Anavatan lideri Mumcu, AK Parti iktidarını dikatörlükle suçladı. Mumcu hükümeti bakın ne ile suçladı?
Abone olAnavatan Partisi Genel Başkanı Mumcu, ''AKP iktidarı, devlet meseleleri ile parti meselelerini karıştıran, adeta bir Baasçı rejim içinde yaşıyormuş gibi olumsuz tutumlar göstermektedir'' dedi.
Mumcu, partisinin Başkanlık Divanı toplantısının ardından Anavatan Genel Merkezi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, Hamas heyetinin Türkiye ziyaretini değerlendirdi.
Hamas heyetinin gerçekleştirdiği ziyaretin mahiyetiyle ilgili kamuoyuna sağlıklı bir bilgi aktarılmadığını ifade eden Mumcu, şöyle konuştu:
''Hükümet, Hamas heyetini önce VİP'te karşılamış, ama anlaşılamayan bir biçimde heyetin Ankara'da bulunduğu gün ve saatlerde ne yazık ki utanç verici bir saklambaç oynanmıştır. Davet edilmiş bir heyetin iki günlük bir saklambaç oyunundan sonra kargo bölümünden uğurlanmak durumunda kalınması, Türkiye adına itibar kaybı yaratan, Türkiye'ye duyulan güveni zedeleyen bir gelişme olmuştur.
Bugün bazı gazetelerde hem Sayın Başbakan'ın, hem Dışişleri Bakanımızın bu ziyareti onayladıkları ve olumladıkları anlamına gelen sözler var. Bu beyanlar da göstermektedir ki hükümet, uluslararası ilişkilerin, dış politikanın gereklerine, nezakete uygun, yapıcı, sonuç alıcı bir girişimde bulunmak yerine, sadece iç kamuoyuna pazarlayabileceği popülist bir iletişimin peşindedir. Ancak onu da eline yüzüne bulaştırmıştır.''
ARABULUCULUK İMKANSIZ HALE GELDİ
Türkiye'nin, Baasçı rejimlerde olduğu gibi bir parti devleti olmadığını ifade eden Mumcu, şunları kaydetti:
''Devlet meselelerinin parti binalarında görüşüldüğü dönemin çok geride kaldığını düşündüğümüz bir dönemde, AKP iktidarı devlet meseleleri ile parti meselelerini karıştıran, adeta bir Baasçı rejim içinde yaşıyormuş gibi olumsuz tutumlar göstermektedir.
Türkiye'ye davet edilen bir heyetin gizli, saklı, arka kapılardan girilip çıkılarak parti binasında Dışişleri Bakanı tarafından kabul edilmiş olması, ciddiyetsizlik örneğidir. Hiçbir şekilde, Dışişleri Bakanı, Türk dış politikasını ilgilendiren bir konuyla ilgili olarak gelen bir heyeti, parti binasında kabul etme ve orada görüşme hakkına sahip değildir. Bu, Türkiye'de işlemekte olan demokratik rejime gölge düşürür. Bu, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'ni Baasçı rejimlere benzeten bir algılamaya yol açar ve Türkiye'ye hak etmediği bir itibar kaybı yaratır. İtibar kaybından öteye hiçbir sonucun çıkmadığı aşikar olduktan sonra, 'Ortadoğu'nun tapusu bizde' gibi hamasi sözlerle kafa karıştırmanın devlet terbiyesi içinde yeri olmasa gerektir.''
Türkiye'nin, Ortadoğu ile birinci elden ilgili ve kendiliğinden inisiyatif almasının da hakkı olduğunu ifade eden Mumcu, ''Filistin ve İsrail arasında girişilmeye çalışılan sözüm ona arabuluculuk girişimi, Türkiye'yi itibardan etmiştir ve mümkün ve muhtemel bir arabuluculuk misyonunu da neredeyse imkansız hale getirmiştir'' dedi.
İTTİFAK VE BİRLEŞME GÜNDEMİMİZDE YOK
Mumcu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''sağlık kentleri''
kurulacağına ilişkin açıklamalarını anımsatan gazeteciye, Türkiye'nin sağlık sorununun, devletin sosyal devlet misyonu gereği zorunlu olan hizmetleri gerçekleştirememesinden kaynaklandığı karşılığını verdi.
Mumcu, ''Mesele sağlık hizmetinin yoksul vatandaşa ulaştırılabiliyor olması ve kaliteli olmasıdır. Yoksa ortaya ses bombası atmanın faydası yok'' dedi.
Bir gazetecinin, ''hükümetin İsrail'den talepte bulunmayarak sadece Hamas üzerinde yoğunlaştığı'' sözleri üzerine, Mumcu, ''Bu konuda hükümetin bir politikası olduğu kanısında değilim. 'Biz Hamas'ı fırçalamak için çağırdık' mı demek istiyorlar? Eğer buysa, bu çok ayıptır. 'Silah bırakın, demokratik yöntemlerle mücadele edeceğinizi dünya kamuoyuna duyurun' demek için buraya çağırmak icap etmezdi. Zaten bunu bütün dünya söylüyor'' diye konuştu.
Mumcu, ANAVATAN'ın Genç Parti ile birleşeceği yönündeki bir başka soruyu yanıtlarken, ''Bu, uydurulmuş dedikodudan başka bir şey değil. Ne Genç Parti, ne de başka bir partiyle ne ittifak ne de birleşmek bizim gündemimizde yoktur, ne de kimseye böyle bir görev verdik, ne de kimse bize böyle bir teklifle geldi. Böyle bir şey yok ve olmayacak'' dedi.