ŞIRNAK bölgesinde çıkan çatışmadan güvenlik birimlerince PKK liderlerinden Murat Karayılan’ın çevresine ‘oğlum’ dediği kırımızı bülten ile aranan sözde Botan saha sorumlusu Özgür Gabar kod adlı Fırat Şişman 7 kurşunla yaralı halde ele geçirildi. Jandarma personelinin iki ünite kanıyla hayata dönen Şişman, Karayılan’ın uykularını kaçıracak bilgiler verdi.
Abone olŞırnak'ın Bestler-Dereler Domuz Dağı bölgesinde 8 Nisan'da gerçekleştirilen Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığınca devam eden operasyonda, Jandarma Komando, Jandarma Özel Harekat ve Polis Özel Harekat birlikleri PKK terör örgütü liderlerinden Murat Karayılan'ın manevi oğlum dediği kırımızı bülten ile aranan sözde Botan saha sorumlusu Özgür Gabar kod adlı Fırat Şişman ağır yaralı olarak ele geçirildi. 7 kurşun yarası olduğu tespit edilen Şişman'a ilk müdahale güvenlik birimlerince olay yerinde yapıldı. Aşırı kan kaybeden Şişman'a jandarma personelinden alınan 2 ünite kan verildi. Helikopter ile Şırnak Şehit Tümgeneral Aydoğan Aydın hastanesinde kaldırılan Şişman, 1 buçuk ay süren tedavi sürecinde devletin göstermiş oldu şefkatten etkilendi.
PKK avukatları sıraya girdi
PKK terör örgütünün çekirdek kadronun kara kutusu olan Şişman, örgütüne yakın avukatları devreye sokularak konuşmaması yönünde talimat verilmeye çalışıldı. Kendisine gösterilen yardımlar nedeniyle devlete olan inancı artan Şişman, avukatlarla görüşmek istemedi ve barodan avukat talebinde bulundu. Cumhuriyet savcısından alınan talimatla Şişman, ailesi ile görüşme gerçekleştirdi.
Yakalanan terörist Karayılan'ın manevi oğlu çıktı
PKK terör örgütü içinde 25 yıl kalan ve yakalandığında yurtiçi kadrolarının yaklaşık yüzde 40'ına komuta eden Fırat Şişman'ın örgütün önemli isimlerden biri olduğu görüldü. PKK liderlerinden Murat Karayılan'ın çevresine 'oğlum' diye söz ettiği Şişman'ın güvenlik güçlerine verdiği önemli bilgiler Karayılan'ın uykusunu kaçıracak düzeyde olduğu öğrenildi. Şişman, Murat Karayılan'ın yanında 1 yıl kaldığı, 2000-2006 yıllıları arasında Kandil'de ara ara Karayılan'ın koruması olarak faaliyet gösterdiği 2006 yılında Kandil'de üst düzey örgüt mensubu eğitimi aldığı ortaya çıktı.
Terör örgütünün kara kutusu
PKK içerisinde kritik yerlerde ve görevlerde yer alan Fırat Şişman, örgütün sistematiğini, hassasiyetlerini, ideolojisini, geçmişini ve lider kadroyu çok iyi tanımasının yanında son dönemde terörle mücadele harekatında güvenlik birimlerinin elde ettiği başarının terör örgütüne olan yıkıcı etkisini en yakından tanık olurken örgüt içerisindeki dağılmayı, çekişmeleri, kavgalara bizzat şahit oldu.
Video ile seslendi
Örgütün, teslim olan ya da yakalanan örgüt mensuplarına kötü muamele yapıldığı propagandasını yürüttüğünü anlatan Şişman, "Ben şimdiye kadar devleti yanlış tanımışım ve benim gibi devleti yanlış tanıyan örgütte binlerce insan var" diyerek bu yanlış algıyı ortadan kaldırmak adına bir video ile örgütte bulunanlara seslenmek istedi. Ailesinin desteğini de alan Şişman'ın isteği üzerine video çekimleri yapıldı.
Piknik bahanesiyle kandırılıp dağa gönderildi
11-12 yaşlarındayken mahalleden bir arkadaşının Tatvan'a pikniğe gideceklerini söyleyerek kendisiyle birlikte 10 kişiyi kandırdığını kaydeden Şişman, örgüte teslim edildiklerini söyledi. Ailelerinin yanına gitmek istediklerini ancak örgütün buna izin vermediğini belirten Şişman, kaçmak isteyenlerin yakalanarak tehdit edildiğini ifade etti. Kendisi dışında o zaman katılan gruptan hepsinin çeşitli tarihlerde terör örgütü içerisinde öldüğü, bir tek kendisini hayatta kaldığını anlattı.
Destek sıfıra inme noktasında
Şişman, 40 yıldır silahlı faaliyet yürüten örgütün, hiç yaşamadığı zorlukları özellikle son günlerde yaşadığını anlatarak, "Örgüt, her ne kadar Kürt halkının özgürlüğü ve haklarını savunmak için savaştığını söylüyor olsa da bunun böyle olmadığı görülmektedir. Özellikle hendek ve barikat olaylarında bu daha da ortaya çıktı. Yıkılan, yakılan, canlarından olan bölgedeki insanlar oldu. Halk da örgütün bu yanlışlarını gördükten sonra örgütle arasına ciddi düzeyde bir mesafe koydu. Daha önce her anlamda örgüte destek olan bölge halkı desteğini kesti. Kitlesel desteği neredeyse sıfıra inme noktasına geldi. Daha önce örgüte kendi çocuklarını verenler, örgüt saflarına katılmış çocuklarını nasıl geri getireceği çabası içerisine girdiler" dedi.
İHA ve SİHA'lar eylem yapmamızı sıfırladı
Türkiye'de üretilen yeni silah ve teknolojiler ile İHA ve SİHA'ların etkin olarak kullanılmasının terör örgütüne büyük darbeler vurduğunu ve sıkıntılar yaşattığını, örgütü eylem yapamaz, hareket getirdiğini, mağara ve sığınaklara hapsettiğini anlatan Şişman, "Örgütün çekirdek kadrosunun orta ve alt kademedeki teröristlere eylem yapmaları için baskı yaptı. Eylem yapmak için hareket eden teröristlerin İHA ve SİHA'lara görüntü vererek etkisiz hale geldi. Çekirdek kadro suçu kendilerinde görmeyerek suçu alt kadrolara yüklediler. Daha önceki dönemlerde İHA ve SİHA'lar yokken binlerce teröristle yapamadığını, şimdi ise az bir teröristle bu teknoloji varken yapmaya mecbur bırakılması anlamsız hale geldi" dedi.
Teslim olun çağrısı
"Devlet, bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayabilecek güçte ve inançtadır" diyen Şişman, teröristlere şu çağrıda bulundu:
"Gelecek her arkadaşa bütün yönleriyle destek verebilecek durumdadır. Arkadaşların da devlete yönelik var olan kaygılarını bir kenara atarak gelebilme cesaretinde bulunmaları gerekiyor. Çoğu arkadaşta örgütten ayrılma düşüncesinin olduğuna inanıyorum. Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Her birimiz bu ülkeye sahip çıkma ve bu ülkenin geleceğini düşünmek zorundayız. Dış emperyalist güçlerin ve diğer farklı güçlerin oyunlarına gelmeden bin yıllık tarihi geçmişimizi düşünerek, daha önceki oyunları boşa çıkardığımız gibi şimdi de var olan oyunları boşa çıkarabilecek bilinç, anlayış ve erdemlikte olduğumuzu düşünüyorum."
Ait olduğunuz topraklara gelin
"Belki çoğu arkadaşta 'acaba devlet bize nasıl yaklaşır, işkence mi yapar, hapse mi atar' kaygısı olabilir. Bende de devlete karşı olumsuz algılar vardı. Fakat ağır yaralı bir şekilde ele geçtikten sonra devletin bana karşı olumlu yaklaşımlarını gördüm. 25 yıldır örgüt ortamında kaldığım zamanın benim, ailem ve ülkedeki insanlar için hiçbir faydasının olmadığını gördüm. Her arkadaş kafasında oluşmuş soru işaretlerini bir kenara koyarak kendileri için, aileleri için doğru olan sonuç ne ise ona göre cesaretlice gereken adımı atmalı ve ait oldukları toprağa gelmeli. Devletin de bütün arkadaşları bir ana şefkatiyle kucaklayacağını düşünüyorum. Her arkadaşın yeni bir hayata başlaması için kendilerine gereken bütün desteği vereceğine inanıyorum. Dış güçlerin emellerini, oyunlarını boşa çıkarmak için daha bilinçlice bir yaklaşım içerisinde olunmalıdır. Her arkadaş en kısa zamanda kendileri için doğru olan kararları verip ait oldukları topraklara, ortamlara ve aile ortamına gelebilmeliler."