Mısır'da yönetimdeki Yüksek Askerî Konsey, Hüsnü Mübarek'in devrilmesi ardından yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uygulanacak kuralları açıkladı.
Abone olMısır'da yönetimdeki Yüksek Askerî Konsey, Hüsnü Mübarek'in devrilmesi ardından yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uygulanacak kuralları açıkladı.
Bu açıklamaya göre, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olacak kişilerin Mısırlı anne ve babadan Mısır'da doğan kişiler olması gerekiyor. Çifte vatandaşlığa sahip kişiler ve bir yapancı uyrukluyla evli olanlar aday olamayacak.
Seçimlerde adaylığını koyacak kişilerin en az 30 milletvekilinin ya da 30 bin seçmenin desteğini alması gerekiyor.
Mısır cumhurbaşkanlığı için henüz resmî bir tarih açıklanmamış olsa da, Yüksek Askerî Konsey, seçimlerin Haziran ayı sonunda yapılacağını taahhüt etti.
Yüksek Askerî Konsey'e danışmanlık yapan sivil oluşumun sözcüsü, yönetimdeki generallerin, idareyi sivil yönetime bırakma sürecini hızlandırmak için farklı seçenekleri değerlendirdiklerini söyledi.
Sözcü Muhammed el-Holi, Mısır'ın, 100 kişilik bir heyet tarafından hazırlanacak anayasası için süreci kısaltmayı düşündüklerini, böylece cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Mayıs ayına alınabileceğini söyledi.
Ancak uzun yıllar Hüsnü Mübarek'in baskıcı rejimi altında yaşayan halk, yeni anayasanın aceleye getirilmemesi gerektiği görüşünde.
Geçen hafta, Mübarek'in devrilmesiyle sonuçlanan ayaklanmanın yıldönümünde, başkent Kahire'deki Tahrir Meydanı'nda toplanan eylemciler, Yüksek Askerî Konsey'in kontrolü bir an önce sivillere devretmesi çağrısını yineledi.
Eylemciler, ordunun geçiş sürecini yanlış yönettiğini ve insan hakları ihlallerinin sürdüğünü savundu.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerini, parlamentonun alt kanadı, Halk Meclisi'nin oluşturacağı bir komitenin izlemesi gerektiğini savunan eylemciler, bir diğer seçeneğin de, anayasa tamamlanana kadar geçici bir cumhurbaşkanı atanması olabileceği görüşünü savunuyor.
Mısır'da yapılan seçimlerde, İslamcı partilerin Halk Meclisi'nde çoğunluğu sağlaması, liberal ve laik kesimlerde, Müslüman Kardeşler hareketi ve Yüksek Askerî Konsey'in işbirliği yapabileceği endişelerini arttırdı.
Bu kesimler, orduya tanınan ayrıcalıkların devam etmesine izin verilebileceğini, generallerin savunma ve dış politika konularında veto hakkına sahip olabileceklerini, Müslüman Kardeşlerin ise Mısır toplumunda hâkim güç haline gelebileceğini savunuyorlar.