BIST 9.916
DOLAR 35,23
EURO 36,69
ALTIN 2.976,15
HABER /  GÜNCEL

Mumcu, Çölaşan'a yetmedi

Geçtiğimiz pazar günü Erkan Mumcu'ya sorular yönelten Emin Çölaşan'a cevap geldi. Fakat gelen bu cevaba rağmen Çölaşan, yine tatmin olmadı.

Abone ol

GEÇTİĞİMİZ pazar günü Erkan Mumcu'ya soruları olan Emin Çölaşan'a cevap geldi. Çölaşan, "Erkan Mumcu’nun açıklaması"nı şöyle verdi.

GEÇTİĞİMİZ pazar günkü yazımda Erkan Mumcu ile ilgili bir belge açıklamış ve kendisine bazı sorular sormuştum. Mumcu’nun gönderdiği yazılı yanıtı aşağıda aynen sizlere iletiyorum. Eğer pazar günkü Hürriyet elinizin altında ise önce benim yazımı okumanızı öneririm.

‘Sayın Çölaşan, 6 Mart Pazar günkü yazınızla ilgili olarak size bu satırları yazıyorum.

Yazınızda sözü geçen Gürtaş firmasını ve bazı yöneticilerini 80’li yılların ikinci yarısından bu yana üyesi bulunduğum Giy-Kop işyeri yapı kooperatifinin müteahhidi olması vesilesiyle tanıyorum.

Benim bulunduğum görevler ya da devletle ilişkili herhangi bir iş yaptıklarını bilmiyorum.

Yusuf Burak isimli şahsı ise tanımıyorum. Yazınızı okuduktan sonra kardeşimden sordum.

Bana Yusuf Burak’ı kooperatif vesilesi ile Gürtaş’tan tanıdığını, 2003 yılının yazında kendisine yine kooperatif üyesi olan bir şahsa ait taşınmazı satın alarak otomotiv sektöründe iş yapmak üzere (galeri-servis binaları yapmak üzere) ortak iş teklifi getirdiğini ve bu amaçla ortaklaşa Modern İnşaat ve Yatırım Ltd. unvanlı bir şirket kurduklarını, ancak anılan taşınmazın satın alınmayışı üzerine girişimlerinin ve ortaklıklarının hiçbir ticari faaliyette bulunmadan sona erdiğini, Yusuf Burak ile bundan başka hiçbir münasebetinin ve alışverişinin bulunmadığını, yazınızda ifade ettiğiniz firma, banka ve isim ve işlemleri ile ilgili olarak hiçbir ilgi-bilgi ve duyum sahibi olmadığını kesin olarak ifade etti.

Dialog firmasının Bakanlığın yurtdışı fuarcılık hizmetlerini yürüten firmalardan biri olduğunu biliyorum. Bu firmayı temsil eden kişilerle bakanlıkta ve fuarlarda (yürütülen hizmetlerle sınırlı olmak üzere) birkaç kere görüştüm.

Ne ben, ne de Bakanlık yöneticileri ve kamu yönetiminden herhangi biri, devlete iş yapan firmaların hak edişleri karşılığında veya kendi sermayeleri olan paralarını, hangi bankaya yatırdıklarını veya hangi amaçlarla kimlere ödediklerini veya havale yaptıklarını bilmek veya haberdar olmak imkánına sahip değildir. Bu nedenle bu soruların yanıtları ancak ilgili kimselerce verilebilir. Benim verebileceğim tek yanıt, bu harcamalarla benim ya da ailemden veya yakınlarımdan hiç kimsenin hiçbir ilgisi ve bilgisinin bulunmadığıdır.

Bakanlığın özel firmalardan mal ve hizmet almasının kural ve yöntemleri bellidir. Benim bu ve benzeri iş, ihale, tahsis gibi süreçlere tek müdahalem, yasal olarak zorlayıcı hiçbir yaptırım olmamasına rağmen, süreçleri ve prosedürleri şeffaflaştırmak ve özellikle seçme konusunda ilgili sektör örgütlerini ve sivil toplum kuruluşlarını karar süreçlerinin ortağı haline getirmek olmuştur. İşte bu nedenle önceki dönem benzerleri ile karşılaştırıldığında kat kat daha kaliteli ve en az bir kat daha düşük fiyatlı satın almalar gerçekleştirilmiştir. Dialog firmasının yüklendiği iş de benzerlerinin en az yarısı kadar düşük maliyetle gerçekleşmiştir.

Konunun özü şudur:

Hükümetteki görevimden ve üyesi olduğum iktidar partisinden ayrılarak, yeni bir siyasi girişimi başlatacağımı duyurmam, pek çok kimseyi rahatsız ve tedirgin etmiştir. İddia ve isnatlarının altına isimlerini koyabilecek tutarlılıktan yoksun olan bu kimseler, beni savunma pozisyonuna çekmek gibi bazı hesaplar peşindedirler.

Ben asla onların beni içine çekmek istedikleri tutuma gelmeyeceğim. Kaygı duyacak, çekinecek bir şeyim olsaydı hükümeti ve seferber edebileceği güçlerini karşıma alacak cesareti gösteremezdim. İddia etmeye cesaret edemeyip, ima etmeye çalıştıkları gibi bir usulsüzlük biliyor veya buluyorlarsa bir saniye dahi beklemeden gereğini yapmalıdırlar. Bunun için ihtiyaç duyacakları tüm güç ve imkánlar ellerindedir. Kardeşimin dokunulmazlığı yok ve ben de hiçbir korunma zırhına tenezzül etmem. Yeter ki dedikodunun ötesinde elle tutulur iddialarla, hukuka müracaat etsinler. Şayet size gönderildiğini söylediğiniz şeylerin ciddiyetine inanıyorsanız, lütfen hukuki yollara yönlendiriniz.

Bu vesile ile çalışmalarınızda kolaylık ve başarılar dilerim. Erkan Mumcu. Isparta milletvekili.’

***

Teşekkür ederim. Ancak sorularımın hiçbirine somut bir yanıt alamadım. Erkan Bey yazdıklarımı bilmediğini söylüyor. Bir de ayrıca, bu bilgilerin bana AKP kesiminden geldiğini ima ediyor. Hiç ilgisi yok. İktidarın ve AKP’nin emir ve hizmetinde nice gazeteciler varken, niye beni seçsinler!

Haaa, kendisiyle ilgili yazdıklarım AKP’nin işine yarar mı? Belki yarar. Ama ben elime gelen belge ve bilgileri değerlendirmekle yükümlüyüm. Kim zarar görür, kim yarar sağlar, onu düşünmek benim işim değildir.

Erkan Bey ayrıca diyor ki, ‘Bunların ciddiyetine güveniyorsanız lütfen hukuki yollara yönlendiriniz’.

Ben muhbir vatandaş değilim. Yargı gücüm de yok. Ben gazeteciyim ve görevim sadece doğruları yazmak, konuları gündeme taşımaktır.

YAZI:Emin ÇÖLAŞAN
HÜRRİYET