Reha Muhtar, Sabah Gazetesindeki köşe yazısında yine birilerini iğnelemiş. Muhtar, bazı yazarların aslında tetikçilikten farksız davrandığını kastediyor. Peki neden?
Abone olReha Muhtar'ın bu yazısı yine birilerine dokunacak tarzda. isimli yazısında Muhtar, bazı yazarların hayatlarında hiç bir şeyi bilmeden bilmiş gibi davrandığını söyledi. Muhtar yazarlıkla tetikçiliğin ayrı işler olduğunu belirtiyor ve bu tür yazarlara 'cahil' bezetmesi yapıyor...
Hayatta bir şeyi bilmemek kötü, ama bir şeyi bilmediğini bilmemek en
kötüsüdür..
Bu zavallıların içine düştüğü duruma cehl-i mürekkep denir (Yani, bilmediğini de bilmemek suretiyle oluşan iki kat bilmemezlik durumu)..
Hayatlarında ne uluslararası bir zirve izlemiş, ne diplomasinin d'sini öğrenmiş, elif görünce merkep zanneden, bazı cehl-i mürekkep'ten mustarip zavallılar, Avrupa Topluluğu üzerine kalem oynatmaya heveslendiler..
Bilmeleri gereken bir şey var..
Yazarlık bir meslek, tetikçilik ise apayrı bir meslektir..
Size Shakespeare'den bir örnek vereyim..
Bir şemsiye tamircisi, yazmış olduğu şiirleri, incelemesi ve şairliği hakkında görüş bildirmesi için Shakespeare'e göndermiş..
Shakespeare'in şemsiye tamircisine yanıtı kısa olmuş:
"Siz şemsiye yapın.. Hep şemsiye yapın.. Yalnızca şemsiye yapın.."
Siz de cehl-i mürekkepten mustarip zavallılar:
Lütfen, hiç bilmediğiniz Avrupa Topluluğu gibi konulara girmeyin..
Fikret'in dediği gibi, "Çiğnendi yeter varlığımız cehl ile kahra.." "Siz tetikçilik yapın.. Hep tetikçilik yapın.. Yalnızca tetikçilik yapın.."
SABAH