Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından Milli Parklar Yönetmeliği’nde yapılan bir değişiklikle, milli parklarda her türlü yapılaşmanın önü açıldı.
Abone olMilli Parklar Kanunu’nda, bir milli parkın uzun devreli gelişme planı olmadan yapılaşmaya izin verilmiyor. Ancak söz konusu yönetmelik değişikliğiyle, artık "kamu yararı görülen", "yapılmasının zorunluluk olduğu" belirtilen yeni yatırımlar için bu şart aranmayacak.
Radikal’den Serkan Ocak’ın haberine göre, "Milli Parklar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" adlı yeni hüküm, 1986 tarihli Milli Parklar Yönetmeliği’nin 5. maddesine yeni bir bölüm ekliyor: “İçme suyu temini açısından yapımı aciliyet gösteren ve kamu yararı açısından vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk arz eden tesisler için uzun devreli gelişme planı şartı aranmaz. İlgili kurumların görüşleri alındıktan sonra yapılan bu tesisler uzun devreli gelişme planlarına işlenir.”
YÖNETMELİK KANUNDAN ÜSTÜN OLAMAZ
Hukukçularsa yönetmelikle yapılan değişikliğin kanun üstünde olamayacağını, hukuka aykırı bir düzenlemeye imza atıldığını vurguladı.
SANTRAL VE HES'LERİN ÖNÜNÜ AÇIYOR
Avukat Barış Yıldırım, yönetmeliğin milli parklar statüsünü ortadan kaldırdığını belirtti. Yıldırım, “Yeni yönetmelikte içme suyu gibi masumane bir ifade kullanılmaya çalışılıyor. Ancak ortada kötü niyet var. İfade çok karışık yazılmış. Bu durum da bilerek yaratılıyor” dedi.
Avukat Alp Tekin Ocak ise, “Kömürle çalışan bir termik santral, milli park sınırları içine kurulabilecek. Nükleer santral, HES gibi kamu yararı görülen her şey yapılabilecek. Yani aklınıza ne geliyorsa yapılabilecek. Örneğin, Samsun’da bir köye ‘Kamu yararı’ var denilerek TIR garajı yapıldı” dedi.
Türkiye’de 40 kadar Milli Park bulunuyor.