksek olduğunu belirten İlhan vatandaşları uyararak şunları söyledi: “Ocak ayı başında İngiltere’deki bilim insanları ile konuştuğumuzda ya da oranın Sağlık Bakanı’nın açıklamalarına baktığımızda bulaş ihtimalinin yüksek olduğunu, öldürücülüğün yüksek olmadığını söylemişlerdi. Şu an diyorlar ki ‘evet bulaştırıcılık fazla; ama vefatlarda da yüzde 30’a yakın artış söz konusu olabilir, yani öldürücülüğü de artabilir’. Eğer böyle olursa çok daha dikkatli olmamız gerekiyor. Mutant virüsün ülkemizde olduğunu biliyoruz. Hatta bir hesap yapmak gerekirse, yüzde 30 artış olduğunu söyleyebiliriz; çünkü vaka sayılarımız 5 binden 7 binli rakamlara çıktı. Burada hem mutant virüs etkili olmuş olabilir hem de vatandaşların hafta sonu bir araya gelmesi, aşının başlamasıyla beraber rehavete kapılması, maske ve fiziksel mesafeye önem vermemesi etkili olmuş olabilir. Bu durum daha net bilinmediği için yapılacak tek şey korunmaya dikkat etmektir. Bilim Kurulu’nda Türkiye’deki tüm virüsün izlendiği gibi mutasyonlu virüsün de detaylı izlenmesi yapılıyor. Acaba ‘İngiltereden mi yoksa Güney Afrikadan mı geldi diye bununla ilgili bir detaylandırma yapılıyor. Ayrıca olası tedavi değişimleri söz konusu olursa bunun da değerlendirilmesi yapılıyor.”
‘Bir araya gelmeyin’
Son vaka artışlarının yılbaşındaki sokağa çıkma kısıtlaması sonrasına da yaşandığına dikkat çeken İlhan, uyarılarını şöyle sürdürdü: “Vatandaşların bir araya geldiği zamanın akabinde, hafta sonunun peşi sıra, örneğin salı, çarşamba günleri vaka sayısında artış oluyor. Vatandaşların seyahat etmemesi, olabildiğince, zorunluluk dışında evlerinde kalması ve çekirdek aileleriyle zaman geçirmesi, hafta sonu kısıtlamalarına uyması en doğru yaklaşım. Aşının en iyi antikor oluşturduğu süre iki aya yakın. Aşının bulaşı engellemekten öte, hasta olursak ağır hastalıktan bizi koruyacağını, koronavirüs hastalığını hafif geçirmemizi sağlayacağını bilmemiz gerekiyor. Bu nedenle aşı da olsak yine önlemlere dikkat etmemiz gerekiyor.”
15 Mart’tan sonra
Kovid-19 vaka sayılarını düşürmede kısıtlamaların önemini de vurgulayan İlhan, “En azından en çok risk altında olan büyüklerimizin ikinci doz aşısını olmasını, sağlık çalışanlarımızın ikinci doz aşısının tamamlanmasını bekleyip ondan sonra belki kısıtlamaların yavaş yavaş azaltılmasını konuşmak daha doğru olacaktır. 15 Mart’tan sonra kısıtlamaları tekrar konuşabiliriz” dedi.
‘Bizde de mutant çıkabilir’
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin Ünal da mutasyonların, virüsün kontrolsüzce yayılma şansı bulduğu için ortaya çıktığını vurgulayarak şunları söyledi: “Biz yurt dışından bu mutasyonlu virüsü almasak bile Türkiye’deki vaka sayıları yüksek seyrederse Türkiye’nin kendi içinde başka bir mutant suş (değişmiş gen) ortaya çıkabilir. Aşılama, bağışıklık çok önemli. Vaka sayılarını mutlaka düşürmeliyiz ki kendimize özgü bir mutant suş ortaya çıkmasın. Virüsün tipine göre aşılarda da geliştirmeler, değiştirmeler mutlaka olacaktır. Koruma tedbirlerini devam ettirmek zorundayız. Aşı olanların ve hastalığı geçirenlerin bile hastalık taşıyabileceğini göz önüne alıp maske, mesafe ve temizlik kurallarına uymaya devam etmesinden başka çaremiz yok.”
‘Yeni yaşam koşulları’
Ünal, aşı üretim kapasitesine bakıldığında insanların aşılanabilmesinin 2022’ye sarkabileceğini de kaydederek, “Bu arada mutant suşla ilgili olayların da olumsuz gittiğini farz edelim. Onun için orta vadede 2, 3 belki 5 sene bunun devam edeceği gibi düşünüp yeni yaşam koşullarını belirlememiz lazım. Devletin tüm parametreleri izleyerek her sektörde, kriterlere dayalı bir stratejik planlamayı net olarak ortaya koyması lazım” dedi.