Mucizevi Bir Coğrafyada Özel Bir Otel: Therme Maris

Ertaş Kasidecioğlu 13 yıldır Dalaman’da cennet bir alanı konuklara sunuyor. Çamuru ve suyuyla mucizeler yaratan bir bölgeye kurulan Therme Maris Otel, yurtdışından gelen misafirler arasında son derece popüler, artık Türkiye’den konuklarını bekliyor. Sayım Çınar, Kasidecioğlu ile turizmi, bölgeyi konuştu.

Otelle ilgili kimi detayları öğrenmek isterim. Therme Maris Otel’in kaçıncı yılı?

13 yıldır hizmet veriyoruz.

Dalaman’dasınız. Siz yarattınız bu oteli.

1989 senesinde bir villa alarak başladım. Bir gazete ilanıyla başladı. Eşimin arzusu üzerine oldu aslında. O vesileyle Dalaman’ı tanıdım. Kanlıca’da geçti hayatım, İstanbulluyum. Boğazın iki tarafında da yaşamımı sürdürdüm. Nihayet kozmetik sektörüne girdim annemin sayesinde. Annem modern ağda Sesu’nun yaratıcısıdır. Ablası Selma Hanım ile ağdayı bulmuştur. Müşterilerine uygularken büyük başarı kazanmış, dışarıya açılmış, diğer kozmetik salonlarında bu işin yapılmasına öncü olmuştur. Uluslararası boyuta da ben taşıdım. Sesu Selma ve Suzan’da gelir.

Doğayla iç içeyiz. Bakir bir coğrafyadayız. Bölgenin suyu çok güzel. İnsanlar Therme’ye geliyor huzur için. hedefiniz neydi?

Kükürtlü gölün yanında yeri açık arttırmayla aldım. Emeklilik yaşlarımı burada geçiririm diyordum. Kükürtün faydalarını görünce, dünyanın buraya gelmesi gerektiğini düşündüm. Sosyal bir tesis olarak hayata geçirmeye karar verdim. İnsanların sağlığına sundum burayı. Elimden gelen imkanlarla hayata geçirdim burayı. Çamurun analizini Türkiye’de yaptıramıyoruz. Rusya’da yaptırdım, profesörler geldi, nelere iyi geldiğini belirledi. Cilt rahatsızlıklarına nasıl iyi geldiğini kanıtladılar. Sedef hastalığına dahi iyi geliyor. Şu andaki müşterilerimizi Rus ve Ukraynalı çoğunluklu olarak. Ağırlıklı olarak kadınlar geliyor. Kadın hastalıklarına da çok iyi geliyor burası. Eklem rahatsızlıkları, cilt rahatsızlıkları tedavi ediliyor.

“Rehabilite eden suyumuz ve çamurumuz var.”

Burası bir iyileştirme merkezi gibi.

Rehabilite eden suyumuz ve çamurumuz var. Doğal çözüm. Diğer termallere göre mineral daha fazla. Bir litresinde 17800 mg mineral var. Bunun manası Türkiye’de Hatay’dan sonra ikinci en çok mineralli yere sahibiz. Hatay’da Ottoman Otel birinci sırada.

13 yılda bir cennet kurmuşsunuz burada. Diğer otellerden farklı bir şey yapmaya çalışıyorsunuz.

Allah tarafından verilen su ve çamur yaptırıyor aslında. Oksijen çok fazladır, kompleks bir hal vardır burada. Her şey bir aradadır.

Daha farklı yatırımlar da yapacakmışsınız. Doluluk oranınız çok yüksek çok reklam yapmadığınız halde. Türkiye’den konuklarınızı bekliyorsunuz artık.

Maalesef Türkiye’de tam manasıyla tanıtma şansımız olmadı. Kışın bilhassa faydalanılmasını istiyorum. Yerden ısıtma yaptık, restaurantımız var, mağaralarımız var, saunamız var, fitnessimiz var.

“Gençlik aşısı gibi bu sular.”

Burası spa resort. Nil kaplumbağalarını görüyoruz burada, hikayelerini dinlemek isteriz sizden.

Nil kaplumbağaları suyun sıcaklığına bayılıyor. 27 - 28 derece. Tabii bir rahatlık yaşıyorlar. Mutlu olarak hayatlarına devam ediyorlar. Senede 3 - 4 defa yumurtlayarak devam ediyorlar hayatlarına. 100 yaşına kadar yaşıyorlar. Gençlik aşısı gibi bu sular. Uzun ve aktif yaşıyorlar.

Kişiye özel sağlık hizmetleri var, bunlardan da bahsedelim.

12 senedir gelen müşterilerimiz var. Rus ve Ukraynalı ağırlıklı. Türk misafirlerimizi de bekliyoruz. Sedef, sivilce, egzama tedavileri yapıyoruz.

Tema aydınlık ve ışık. Denize de girebiliyorsunuz, gölde kükürtlü suda da vakit geçirebiliyorsunuz.

Haklısınız 365 günün 30’u yağmurludur, geri kalan günler hep aynıdır.

Türkiye turizmini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye turizmi her gün gelişiyor ve dünyada daha çok yer ediyor. Misafirperverliğimiz dillere destan zaten. Turistlere gelin diyoruz. Onlar da gelmeye can atıyorlar. Bilhassa müşterimizin ağırlığını temsil eden Rus ve Ukraynalılar evleri gibi görüyorlar burayı.

En ayırt edici özellikleri nelerdir?

Doğallık, konfor… Buranın suyu, çamuru, güneşi ve havası için geliyorlar. Diğer her şey ikinci planda. 4 yıldızlı bir oteliz. Tabiatla içiçeyiz. Suyun verdikleri enerjiden, güneşten, çamurun ruhlarına ve bedenlerine iyi gelmesinden mutlular. Bir ay, bütün bir yıla yetiyor.

Yoga da yapıyorsunuz.

Yogiyim 20 senedir.  Rusya’dan gelen yoga grupları var. Memnuniyetle Eylül ve Mayıs ayında programlarını yaparlar.

Önümüzdeki dönem için hedefleriniz nelerdir?

En büyük hedefimiz kışın da yürütmek her şeyi. Türk müşterilerimiz için yeni yatırımlar yaptık, bahsettiğim gibi yerden ısıtmayı sağladık. Gelenlerin memnun kalacağını düşünüyorum.