Hukuksuzluğun gözler önüne serilmesi mi, soğuk savaşın uzantısı mı? Suat Taşpınar, Türkiye'de de gösterime giren Leviathan filmi etrafındaki tartışmaları anlatıyor.
Abone olİlk bakışta durum karışık: Bir Rus yönetmen, ABD'nin 2 bin 500 nüfuslu kasabasında yaşanan trajik bir olaydan esinlenip Rusya'da geçen bir senaryo yazdı, film çekti.
Masrafının yüzde 35'i devlet fonundan sağlandı. Film bu ay içinde hem Altın Küre ödülü aldı, hem Oscar'a aday gösterildi. Şimdi Rusya'da, henüz gösterime bile girmeyen filmin etrafında fırtına kopuyor.
Bazı Ortodoks gruplar gösterimin yasaklanması için uğraşıyor, bir milletvekili devlet bütçesinden verilen paranın geri alınmasını istiyor, Rusya Kültür Bakanı yönetmeni "kırmızı halıların, ödüllerin peşinde koşmakla, çıkarcı olmakla" suçluyor.
Film, son günlerde ödül üstüne ödül alan "Leviathan". Yönetmen, 50 yaşındaki Andrey Zvyagintsev.
En iyisi filmin etrafında kopan fırtınayı, en baştan başlayıp anlatmak:
4 Haziran 2004'te ABD'nin Colorado eyaletine bağlı Granby kasabasında uzun yıllar unutulmayacak bir olay yaşandı.
Bir gün bir kasabada...
52 yaşındaki Marvin Heemeyer adlı otomobil tamircisi, yerel yönetim ile ihtilafa düştü.
Heemeyer, arsasının yanına haksız yere bir çimento fabrikası yapılmasına izin veren belediyenin "güçlünün yanında yer aldığını" düşünüyordu.
Yalnız adamın hak ve hukuk mücadelesi sonuç vermedi, hatta işyerine 2 bin 500 dolar da ceza kesildi. Heemeyer sonunda radikal bir karar verdi:
Bir buldozer satın alıp çelik levhalarla zırhlı hale getirdi, mitolojiden çıkma korkunç bir canavara benzeyen buldozeriyle kasabada önüne gelen binaları yıkmaya başladı. Polisin patlayıcı ve kurşun kullanması da onu durduramadı.
Sonunda Heemeyer enkazın altında sıkışan buldozerde, kafasına bir el ateş ederek intihar etti.
Medyada uzun süre, "güçlülerin yanında yer alan yöneticiler yüzünden hakkını alamayan bir adamın isyanı" konulu haberler çıktı.
Rus yönetmene senaryo oldu
Rus yönetmen Andrey Zvyagintsev bu olaydan çok etkilendi. Heemeyer'in trajedisinden bir senaryo çıkardı, Rusya'ya uyarladı. Devlet fonundan yüzde 35 bütçe desteği almayı başardı.
Rusya'nın kuzeybatısında Barents Denizi kıyısındaki Murmansk'ta çekilen film, köyde ailesiyle zorlu bir yaşam mücadelesi veren Nikolay'ın, evini ve arsasını ele geçirip kendi yakınlarına peşkeş çekmek isteyen rüşvet ve yolsuzluğa batmış bir yerel yönetici ile mücadelesini anlatıyor.
Geçen yıl 64. Cannes Film Festivalinde Nuri Bilge Ceylan'ın "Kış Uykusu" en iyi film ödülünü alırken, Zvyagintsev'in "Leviathan"ı en iyi senaryo ödülüyle yetinmişti.
Ödüller ve eleştiriler
Ama bu yılbaşında önce Altın Küre ödüllerinde en iyi yabancı film seçildi, ardından en iyi yabancı film Oscarı için beş aday film arasına girdi, en son hafta başında Londra Film Eleştirmenleri Birliği en iyi film ödülünü aldı.
Eleştirmenler, filmde kutsal kitaplardaki öykülere de atıf yapılırken, aslında Rusya'nın son 20 yılda yaşadığı kapitalistleşme sürecindeki sosyal ve politik yozlaşmanın, iktidar erkini kendi çıkarları için kullanan yöneticilerin acımasızlığının, hak ve hukuk mücadelesi verenlerin başına gelen dertlerin vitrine çıktığını vurguluyor.
Gerçi Türkiye dahil pek çok ülkede gösterimi başlayan film Rusya'da 5 şubatta vizyona girecek. Yani filmi halk görmüş değil. Ama buna rağmen ülkede hem iktidar koridorlarında, hem milliyetçi ve dindar çevrelerde fazlasıyla tepki almış durumda. Filmin internette korsan versiyonları hızla yayılıyor.
'Mevcut yönetime tüküren film'
Tepkilerin ortak paydası, Rusya'nın Ukrayna yüzünden Batı ile yeni bir soğuk savaş yaşadığı bir dönemde ülkenin aleyhinde propaganda aracı olduğu yönünde.
Filmi izlediğini söyleyen Rusya Kültür Bakanı Vladimir Medinski sert eleştirilerini saklamıyor.
Bakan, "Benzer bir film gerçek öykünün yaşandığı Colorado'da ya da Paris'in Arap mahallelerinin birinde veya güney İtalya'nın depresif bölgelerinde çekilebilirdi ama yönetmen Batı'dan bu kadar prestijli ödülü zor alırdı" diyor.
Medinski'ye göre "mevcut yönetime tüküren bir film halkın vergileri ile çekilmemeli".
St. Petersburg'da yerel parlamento üyesi Vitali Milonov, "Leviathan" filmine devlet fonundan verilen paranın geri alınması için Başbakan Dmitri Medvedev'e mektup yolladı bile.
Ayrıca, Rus Ortodoks derneklerinden biri, filmin gösteriminin yasaklanması için kültür bakanlığına başvurdu.
Kremlin yanlısı ünlü politik analist Sergey Markov'a göre film "Batı'nın gözüne girmek isteyen, anti-Putin sinema manifestosu. Soğuk savaşın bir parçası".
"Leviathan" Tevrat ve İncil'de kötülüğü temsil eden, denizlerde yaşayan bir canavar olarak hikaye ediliyor.
Thomas Hobbes'un 1651'de yazdığı kitaba adını vermiş ve kitapta bir kavram olarak "mutlak, yıkıcı güç ve yetkilere sahip egemen devleti" ifade etmek için kullanılmıştı.
'Kötülük her yerde'
Yönetmen Zvyagintsev, kazandığı ödüllerin tadını çıkarmaktan çok ülkesinde artan eleştirileri yanıtlamaya çalışırken bu "evrenselliğe" atıf yapıyor.
Rusya devlet 1. Kanalı ORT'ye verdiği son demeçte, "Bu film 145 milyonluk bizi (Rusya'yı kast ediyor) değil, 7 milyar kişilik bizi (tüm dünyayı) anlatıyor. Kötülük her yerde" diyor.
Guardian'a konuşurken de, "Rusya'da yaşamak mayınlı bir arazide yürümek gibi" diye ekliyor.