Çözüm süreci seçim takvimine mi takılıyor? MİT Müsteşarı Hakan Fidan, İmralı'ya son gidişinde Abdullah Öcalan'a ne dedi?
Abone olRadikal yazarı Murat Yetkin, çözüm sürecinde yaşanan son gelişmeleri bugünkü köşesine taşıdı.
"Kürt süreci seçim alarmı veriyor" başlıklı yazısında Yetkin, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Abdullah Öcalan arasında geçtiği ileri sürülen bir diyalogu yazdı:
"Mevcut siyasi koşullar altında üzerinde daha önce anlaşmaya varılan bir taslağın uygulanması imkânı yok."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün akşam Türkmenistan ziyareti öncesi yaptığı açıklamaları da hatırlatan Murat Yetkin şunları yazdı...
"AK Parti'nin Afyon kampından bu yana PKK ile Kürt sorununa çözüm amaçlı diyalogun Haziran 2015'te öngörülen seçimlere dek yavaşlatılması konuşulmaya başladı. İlginç gelişmeler var.
Türkmenistan’a yola çıkarken bir muhabir Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Süreç donmuş durumda mı?” diye sordu. Çünkü bir gün önce HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş öyle iddia etmişti. Demirtaş’a göre çözüm süreci “İmralı’yla” başlamıştı ve “bitecekse” oradaki görüşmeyle biterdi.
ERDOĞAN'IN YÜZÜ ASILDI
Erdoğan’ın yüzü asıldı. “Siz kalkar da” dedi, “Tamamıyla etnik yaklaşım içinde vatandaşı sokağa davet ederseniz, 40 kişinin ölümüne neden olursanız, burada zaten çözüm diye derdin olmaz.”
Bunun İmralı’yla alakası yoktu. Cevap, 40 küsur ölüme neden olan 6-7 Ekim Kobani (Ayn el-Arab) protestolarının Ankara’da yol açtığı rahatsızlığın boyutlarını da gösteriyordu. Cumhurbaşkanı hükümetin çözüm sürecini devam ettirme iradesini sözlerine ekledi, ama cevabı, son birkaç gündür Ankara kulislerinde dolaşan “sıkıntı” söylentilerine haklılık payı verecek türdendi.
AFYON KAMPINDA NELER OLDU?
Bu söylentiler aslında 1-2 Kasım’da Afyon’da toplanan AK Parti kampından itibaren kulise yayılmaya başlamıştı.
Yeni Şafak’tan Abdülkadir Selvi’nin “içeriden” bildirdiğine göre, bazı milletvekilleri diyalog sürecinde iplerin PKK’nın eline geçmiş olduğunu öne sürmüşler, tartışmaya hükümet üyeleri de katılmıştı. Zaten Kamp boyunca milletvekilleri en fazla ilgiyi dış politika, ya da ekonomi oturumlarına değil, Kürt çözüm süreci oturumlarına göstermişlerdi. Haziran 2015’de öngörülen milletvekili seçimlerinde asıl sıkıntı orada görülüyordu demek ki.
Bu dikkat çekici bir gelişmeydi. Çünkü bir süredir PKK’nın siyasi ve askeri kanatlarının bulunduğu Kandil de, diplomatik ve mali kanatlarının bulunduğu Brüksel de, isim vermeden Öcalan ve HDP’yi, seçim konusunda uyarıyor, hükümetin seçime kadar zaman kazanıp, sonra adım atmayacağını iddia ediyorlardı.
....
MGK ve AK Parti’nin Afyon kampında belli bir nabız alan Davutoğlu, 4 Kasım’da Genelkurmay karargâhına gitti. Orada Genelkurmay Başkanı Necdet Özel başkanlığındaki kurmay heyetten 4 saatlik, gizli bir güvenlik sunumu aldı. Ertesi gün, 5 Kasım’da Davutoğlu bu kez (yakında oradan taşınacak olan) Yenimahalle’deki, MİT karargâhındaydı.
MİT’in bu süreçteki yeri ayrıydı, çünkü iki yılı aşkın süredir PKK lideri Abdullah Öcalan ile diyalogu yürüten oydu. Keza, Musul’da IŞİD eline düşen 49 esir MİT’in gayretleriyle serbest bıraktırılmıştı.
Başbakanlık kaynaklarından alınan bilgilere göre MİT sunumunda ne süreç, ne PKK, ne IŞİD konuşulmuştu; MİT’in mali ihtiyaçları konuşulmuştu.
Bir gün sonra, 6 Kasım’da birden ortalığa sızan ama hiç biri resmen doğrulanamayan haberlere göreyse, “birkaç gün önce” Fidan, Öcalan’a, mevcut siyasi koşullar altında üzerinde daha önce anlaşmaya varılan bir taslağın uygulanması imkânının olmadığını açıklamıştı.
ÖCALAN'LA GÖRÜŞÜLEN TASLAK NE?
O taslağın ne olduğunu biz bilmiyoruz. Bir şekilde seçim sürecine bağlı olduğunu söylemek mümkün, ama somut bilgi verilmiyor. Keza Kürt çözüm sürecinde de bir şeylerin ters gittiği anlaşılıyor; onun da ayrıntılarını tam olarak bilmiyoruz. Ama yakında anlarız ve merak etmeyin, hemen sizinle paylaşırız.