BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Münevver cinayetinde delil skandalı

Münevver cinayetinde ailenin avukatı, kamera kayıtlarını polisin değil kendisinin araştırarak bulduğunu söyledi

Abone ol

Katil zanlısı hala yakalanamayan Münevver Karabulut cinayetiyle ilgili bir skandal daha ortaya çıktı...

Karabulut ailesinin avukatı Faruk Zorba, Hürriyet'ten Ayşe Arman'a cinayetin çözülmesinde en önemli delil olacak kamera kayıtlarına polisin değil kendisinin ulaştığını söyledi. İşte avukatın çarpıcı açıklamaları:

- Kamera kayıtları, cinayetten tam 36 gün sonra bulundu ve dosyaya girdi. Kamera kayıtlarına, normal şartlar altında ulaşılamayacaktı. İstanbul Valisi Muammer Güler'in bu konuda hiç konuşmaması gerekiyor. Çünkü kamera kayıtlannı ele geçiren ve savcılığa teslim eden bu ülkenin emniyet birimleri değil.

16 KAMERA OLAY YERİNİ GÖRÜYOR AMA BULUNAMADI...

- Cinayetin işlendiği Bahçeşehir Şelale Villaları'nın neredeyse her yerinde kamera var. Tam 16 kamera, cinayetin işlendiği evi görebiliyor. Ama ilk günden beri, "Kamera kayıtları yok" dendi. Polisin, bu kayıtların olmadığına dair tuttuğu üç tutanağı görünce de, gerçekten yok zannedildi.

[PAGE]

KAMERALAR BAL GİBİ KAYIT YAPIYOR

- Mağdurun avukatı olarak ben ve bilgisayar konusunda teknik bilirkişi ile defalarca araştırdık, olay yerine gittik.  Bir de ne görelim, hayır kameralar bal gibi kayıt yapıyor, o günler zarfında da yapmış! Biz o kayıtları ele geçirip savcılığa teslim etmeseydik, bu cinayetin en önemli deliline hiçbir zaman ulaşılamayacaktı!

POLİS BİLE BİLE KAYITLARI ALMAMIŞ

- Biz oraya gittiğimizde, bu kameraların kayıt yaptığını, polisin de bunu bildiğini öğrendik. Buna rağmen kayıtları almamışlardı. Üstelik cinayetin üzerinden 36 gün geçmişti. Tabii sebebini merak ettik. Bizim alabileceğimize dair umudumuz da yoktu. O günün görüntülerinin üzerine mutlaka yeni kayıtlar yapılmıştır, bu görüntülere ulaşamayız sandık. Yine de sitenin yönetimiyle irtibata geçtik. Sağ olsunlar, kameraların bağlı olduğu bilgisayarda inceleme yapmamıza izin verdiler. 4-5 saatlik bir çalışma sonucu, resmen Allah yardım etti.

KAYITLARI SİLMEYE ÇALIŞMIŞLAR

- Ve kamera kayıtlarına rastladık. Bilgisayarcı arkadaşım bunun bir mucize olduğunu söyledi. Meğer, 7 Mart tarihinde, bu görüntülerin üzerine başka görüntü kaydedilmeye çalışılmış. Fakat kaydedilmeye çalışılan diskte, yeterli hafıza olmadığı için bu kayıt gerçekleşmemiş. Kaydedemeyince silmeyi denemişler. Evin alt girişine ait kamera kayıtlarını silmeyi başarmışlar. Ama üst girişin kayıtlarını kaydetmeye çalışırken, bilgisayar onları yedek belleğe atmış...

[PAGE]

VALİ BEY KENDİLERİ BULMUŞ GİBİ SÖZEDİYOR

- Hemen savcılığa götürdük. Size Savcı Bey'in yüz ifadesini anlatamam. Dondu kaldı. Çünkü bu söz konusu kayıtlar, cinayetin en önemli delilleri. İşte Vali Bey, bu görüntülerden söz ediyor, kendileri ele geçirmiş gibi...

ALT GİRİŞİN DE KAYDI OLSAYDI...

- Eğer kayıtlar olmasaydı Cem'in evden kaçta çıktığını, testere satın alıp geldiğini (ki bu cinayetin tasarlanarak işlendiğinin kanıtı), testereyi eve bıraktığını, tekrar çıktığını, bunları göremeyecektik. Tabii alt girişin de kamera kayıtları olsaydı, o zaman bu cinayeti bir kişi mi işledi, iki kişi mi, çok daha net konuşabilecektik...

[PAGE]

MÜTHİŞ BİR SORUMSUZLUK VE CİDDİYETSİZLİK VAR

-  Müthiş bir ciddiyetsizlik ve sorumsuzluk var. Ben bu cinayeti başından beri takip eden bir tek insana inanıyorum. Savcı Faruk Ersen Yılmaz. Dünyanın en dürüst insanlarından biri. Çözülürse iddia ediyorum onun sayesinde çözülecektir. Var gücüyle çalışıyor çünkü.

- Bizim tartışmamız gereken, neden olay gecesinden sonra bu kayıtlara önem verilmedi, alınmadı? Hadi birinci gün almıyorsun, ikinci gün, üçüncü gün almıyorsun. Ama kardeşim, bir ay geçiyor... Bu konuda tartışmalar var, gidip bakmıyorsun bile. Üstelik "Yoktur" diye tutanak tutuyorsun. Hukukta bir şey vardır: İhmalde ısrar, kasta karinedir...