BIST 9.673
DOLAR 35,18
EURO 36,61
ALTIN 2.960,39
HABER /  GÜNCEL

Muhtar'a Fransız usulü sakal

AHİM'in türbandan sonra sakal yasağını gündemine alan Barlas, Ilıcak'ı türban taktığı için eleştiren Muhtara gönderme yaptı.

Abone ol

Türban konusu Nazlı Ilıcak ile iyiden iyiye ısındı. Mehmet Barlas'ın programına türbanın dini söylem içermediğini kanıtlamak için katılan Nazlı Ilıcak'ı eleştiren Reha Muhtar, Mehmet Barlas'ın gündemindeydi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin türbanın ardından üniversitelerde sakal yasağını da getirmesi Barlas'ın şaka yollu olsa Reha Muhtara takılmasına neden oldu. Barlas nın yanıtını aradı ...

Yazı: Mehmet Barlas
Kaynak:


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye'de üniversitelerde türban yasağından sonra sakal yasağına da onay vermiş... AİHM, derslere sakallı geldiği gerekçesiyle Kocaeli Üniversitesi'nden uzaklaştırılan Mahmut Tığ'ın başvurusunu reddederken, türban yasağına onay verdiği kararının aynı gerekçelerini, sakal yasağı için de geçerli saymış ve üniversiteler tarafından uygulanan sakal yasağının bireyin ifade, düşünce, inanç, vicdan ve eğitim özgürlüklerinin ihlali anlamına gelmediğini vurgulamış...


Ret kararında sakal yasağıyla din ve vicdan özgürlüğünün ihlal edilmediği, bu konuda herhangi bir görüş belirtmesinin engellenmediği belirtilmiş.
Hatırlanacağı gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, geçen yıl da "Türban Davası" diye bilinen Leyla Şahin'in başvurusunu aynı gerekçelerle reddetmişti.


Gazetelerde bu haberi okuyunca hem kadın-erkek eşitliği bir "Yasak" kararının onayı ile olsa da sağlandığı için sevindim. Hem de televizyonda haber programı yapan bir gazeteci olarak endişelendim.
Sevindim. Çünkü yasaklara "Tesettür" dolayısıyla sadece kadınların hedef olmasından ötürü üzülüyordum. Demek erkekler de sakalları dolayısıyla, kadınların başörtüleri yüzünden olduğu gibi, eğitim haklarından yoksun kılınabiliyormuş.


Endişelendim. Çünkü Nazlı Ilıcak, "Başörtüsü" ile "Türban"ın aynı şey olmadığını ve "Türban"ın dini bir söylem içermediğini kanıtlamak için, bizim "Beyin Fırtınası"na türbanla çıkmıştı.
O programda Nazlı Ilıcak'ın türbanına takılan Reha Muhtar da, ilerideki bir programda sakal bırakıp, "Bu sakal dini sakal değildir, Fransız usulü keçi sakalıdır" diye ortaya çıkarsa ne yaparız? Bir de tezini kanıtlamak için "Her gördüğün sakallıyı baban sanma" gibi tekerlemeleri seslendirmeye kalkarsa...


Aslında bizim üniversiteler öğrencilere "Tırnak yasağı" benzeri yeni yasaklar da koymalı ki, özünde incir çekirdeğini doldurmayan bu tür tartışmalara takılıp, yıllarımızı geçirebilelim.