Muhalefet partileri, anayasa değişiklik teklifiyle kamu görevlilerine grev hakkı verilmemesini eleştirdi.
Abone olAnayasa değişiklik teklifinin kamu görevlilerine ''toplu sözleşme hakkı'' tanınmasına ilişkin düzenleme içeren 13. maddesi TBMM Genel Kurulunda görüşülüyor.
Gruplar adına yapılan konuşmalarda söz alan MHP Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, ''Anayasa değişikliği teklifinin kriz ve kutuplaşma ortamında sanal gündem oluşturmak amacıyla'' getirildiğini iddia etti. Kamu görevlilerine grev hakkı verilmemesini eleştiren Büyükataman, ''Grev hakkı tanınsaydı daha çağdaş bir yaklaşım olurdu. Grevsiz toplu sözleşme aldatma ve göz boyamadan başka bir şey değildir'' dedi. Büyükataman, teklifin mevcut anayasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, ''Milletin hayrına da değildir'' diye konuştu.
CHP İstanbul Milletvekili Bihlun Tamaylıgil, ''grevsiz toplu sözleşmenin bir anlamının olmadığını'' dile getirerek, ''Başbakan geçmişte giydiği grev önlüğünü unutuyor'' ifadesini kullandı. Ordunun ve yargının ''RTÜK'e benzetilmek istendiğini'' öne süren Tamaylıgil, ''Her kurumu teslim almak istiyorsunuz. Demokrasi havariliğinizin boyası dökülüyor'' dedi.
BDP Siirt Milletvekili Osman Özçelik, yeni anayasa yapılmamasını eleştirerek, 'makyaj'' değişikliklerle bir yere varılamayacağını söyledi. Özçelik de grev hakkı verilmemesini eleştirdi, bunun uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu belirtti.
''12 EYLÜL OLMASAYDI SİZ OLMAZDINIZ''
AK Parti İzmir Milletvekili İbrahim Hasgür, CHP'nin ''yüksek yargıda kendi zihniyetinin hakim olduğunu düşündüğünü ve bunun değişmesini istemediğini'' öne sürdü.
Hasgür'ün ''12 Eylül hepimize acılar verdi'' sözleri üzerine, MHP ve CHP sıralarından laf atıldı. Bazı milletvekilleri, ''Ne kadar yattın'' dediler. Hasgür ise ''Darbe anayasasına sahip çıkmanın bir mantığı olabilir mi?'' diye sordu.
Toplu sözleşme hakkının daha ilerisinin ''grev hakkı'' olduğunu, ancak memur olmanın verdiği yükümlülükler ile grev kavramının bağdaştırılması konusunda sıkıntılar bulunduğunu ifade eden Hasgür, şöyle konuştu:
''Belki bundan sonraki adımlarda, kamu personel rejiminde yapılacak değişikliklerle bu halledilebilir. Mesela bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi üst düzey görevler memuriyet olarak kalarak diğer personel büro çalışanı şeklinde kadrolandırılabilir. Böyle bir çalışmayla bugün memur olarak adlandırılan çok sayıda çalışan memuriyet dışına çıkarılıp grev hakkı düzenlenebilir. İnşallah bir sonraki anayasa değişikliğinde grev hakkını da vermek bu Meclise nasip olur.''
Sataşma gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, 12 Eylül'ün üzerinden 30 yıl geçtiğini, dün olmuş gibi konuşulmasının doğru olmadığını söyledi. Anadol, ''12 Eylül ile göğüs göğüse mücadele eden insanlar burada. Ben Barış Derneği davası sanığıyım, siz hayali ihracat sanığısınız. 30 sene sonra menzil dışına çıkınca konuşacaksın. Böyle bir şey yok. Böyle yağma yok. 12 Eylül anayasasına 'hayır' oyu kullanamadım. Çünkü 12 Eylül beni cezaevine atmıştı. Siz neredeydiniz? Siz 12 Eylül olmasaydı siz olmazdınız'' diye konuştu.