Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, iktidarın, milletin binbir güçlükle devşirdiği gücü oyuncağa dönüştürdüğünü savundu.
Abone olAnavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, iktidarın, milletin binbir güçlükle devşirdiği gücü oyuncağa dönüştürdüğünü savunarak, ''Günü idare eden, idare edermiş gibi yapan bir anlayışı, Türkiye'ye dayatmaya çalışmaktadır'' dedi. Mumcu, partisinin TBMM grubunda, Kurban Bayramı'nda Pakistan'da deprem bölgesine yaptığı incelemeler hakkındaki izlenimlerini anlattı. Pakistan'a yardım elini hiç geciktirmeden uzatan Kızılay'a ve sivil toplum kuruluşlarına teşekkür eden Mumcu, Kızılay'ın, ''ambleminde taşıdığı hilalin şerefine yakışır bir şekilde'' hizmetlerini yürüttüğünü söyledi. Mumcu, Kızılay'ın, Türk Milleti'nin gururu, iftiharı olduğunu ifade ederek, ''Kızılay'ı desteklemeye, beraber olmaya devam etmeliyiz'' dedi. Kızılay'ın, bütün dünya ülkeleri ve o ülkelerdeki sivil toplum kuruluşlarının hayranlığını, kıskançlığını çekecek kadar başarılı çalışmalar yürüttüğünü belirten Mumcu, ''Bunun arkasında, onların gençkadrolarının yürekleri, milletimizin yardımseverliği, insanlıkta, hakkaniyette, şefkat ve adalette, gönlüne sınır çizmemesi vardır'' diye konuştu. -''AKIL VE ORGANİZASYON SORUNU''- İyiliklerin gönüllerde karşılık bulduğunu dile getiren Mumcu, Türkiye'nin, Pakistan'a olan ilgisini, en azından gelecek yaza kadar sürdürmesi gerektiğini kaydetti. Pakistan'da karşılaştıkları tablonun ağır ve üstesinden gelinmesinin zor olduğunu ifade eden Mumcu, ''Pakistan'ın, kendi imkanları ve hazırlıklarıyla bu tablonun üstesinden gelebilmesi zordur, dünyadan beklediği ilgiyi görememiştir'' dedi. Mumcu, Pakistan'da ''Niye bu felaketler sadece bizim başımıza, Müslümanların başına geliyor? Bunlar sadece bizim başımıza mı geliyor, yoksa bunlarla baş etmeyi biz mi bilemiyoruz?'' sorularını sorduklarını belirtti. Bu felaket ve afetlerin geleceğini öngörmenin, bir akıl ve organizasyon sorunu olduğuna işaret eden Mumcu, ''Bu felaketler, afetler sadece bizim başımıza gelmiyor, biz onlarla nasıl baş edeceğimizi bilmiyoruz'' diye konuştu. -''SİYASAL LİDERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR''- ''Pakistan gezisinde bir kez daha gördüm; dünyada iki tür devlet, siyasal sistem var'' diyen Mumcu, bunların ''ahaliyi güden'' ve ''vatandaşa hizmet'' eden devletler olduğunu ifade etti. Mumcu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Birincisi, geçmişe, tehditlere, korku ve endişelere odaklı devlet modeli. İkincisi, geleceğe ve fırsatlara odaklı, milletine hizmet makinesi olarak işleyen devlet modeli. Siyasal modeli geçmişe, korkulara odaklı devlet modellerinin olduğu her yerde felaketin faturası, insanların hayatı olarak karşımıza çıkıyor. Geçmişle ilgili her şeyi korku, kaygı olmaktan çıkarıp, ortak hatıra ve uzlaşma alanına dönüştürmeye, milletimizi ortak gelecek ülküsü içinde ileriye taşımaya ihtiyacımız var. Bu bir siyasal zihniyet ve siyasal liderlik sorunudur. Türkiye'nin gerçek bir siyasal liderliğe ihtiyacı var. Kendi gerçeğiyle beraber dünyanın gerçeğini çok iyi kavrayan ve kendi varlığını, geçmişin kavgalarına, husumetlerine dayandırmayan, referanslarını geçmişten bugüne taşımak yerine, bugünden geleceğe bakan ve geleceğin fırsatlarını bugüne taşımaya çalışan bir siyasal liderliğe ihtiyacımız var. Bugün Türkiye, bırakın geleceği yönetmeyi, bugünü idare etmekten bile aciz bir yönetim anlayışıyla yönetilmektedir. Buna, yönetmek demek bile mümkün değildir. Bugünkü anlayış, yönetmek değil, sadece idare etmek anlayışıdır. Tek başına iktidardan beklenmesi gereken şey, geleceğin, Türkiye'ye sunduğu fırsatları öngörmekken, Türkiye'nin iktidarı, milletin binbir güçlükle, acı tecrübeyle devşirdiği gücü bir oyuncağa dönüştürmekte; günü idare eden, günü idare edermiş gibi yapan bir anlayışı, Türkiye'ye dayatmaya çalışmaktadır.''