Meclis Başkanı Cemil Çiçek, yeni Anayasa çalışmalarının tamamlanacağını söyledi ve tutuklu vekiller nedeniyle yargıyı eleştirdi
Abone olMİT-PKK görüşmesini değerlendiren Meclis Başkanı Cemil Çiçek, istihbarat elemanlarının bazı olayları önlemek için örgütlere sızabileceğini belirterek, "Onlarla beraber olacak, onlarla beraber oturup yemek yiyecek" dedi.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, NTV'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Cemil Çiçek'in konuşmasından satır başları şöyle...
YENİ ANAYASA
"Tüm siyasi partiler anayasanın değişmesini istiyor. Yani anayasa toplumsal bir talep haline geldi. 82 anayasası tamiratlarla varlığını sürdüremez. Herkese ulaşmaya çalıştık, herkesin söz hakkı var. Meslek örgütleri de yeni anayasaya destek versin. Sivil toplum kuruluşları etkin olmalı. 14 bin derneğe yani anayasaya destek için davette bulunacağız.
82 Anayasası'nı eleştirenler haklı çıktı. Anayasa yapamama ihtimalini düşünmek dahi istemiyorum. Daha özgürlükçü, daha birey odaklı bir anayasa.Tutuklu vekillerle ilgili sorunların bir kısmı anayasadan kaynaklanıyor. Uzlaşma Komisyonu'nda dışarıdaki tartışmalardan uzak durmalıyız.
Yeni bir anayasa yapacaksak bayram havasına ihtiyaç var. Gergin bir atmosferde anayasa yapmak zorlaşır.
TUTUKLU VEKİLLERİN DURUMU
Meclis Başkanı yetkileri sınırsız bir makam değil. Kimin ne yetkisi var, ona bakmak lazım. Kişisel olarak ben kimsenin tutuklu olmasını istemem. Yargılamaların uzun olmasını istemem. Tutuklamayla ilgili hükümler belli. Tutuklama isteyenlerin hassas olması lazım.
KCK OPERASYONLARI
BDP'nin masadan kalkarız şeklinde bir tutumu yok. Bu komisyon çalışmalarını sonlandıramazsa, birçok sorunun kaynağı olan bu anayasa 30 yıl daha yürürlükte kalır. Tarihi sorumluluğumuzun gereğinin yapmalıyız.
TERÖRLE MÜCADELE
Bir ülke terörle mücadele ederken kendi politikalarına ve gücüne güvenmek mecburiyetindedir. Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz. Terör adına en çok yalan söylenen konudur. Herkes terörü kınar ama adım atmaya gelince kırk dereden su getirir. Bazı ülkeler terör örgütü üyelerini ne yargılıyor, ne de iade ediyor. 40 sene terörle mücadele ettik. Hala 'bunlar kimdir' diye soran varsa, bu acılar boşuna mı çekildi?
MİT-PKK GÖRÜŞMESİ
Devletin bu türlü kuruluşları, bu türlü işler içindir. Dünyada istihbarat teşkilatlarının işi iyi adamlarla değildir, hep kötü adamlarla uğraşırlar. Yani bu tür kuruluşların iki türlü görevi var. Bir kısım olayları olmadan önce önlemek ve buna rağmen olaylar olduysa da faillerini bulup yargıya teslim etmek. Olayları olmadan önce önleyecekse ki Türk güvenlik birimleri birçok olayı kamuoyuna bile yansımadan bugüne kadar önlemiştir. Eksiğini tamam ama başarılı işlerini de göz ardı edersek.. Kelle koltukta görev yapan kurumlardır, morale ve desteğe ihtiyacı var. Yaptıkları her şey kötü değil. Bu tip örgütler bir kısım olayları önceden önleyecekse bu örgütlerle içli dışlı olacak, içine sızacak onlarla birlikte olacak, onlarlarla yemek yiyecek. Yeri gelecek onları övecek, yeri gelecek yerecek... Olayı bu örgütlerin kendi görev ve sorumluluk çerçevesi içinde değerlendirmek lazım. Bir filanca ülke bu konuda neyi yapması gerekiyorsa Türkiye Cumhuriyeti devleti de onu yapar ve onu yapmalıdır. Bu kabul içinde bakalım. Terör meselesi bir parti meselesi değil, partiler üstü bir meseledir bunu böyle anlayıp bunun içini iyi doldurmamız lazım.
N.Ç. KARARI
İnsan olmayanların yaptığı, insanlık dışı bir eylem. Ancak bir suç hangi tarihte işlendiyse o tarihin kanununa göre yargılanır. Bu evrensel bir hukuk kuralıdır."