BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,27
ALTIN 2.843,27
HABER /  GÜNCEL  /  EĞİTİM

Milli Eğitim Şurası geç kaldı

Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı şuranın geç toplanmasını eleştirdi

Abone ol

17 Milli Eğitim Şurası üyesi ve Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan AVCI, yaptığı basın açıklamasında; Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim sistemimizde büyük değişiklikler yaptığını ve yapmaya devam ettiğini oysa ki geleneksel olarak bu tür değişiklikler yapılmadan önce Milli Eğitim Şuraları’nın toplanıp eğitimcilerin, bilim adamlarının, basından ve ilgili kurumların temsilcilerinden görüşler alınarak, tartışılarak ve kamu oyu yaratıldıktan sonra değişikliklere gidildiğini belirterek şöyle konuştu;

MİLLİ EĞİTİM ŞURASI DAHA ERKEN TOPLANMALIYDI!

AVCI, şöyle kaydetti; Son 4 yıl içinde eğitim sistemimizde çok değişik konularda köklü değişiklikler yapılmıştır. Sayın Bakanın açıklamalarına göre 2007 yılında zorunlu eğitim 12 yıla çıkacaktır. Yapılan protokole göre Sağlık Eğitim Merkezleri Sağlık Bakanlığına devredilmiştir. Buna karşılık 300 kadar Sağlık Meslek Lisesi Mili Eğitim Bakanlığına verilmiştir. Kanımca Sağlık Meslek Liselerinden Sağlık Bakanlığı kurtulmak istemiştir. Sağlık Bakanlığı ve diğer bazı bakanlıklar bu liseleri Milli Eğitim Bakanlığına devrederek büyük bir dertten, külfetten ve sorumluluktan kurtulmak istemişlerdir. MEB 330 adet Sağlık Meslek Lisesini, Adalet Meslek Lisesini, Ziraat Meslek Lisesini, Meteoroloji Meslek Lisesini v.b alıp ne yapacaktır? Sağlık, Adalet, Maliye ve Tarım Bakanlıklarının onayı olmadan bu okul mezunlarının istihdamı mümkün değildir. Öğretmen okullarını öğretmen liselerine çevirdiğimiz gibi Sağlık Meslek Liselerini de Sağlık Liselerine çevirip parasız yatılı okullar grubuna mı sokacağız ki soktukda. İşsiz 40 bin hemşire bir o kadar da sağlık lisesi mezunu varken diğer bakanlıklara bağlı meslek lisesi mezunlarının durumu da aynı iken...

Bu protokolle 800 bin eğitimcinin tek meslek hastalıkları hastanesi olma özelliğini taşıyan Validebağ öğretmen hastanesi de devredilmiştir. Validebağ öğretmen hastanesi 354.000m² lik kampusü içinde; öğretmen huzurevi, izci evi, kültür merkezi, öğretmen evi, müzesi ve meslek lisesi bulunan çok güzide bir hastanedir. Sağlık Bakanlığının gücü bir tek Milli Eğitim Bakanlığına mı yetmektedir?

MEB’na bağlı 104 Sağlık Eğitim Merkezlerinin İllerde sağlık planlanması, sağlık taraması ve sağlık eğitimi yapmak dışında tüm eğitim çalışanlarına sağlık ve tedavi hizmetleri vermekteydi. Sağlık Eğitim Merkezlerinin Sağlık Bakanlığına devriyle bu görevleri Sağlık Ocaklarının yerine getirmesi mümkün değildir. Oldukça iyi ve kaliteli hizmet veren bu kurumları devrederek, eğitim çalışanları sağlık ocaklarına mahkum edilmektedir. Bu durum eğitim çalışanları arasında huzursuzluk ve hoşnutsuzluk yaratmaktadır ve sahipsiz olduğuna inanan itilen-kakılan eğitim çalışanlarının moral ve motivasyonunu daha da düşürecektir.

Diğer bir husus olarak, atama Yönetmeliği değişmiştir. Yine Sayın Bakanın açıklamalarına göre İlköğretimde müfredat tamamen değiştirilecektir. Mesleki eğitime ağırlık verilmekte ve projeler uygulanmaktadır. YÖK yasası değiştirilecektir. Öğretmenler üç kariyer basamağı altında “öğretmen, uzman öğretmen ve baş öğretmen” olarak değerlendirilecektir. Meslek Yüksek Okullarına sınavsız girilmektedir. Heybeliada Ruhban okulu açılmak istenmektedir. Din eğitimi zorunlu olmaktan çıkarılması gündemdedir. Liseler 4 yıla çıkarılmıştır. MEB, AB’den “koşullu” krediler almaktadır.

Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bu değişikliklerin sadece bir tanesi bile Milli Eğitim Şurasının toplanması için yeterlidir. Biz “BAĞIMSIZ EĞİTİMCİLER SENDİKASI” olarak bu değişikliklerin Milli Eğitim Şurasında değerlendirilip, tartışılıp yürürlüğe girmesinin eğitim sistemimiz için daha faydalı ve daha sağlıklı olacağın kanaatindeyiz. Öğretmenlerimiz bu değişikliklerden haberdar değildir. Toplumsal konsensus sağlanmadığı sürece, eğitimcilerin tek yasal kuruluşu olan sendikaların görüşü alınmadığı sürece alınan kararlar eğitim için olumsuz sonuçlar meydana getirebilir. Bu konuların 17. Milli Eğitim Şurası’nın süzgecinden geçirilmesinde büyük yararlar vardır. Bu yüzden Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin ÇELİK’e ve şahsında tüm partilere bir defa daha sesleniyorum ki; Bu denli önemli değişikliklere gitmeden önce Milli Eğitim Şurası’nı toplamak eğitim sistemimizin sağlığı ve verimliliği için oldukça hayatidir.