BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  POLİTİKA

Mumcunun Çankaya adayı

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, gönlünden geçen cumhurbaşkanı adayı tarifini yaptı.

Abone ol

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, ''Gönlümden geçen, halkın bir kadını cumhurbaşkanı seçmesidir'' dedi. Mumcu, Genel Başkan Yardımcısı Edip Safter Gaydalı'nın Bitlis'in Gayda köyündeki evinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarıyla ilgili bir soru üzerine Mumcu, Türkiye'de yanlış olan şeyin, cumhurbaşkanlığı sisteminin kendisi olduğunu ifade etti. 12 Eylül'den bugüne hiçbir cumhurbaşkanı ile hiçbir hükümetin arasının iyi olmadığını, uyumlu bir çalışma imkanı sunulmadığını ifade eden Mumcu, doğru olanın cumhurbaşkanını halkın seçmesi olduğunu savundu.

Erkan Mumcu, cumhurbaşkanının, iki turlu sistemle halk tarafından seçilmesinin Türkiye'ye sürekli bir istikrar armağan edeceğini söyledi.

''CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, cumhurbaşkanlığı için
Abdüllatif Şener'i gündeme getirdiği'' haberleriyle ilgili soru üzerine Mumcu, ''Ben Anayasa'nın çizdiği profile bakarım. Bu profile uyan herkes cumhurbaşkanı adayı olabilir'' diye konuştu.

Bir gazetecinin, ''Eşinin türbanlı olması engel midir'' sorusuna karşılık Mumcu, bunun kesinlikle engel olmadığını, cumhurbaşkanı adayı olacak kişilerde bulunması gereken vasıfların Anayasa'da belirtildiğini anlattı. Mumcu, mesele bu boyutuyla tartışıldığı sürece Türkiye'nin bir adım ileri gidemeyeceğini kaydetti.

''CUMHURUN SEÇTİĞİ ERDOĞAN BAŞIMIN TACIDIR''

''(Cumhurbaşkanını bu Parlamento seçerse, sine-i millet gündeme gelecek) deniyor, ANAVATAN'ın bu durumda tutumu ne olur'' sorusu üzerine Mumcu, partisinin tutumunun daima demokrasi ve hukukun üstünlüğünden yana olacağını söyledi. ''Biz demokratik imkanların oldu bittiler ya da birtakım entrikalar için kullanabilecek bir siyasi  zihniyete sahip değiliz'' diyen Mumcu, kurumların saygınlığının ve kuralların devamlılığının demokrasi için son derece gerekli olduğunu ifade etti.

''Cumhurbaşkanlığı için (Erdoğan, Arınç, Şener'den hangisi) deseler, seçiminiz ne olur'' şeklindeki soruya Mumcu, şu yanıtı verdi: ''Böyle bir şeyin üzerinde durmak istemem. Benim kişisel olarak tercihim, çok daha üstün niteliklere sahip bir insan olmalıdır. Ama benim asıl tercihim, halkın seçtiği bir cumhurbaşkanı olmasıdır. Cumhurun seçtiği Erdoğan ise başımın tacıdır. Arınç ise de başımın  tacıdır. Bugün ismini bilmediğimiz herhangi bir kişi ise mesela bir kadınsa o başımın iki kat tacıdır.''

Bir başka soru üzerine de Mumcu, ''Gönlümden geçen, halkın bir kadını cumhurbaşkanı seçmesidir. Bu Türkiye'nin çok önemli mesafeler kat etmiş olduğunu bütün dünyaya gösterecek bir manzaradır. Türkiye'de yüzlerce yıldır toplum hayatında geri planda bırakılmış kadınların ön plana geçişlerinin habercisi olacaktır. Bunu arzu ediyorum, diliyorum'' dedi.

''KAYIKÇI KAVGASI...''

Bu parlamentonun seçtiği cumhurbaşkanının meşru olup olmayacağının sorulması üzerine Mumcu, 3 ay sonra seçime gidecek bir parlamentonun yerine, tazelenmiş bir parlamentonun cumhurbaşkanı seçmesinin demokrasi ve toplum vicdanına daha uygun olacağını söyledi. ''Ama bu böyle olmadı diye kıyamet kopmaz, kriz de çıkmaz'' diyen Mumcu, CHP'nin konuyu ''kayıkçı kavgası'' bağlamına soktuğunu savundu.

Bu kavgadan AK Parti'nin güçlendiğini savunan Mumcu, iki parti arasında Hacivat-Karagöz oyunu oynandığını ileri sürdü. ''Baktığımda şu manzarayı görüyorum; Erdoğan ve Baykal atışıyorlar, arkalarındaki resim Karagöz ile Hacivat'ın gölgesidir. Bazen biri Hacivat veya Karagöz oluyor, bazen diğeri... Ama bu bildiğiniz Hacivat-Karagöz oyunundan başka bir şey değil'' diye konuştu.

YOLSUZLUK İDDİALARI

Bir gazetecinin, iktidarla ilgili ortaya atılan yolsuzluk iddiaları sorusu üzerine Mumcu, şunları söyledi: ''Her ağacın kurdu özünden olur. Eğer iktidarı, milletin verdiği bir emanet olarak görmez de kendinizden kaynaklanan bir güç, kudret olarak görmeye başlarsanız, içinize tamahkarlık virüsü girer. Bu virüs o gövdeyi eninde sonunda çürütür. AKP içinden çürüyor. Türk siyasi hayatında hiçbir siyasi parti AKP kadar organize biçimde yolsuzluğa bulaşmadı. Hiçbir siyasi parti, o partinin üst yöneticileri marifetiyle rant paylaşımı işini organize etmedi.''

''AK Parti Milletvekili Halil Ürün'ün eşini dövdüğü'' haberlerine ilişkin bir soruya karşılık da Mumcu, milletvekili veya kim olursa olsun bir insanın bir insanı şiddetle taciz etmesinin, dövmesinin, hele ki bir erkeğin bir kadını dövmesinin, hiç kimsenin vicdanıyla kabul edebileceği bir şey olmadığını söyledi. Mumcu, ''Bir insanlık suçudur. Bunun ister milletvekili, ister herhangi bir vatandaş işlemiş olsun'' dedi.

''KAHYA SEÇER GİBİ...''

''Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu'nun cumhurbaşkanlığı için adı geçiyor'' diyen bir gazeteciye de Mumcu, ''AKP'nin kimseyle mutabakat aradığını zannetmiyorum. Şunu da anlamış değilim; bir Ana muhalefet Partisi Genel Başkanı, hangi telakki ile muhalefet ettiği bir hükümetin içinden bir bakanı cumhurbaşkanı adayı olarak onaylayabileceğini ifade eder?'' dedi. Mumcu, şöyle devam etti:

''Eskiden bu yana ülkeyi devletin mülkü, milleti de kiracısı gören bir anlayış şimdi adeta çiftliğine kahya seçer gibi cumhurbaşkanını seçme iradesini kendinde görüyor. Bu iradeyi nereden alıyorlar? (Biz seçimle geldik, öyleyse istediğimizi yaparız) diyenler de bence demokrasiden çok uzak bir yerde. İkisinin de birbirinden farkı yok, al birini vur ötekine. Milyonlarca insan açlıkla, sefaletle yüz yüze, yavan bir tartışma yüzünden insanlar avutuluyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi bu millete aş mı getirecek? Nedir bu, king makers (kral oyunları) rolleri... Biz seçtik istediğimizi yaparız havaları.'' CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, Diyarbakırspor ve Samsunspor'un küme düşmesiyle ilgili önerisinin hatırlatılması üzerine de Mumcu, sporun centilmence bir rekabet olduğunu, sporda kazanan da kaybeden de olacağını söyledi. Mumcu, ''Buna dışarıdan müdahale etmek, hele Baykal'ın söylediği gibi çözümlere başvurmak, resmi şikeden başka bir şey değildir. Artık bu ülkeyi aflardan, muafiyetlerden kurtarmamız lazım. Diyarbakırspor da Samsunspor da aslanlar gibi mücadele eder ve süper lige yeniden çıkar. Diyarbakırspor ligden düştü diye Türkiye'den kopmaz, kimse korkmasın'' diye konuştu.