Türkiye'den yurtdışına açılan bazı mobilya firmaları dünya pazarında söz sahibi olmaya başladı. Ancak mobilya üretiicileri arasında farklmar da göze çarpıyor.
Abone olTürkiye'den yurtdışına açılan bazı mobilya firmalarının, dünya pazarında söz sahibi olmaya başladığı bildirildi. Türkiye Ağaç İşleri Federasyonu Başkanı Ali Rıza Ercan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin toplam ihracatında bindeli oranlarla ifade edilebilecek kadar düşük bir paya sahip olan Türk mobilya sektörünün, bu durumdan kurtulabilmenin mücadelesini verdiğini söyledi. Türkiye'de, bir tarafta atölye tipi küçük işletmelerde faaliyet gösteren, rekabet gücünden uzak küçük üreticiler bulunduğunu, diğer tarafta dinamik, yaratıcı ruha sahip ve sağlam adımlarla ilerleyen firmaların yer aldığını dile getiren Ercan, sahip olduğu potansiyeli yeteri derecede kullanabilme imkanı bulamayan sektörün önünde duran en büyük engeli, kollektif hareket etme bilincini henüz kavrayamayan küçük atölyelerin oluşturduğunu, dışa açılım için bu sorunun çözülmesi gerektiğini vurguladı. Ercan, Türk mobilya sektörünün son yıllarda büyük bir atılım içinde olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti. ''Türk mobilya firmaları, artık markalaşma yolunda. Bir elin parmaklarını geçmese de Türkiye'den yola çıkan bazı firmalar markalaşarak, dünya pazarında söz sahibi olmaya başladı bile. Türk mobilyalarıyla ağzına kadar dolu TIR'lar, yük gemileri, sınırlarımızı aşıp yeni pazarlara doğru yol almaya devam ediyor. Ancak, tüm sektörlerde olduğu gibi mobilya sektörü de imkansızlıklardan, ilgisizlikten, bürokratik engellerden muzdarip. Bugün İtalyanlar dünyanın her yerindeki Hilton'ları, Shareton'ları, mobilyalarıyla döşemiş. Bırakın onu bizim kendi ülkemizde bile İtalyanlar döşüyor. Niye biz döşemeyelim? Yurtdışına mal gönderemiyorsak, bunları kendi mobilyalarımızla yapalım. Paramız içerde kalsın. Bir yabancı yatırımcı Türkiye'de otel yapmak istediğinde de tüm ihtiyaçlarını Türkiye'deki sektörlerden karşılaması istenmeli. Bunlar mutlaka düşünülmüştür, ancak uygulamada göremiyoruz.'' -SEKTÖRÜN GEÇMİŞ YILLARA GÖRE DEĞERLENDİRİLMESİ- Mobilya sektörünün iyi bir değerlendirmeye alındığında, küçük rötuşlarla başlangıçta 1.5-2 milyar dolarlık bir ihracatın olabileceğine dikkati çeken Ercan, sektörünün bir kaç yıl içinde de anormal bir patlamayla 5-6 milyar dolar ihracat potansiyeline sahip bulunduğunu kaydetti. Ercan, sektördeki potansiyelin yeterince değerlendirilememesinin büyük bir kayıp olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu: ''Türkiye'de mobilya sektörü, tekstil sektörü kadar elzem ve tekstil sektörü kadar ihracat şansı yüksek olan bir sektördür. Ama maalesef, mobilyacıları Türkiye'deki idareciler pek ciddiye almıyorlar. Bu konuda çok iddialıyım ve açıkça söylüyorum, bizim istediğimiz desteğin tamamını değil yüzde 50'sini sağlasalar birkaç yıl içinde Türkiye'nin mobilya ihracatını 10 milyar dolara çıkarırız. Biz para istemiyoruz. Biz imkan istiyoruz, fırsat istiyoruz. Bize bu fırsatlar tanınırsa 5 yıl içinde dünyaya Türk mobilya sektörünü olarak nam salarız.'' -''TÜRKİYE, EL YAPIMI MOBİLYADA DÜNYADA İLK 5 İÇİNDE''- Sektörü, ülkeler bazında değerlendirdiklerinde İtalya'nın 20 milyar dolar yıllık ihracatının olduğunun ortaya çıktığını belirten Ercan, Fransa ve ABD'nin mobilya sektöründeki diğer önemli iki ülke olduğunu kaydetti. Ercan, Türkiye'nin dünya mobilya sektöründeki payının ancak, İtalya'nın yüzde 1'i kadar olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: ''Türk mobilyalarında el işçiliği çok önemlidir. El yapımı mobilyada Türkiye dünyada ilk 5 içinde yer alıyor. Türkiye'nin rekabetşansı da el işçiliği mobilyalarda yatıyor. Estetik, kalite ve fiyat olarak Türk mobilyalarının kesinlikle bir numara olduğunu düşünüyorum. Ülkemiz ekonomisinin temel direğini oluşturan esnaf ve sanatkarın yaklaşık yüzde 15'inin mobilya sektöründe faaliyet göstermesine rağmen sektörün toplam ihracat içindeki payı 2001'de yüzde 0.58 olarak gerçekleşmiştir. Mobilya sektörünün gelişmesi mobilya ihracatının gelişmesine bağlıdır. Türkiye'nin mobilya ihracatı son on yılda 26.2 milyon dolardan 2001 yılında 180.7 milyon dolara ulaşmıştır. Ancak ihracatın değeri varolan potansiyelin çok altındadır.''