BIST 9.630
DOLAR 34,68
EURO 36,63
ALTIN 2.967,25
HABER /  POLİTİKA

Mumcu kaygı duyuyor

Anavatan lideri Erkan Mumcu, ''Türkiye tehditlerle içine kapanan bir ülke olmaktan çıkarılmalıdır'' dedi.

Abone ol

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, ''Türkiye tehditlerle içine kapanan bir ülke olmaktan çıkarılmalıdır'' dedi.

Bir grup partili tarafından Eskişehir girişindeki Organize Sanayi Bölgesi'nde karşılanan Mumcu, parti otobüsüne binerek kent turu attı ve vatandaşı selamladı.

Mumcu, daha sonra partisinin Eskişehir İl Teşkilatı'nı ziyaret etti. Burada partililere hitap eden Mumcu, değiştirilen parti tüzüğünde kadınlar için kota getirdiklerini ifade ederek, bütün teşkilatın en az üçte birini kadın ve gençlerin oluşturması gerektiğini kaydetti.

''Tüzüğümüzün emri bu. Bu olmazsa teşkilatımız kurulmuş  sayılmıyor. Bunun şakası yok'' diyen Mumcu, teşkilatın tamamını bu kriterler etrafında denetlemekte kararlı olduğunu bildirdi.

''KAYGI VERİCİ GELİŞMELER YAŞANIYOR-''

Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtlayan Mumcu, Türkiye'nin kendi kaderini dış borçlanmaya teslim etmiş durumda olduğunu savundu. Mumcu, bölgede son derece kaygı verici gelişmeler yaşandığını ifade ederek, ''Türkiye böyle bir dönemeçte kendi yapısal sorunlarını 
çözememiş olmanın huzursuzluğu içinde geleceğe kaygıyla bakıyor.

Bölgede cereyan eden hadiselerin kendisine de yıkıcı faaliyetler olarak sirayet etmesinden endişe ediyor Türkiye. Bu endişelerden ülkeyi kurtarmaya mecburuz. Türkiye tehditlerle içine kapanan bir ülke olmaktan çıkarılmalıdır. Türkiye fırsatlarla açılan bir ülke olmalıdır'' diye konuştu.

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün, Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Cyril Svoboda ile yaptığı görüşme ile ilgili soruya Mumcu, ''Hangi partiye mensup olursa olsun ülkenin Dışişleri Bakanı'nın beyanına inanmak isterim. Madem O, bu beyanı yalanlamıştır. Benim için de böyle bir beyanda bulunulmadığı anlamı çıkar'' dedi.

KABİNEDE REVİZYON...

Mumcu, ''Kabinede revizyon bekliyor musunuz?'' yönündeki soruya şu yanıtı verdi:

''Beni ilgilendirmez. Ama bir tek şeyi yapmasınlar. Milletin vicdanına aykırı inatlaşmanın içine germesinler. Tavsiyem budur. Kanaatime gelince, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gücü, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ı oradan almaya yetmeyecektir. Ama şöyle bir formülle durum kurtarılabilir. Bakan Unakıtan istifa ederse, herkes durumu kurtarmış olabilir. Ama bu hükümetin hesap verme zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Açık konuşalım ki artık ayyuka çıkan usulsüzlükler ve hukuksuzluklar milletten gizlenemez duruma gelmiştir ve millete bunun hesabı verilmek zorundadır.''

''BAŞBAKAN ERDOĞAN İMA YOLUYLA KONUŞUYOR''

Başbakan Erdoğan'ın basına ilişkin açıklamalarını da değerlendiren Mumcu, şöyle konuştu: 'Başbakanın sözlerine itibar etmek isterim, ancak hiçbir şeyi açık konuşmuyor. Herşeyi ima yoluyla konuşuyor. Ne söylediğini anlamak
mümkün olmuyor. İma ettiği şey, basının kendisinden hukuksuz ve haksız taleplerde bulunduğu, kendisinin de bu talepleri reddettiği ve bu nedenle basının üstüne geldiği yönündedir. Milletin zihnini karıştırmak bir Başbakana yakışacak tutum değil. Açık konuşmalarıdır. Bizim açık olmaya ihtiyacımız var imaya değil. Karanlıkta göz kırpmak ayıptır.''

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Mumcu, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili bir başka soruyu da şöyle cevaplandırdı:

''Bu konu Cumhurbaşkanının kim olacağı, eşinin kılık kıyafetinin nasıl olacağı konusu değildir. Yasalar Cumhurbaşkanının nasıl seçileceğini göstermiş. Doğrusu, halkın seçmesidir. Cumhurbaşkanı, 5'er yıllık iki dönem görev yapma imkanı ve iki turlu seçim sistemiyle halk tarafından seçilmelidir. Türkiye'deki siyasi sistemi gerçek anlamda demokratik sisteme dönüştürecek en önemli adım Cumhurbaşkanını halkın seçmesi olacaktır.''

Mumcu ve beraberindekiler, daha sonra Reşadiye Camii'ne giderek cuma namazı kıldı.