BIST 9.550
DOLAR 34,49
EURO 36,30
ALTIN 3.012,10
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Millete hakareti kabul etmeyiz

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kanada Atlantik Konseyi'nden konferans verdi

Abone ol

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin köprüden ziyade merkez ülke olduğunu belirterek, ''Türkiye'de Çeçenistan'dan daha çok Çeçen, Bosna'dan daha çok Bosnalı, Kosova'dan daha fazla Kosovalı, Irak'takinden daha çok Kürt var'' diye konuştu.

Kanada Dışişleri Bakanı John Baird'in davetlisi olarak bu ülkede bulunan Bakan Davutoğlu, Kanada Atlantik Konseyi'nde ''Değişen Dünyada Değişen Türkiye'' konulu bir konferans verdi. Fransız Devrimi'nden sonraki 200 yıllık süreci değerlendiren Davutoğlu, büyük savaşları ve devrimleri deprem, sonrasındaki gelişmeleri ise artçılar olarak nitelendirdi.

"DAKTİLO VARKEN MÜBAREK VARDI, HALA VAR"

''Türkiye'de Çeçenistan'dan daha çok Çeçen, Bosna'dan daha çok Bosnalı, Kosova'dan daha fazla Kosovalı, Irak'takinden daha çok Kürt var'' diyen Bakan Davutoğlu, ''Bu nedenle Türkiye'ye köprüden ziyade merkez ülke demek gerekir'' dedi. Türkiye'nin, dünya tarihinin akışını değiştiren tüm büyük politik depremlerin ortasında bir ülke olageldiğini kaydeden Bakan Davutoğlu, bakan olmasının üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen, Avrupa başta olmak üzere birçok ülkedeki mevkidaşlarının en az 3-4 kez değiştiğini anlattı. Bunun normal olmasına karşın, Türkiye'deki istikrarın da bir göstergesi olduğunu anlatan Davutoğlu şöyle devam etti:

''İstanbul'daki çalışma evimde, 80'li yıllarda tez yazarken kullandığım daktilomu gören kızım bana, arkeolojik bir kalıntı bulmuşcasına bunun ne olduğunu sormuştu. O zaman Mübarek iktidardaydı. Fax bulundu, Mübarek vardı; bilgisayar çıktı, Mübarek vardı; internet çıktı, Mübarek vardı; cep telefonu çıktı hala Mübarek var. Libya da öyleydi. Tunus da, Esad ailesi de... Sayın Başbakan ve ben 9 ay boyunca Mübarek'i, Esed'i, Kaddafi'yi ve Ali'yi değişmeleri konusunda ikna etmeye çalıştık.''

Suriye;de bir insanlık trajedisi yaşandığını söyleyen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ''Esed'e, tüm bir milletin terörist olamayacağını ve yaptığının yanlış olduğunu defalarca söyledik. Esed, insanları katletmeye devam ediyor. Soruna çözüm getirmesi gereken BM'de ise sistem felç olmuş durumda'' diye konuştu.

"HAKARETİ ASLA KABUL ETMEYİZ"

Türkiye-Kanada ilişkilerinin sorulması üzerine Davutoğlu, şunları söyledi:

''Bu soruyu Kanadalı karar vericilerin anlaması lazım. Biz tüm milletlere saygılıyız ancak milletimize hakareti de asla ve asla kabul etmeyiz. Tarih acı-tatlı olaylarla dolu. Bu ülkeyi 16 yıl sonra ziyaret eden ilk dışişleri bakanıyım. 1998'den bugüne dünyada birçok olay oldu. Biz Ermenistan'la protokol imzaladık ve tüm tarihî olayları konuşmaya hazır olduğumuzu açıkladık. Biz Kanada ile iyi ilişkiler istiyoruz ancak bu karşılıklı saygı ve ağırbaşlılık üzerine olmalıdır. Eğer konuşmaya başlarsanız, kızılderililer de Amerikan yerlileri de konuşulmaya başlanır. Ben tarihi yargılamıyorum. Sadece her şeyi konuşmaya hazır olduğumuzu söylüyorum. Fakat bu, bir 3. Dünya ülkesi parlamenterine, 100 yıl önce ülkenizde neler olduğunu sorar gibi olamaz. Ümit ediyorum birgün, ki bu benim rüyamdır, Türk-Ermeni ilişkileri mükemmel bir noktaya gelecek. Dünyanın neresinde olursa olsun, Türkler ve Ermeniler yine dost olacaklar. Ve ümit ediyorum birgün, Kanada ile de çok iyi ilişkilerimiz olacak fakat, bu sürece kalpleriniz ve mantığınızı iki tarafa da açarak katkıda bulunmanız lazım.''

"TÜRKİYE AB İÇİN KİLİT ÜLKE"

Bir soruyu cevaplayan Bakan Davutoğlu, yıllar önce söylenenlerin aksine bugün Türkiye'nin AB için yük değil kilit ülke olduğunu belirtti. Türkiye'nin, ekonomik kriz başta olmak üzere AB'nin tüm sorunlarına çözüm üretecek durumda olduğunu hatırlatan Davutoğlu, ''Örneğin Türkiye AB'de olsa, Yunanistan'a herkesten daha fazla yardım ederdi'' dedi. 2011'de 2 milyon Avrupalının işini kaybetmesine karşın, Türkiye'nin 2 milyon istihdam ürettiğine işaret eden Bakan, AB'nin ağır vize şartları nedeniyle Yunanistan başta olmak üzere Türkiye'nin komşularına yardımda zorlandığını dikkati çekti.

Davutoğlu, konferansta Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine 2015 yılında yeniden aday olacağını da açıkladı.